ABD’nin kente ortağı PKK’yı sokmaya çalışacağı ve Erbil-Telafer-Sincar-Haseke-Rakka hattını güvenli hale getirip, terör koridorunun Irak-Suriye bağlantısını tamamlamayı istediği belirtiliyor.

Tüm dünyanın gözü, DEAŞ’a karşı Telafer operasyonuna çevrilirken, bir hafta sonunda Irak ordusu, Haşdi Şabi, Türkmen aşiretlerden oluşan güçler Telafer ilçe merkezine ulaştı. Bu sırada operasyonda ABD’nin hava gücünün yanı sıra perde gerisindeki varlığı dikkat çekti. Irak Türkmen Cephesi ve Yöneticisi IKBY Milletvekili Aydın Maruf, operasyona Amerika’nın da katılacağını, bu maksatla şehrin doğusunda üs kurduğunu ve burada askeri danışmanları ile topçu birliklerini konuşlandığını açıklamıştı.

GÜVENLİ YOL İNŞA EDİLMİŞ OLACAK

Telafer’in yoğun Türkmen nüfusuyla büyük önem taşımasının yanısıra, Erbil-Telafer-Sincar-Haseke-Rakka yolunun terör koridoru planlarındaki kritik önemine işaret ediliyor. Eğer Amerika bu yolu sağlama alırsa Erbil havaalanı üzerinden Suriye terör kuşağına her türlü lojistik destek için güvenli yol inşa edilmiş olacak. Irak’ta Musul’a bağlı bir ilçe olan Telafer, yüzde 75’i sunni, yüzde 25’i şii olan bir Türkmen yerleşim yeri. Musul’un 60 km batısındaki ilçe, Irak’ta nüfusun tamamının Türkmen olduğu tek ve en kalabalık ilçe.

1920’LERDEN BERİ GİRİLEMEZDİ

DEAŞ’ın varlığıyla birlikte ilçenin nüfusunun azaldığı iddia edilse de şuan itibariyle nüfusun 500 bini aştığı belirtiliyor. Silopi’den 165 km. mesafedeki ilçe, Musul’da Türkmen siyasi varlığı ve kimliğinin en belirgin olarak gözlemlendiği tek yer. Telafer, Musul dışında yoğun Şii nüfusunun olduğu tek yerleşim merkezi olarak Iraklı Şiiler arasında psikolojik bir öneme sahip. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) açısından da Telafer-Sincar ile Erbil arasındaki stratejik güzergah olarak görülüyor. Telafer, Türkmenler arasında direniş kalesi olarak öne çıkmış bir ilçe. Osmanlı İmparatorluğu’nun bölgeden çekilmek zorunda kalmasının ardından işgale karşı ilk ayaklanma Telafer’de olmuştu. 1920 yılında İngiliz karşıtı ayaklanma Telaferliler tarafından Kaçakaç olarak adlandırılıyor. Kaçakaç ruhu, 2003’te de ABD askerlerini ve peşmergeleri Telafer’e sokmamış, ilçe kendi kendine yetmişti. Bu direnişe başedemeyen ABD ise bilindik nifak yöntemini devreye sokmuş, Şii ve Sunni Türkmenler bölünmüş ve ilçede büyük Şii göçü yaşanmıştı.

TÜRKMENLERİ KOVMA OPERASYONU MU?

Bölgede şimdilerde yıllar önce girilemez olan şehre girerek ABD ve Irak yönetiminin geçmişin öcünü aldığı değerlendirmeleri yapılıyor. Bugün en büyük endişe, Musul’da, Haseki’de, Hama’da, Humus’ta ve İdlib’de görülen manzaraların Telafer’de yaşanması. Telafer’den Türkmenlerin kovulması operasyonu kaçınılmaz görülüyor. Bu da bugün sunni düşmanı bir yapı olarak bilinen Haşdi Şabi unsurlarının desteğiyle yapılıyor. Güvenlik uzmanları, “Bugün Telafer’de Türkmen kıyımı ve göçü başlatılmıştır. İdlip’te neler oluyorsa Telafer’de de aynısını yapıyorlar. Amaç Türkmen ve Türkiye’nin soydaşlarını yok etmek. Biz bu manzarayı Halep’te seyrettik, İdlib’de seyrediyoruz. Türkmen şehri Telafer’e yazık oluyor” diyorlar.

PKK HAREKETLİLİĞİ DİKKATLE İZLENMELİ

Güvenlik uzmanları, Türkiye’nin vakit kaybetmeden Türkmen aşiretlerle irtibata geçerek sahadaki gelişmeleri yakın takibe almasının önemine işaret ediyorlar. Irak hükümeti ile ortak hareket ederek PKK planlamalarının önüne geçilmesi gerektiğini belirten kaynaklar, yine İran ile de aynı doğrultuda temasların sürdürülmesi, tüm bu girişimlerin yanısıra PKK’nın hareketliliği de yakın markaja alınarak PKK’nın Sincar’dan batıya, Telafer’e doğru olası her hareketine karşı teyakkuzda olunması gerektiği uyarısında bulunuyorlar. 

Irak-Suriye bağlantısını tamamlamak istiyorlar

Telafer operasyonu devam ederken, ABD’nin operasyondaki varlığı da dikkat çekiyor. Irak Türkmen Cephesi yöneticisi IKBY milletvekili Aydın Maruf, operasyona ABD’nin de katılacağını açıklamış, ABD’nin Telafer operasyonu için şehrin doğusunda bir üs kurduğu, burada askeri danışmanları ve topçu birlikleri konuşlandırdığı belirtilmişti. Suriye’de Münbiç’te ve Afrin’de yaşandığı gibi, Amerika Telafer’de de İran kaynaklı Şii gücü Haşdi Şabi ile Telafer’de birarada görüntü çiziyor. Amerika’nın operasyona katılımı noktasında da güvenlik uzmanları bir kez daha koridor planlarına işaret ediyorlar. Amerika’nın, her yerde olduğu gibi Telafer’e de büyük ortağı PKK’yı sokmaya çalışacağı belirtiliyor. Amerika’nın Sincar operasyonuna benzer bir hamleyi Telafer’de de yapacağı, peşmerge ve PKK ile ortak bir operasyon planladığı değerlendiriliyor.

STRATEJİK ÖNEMİ VAR

Amerika’nın Telafer operasyonuna dahil olma çabalarında da Telafer’in terörist koridor için stratejik önemine işaret ediliyor. Bu doğrultuda Musul ile İkinci Kandil olarak anılan Sincar arasındaki ana yol üzerindeki Telafer’in koridorun tam ortasında yer aldığı düşünüldüğünde, Erbil-Telafer-Sincar-Haseke-Rakka istikametinin tamamen güvenli hale getirilmesinde Amerika için Telafer’in büyük önem taşıdığı belirtiliyor. Bu istikamet güvenli hale getirildiğinde de koridorun Irak-Suriye bağlantısı tamamlanmış olacak. Ve Amerika için Erbil’deki havaalanına getirdiği ve buradan Suriye’ye nakledeceği her türlü lojistik desteğin ulaşımı kesintisiz sağlanabilecek.