8 Mart 1857’de New York’ta tekstil işçisi kadınlar, 16 saatlik çalışma saatleri, düşük ücret ve insanlık dışı çalışma koşulları sebebiyle greve çıktı.ClaraZetin tarafından önerilen bu anma günü ilk kez 1911 de resmi olarak anma günü olarak kayıtlara geçti. 1. Ve 2. Dünya savaşları esnasında bazı ülkelerde yasaklansa da 16 Mart 1977tarihinde Birleşmiş Milletler tarafından da resmiyet kazandı. Kesin verilere dayanmayıp tarih tutarsızlıkları olsa da bazı kaynaklarda fabrikalarda çıkan yangında ölenlerin çoğunluğunu kadınlarınoluşturduğu ve bu nedenle bu anma günlerinin düzenlendiği yönünde bilgiler bulunmaktadır. Amaç, erkeklerle aynı hak ve özgürlükler, insanca çalışma ve yaşama koşulları, emek ve hak mücadelesiydi. Ülkemizde 1975 yılından sonra açık açık anılmaimkânıbulan Kadınlar Günü, içinde bulunduğumuz zamanda resmi ve özel kutlama ve anmaların sebebi haline gelmiştir.

Bana gelen mesajlardaki çelişkiler ise, böyle bir günü ansak bile zihniyetimizde sıkıntılar olduğunu göstermekte. “Tüm bayanların “ kadınlar günü kutlu olsun””mesajı, beyinlerde halen kadını sadece cinsiyet olarak göremediğimizi düşündürüyor bana. Kadın olduğumuzu, erkek cinsiyetinin olduğu yerde kadın cinsiyetinin de olduğunu biz kadınlar haykıramıyorsak, toplumun sosyal güçleri ve erkekler bizi korusun istiyorsak ondan bayan deriz. Kadın cinsiyet belirtirken bayan toplumsal normlarla beraber ifade eder bunu, saygınlık verdiği düşünülür. Bayan dendiğinde bir mertebe verdiği düşünülür kişiye. Erkek her zaman erkektir oysa güçlüdür, başattır, önderdir. Onun için bir bay ifadesi çok fazla gerek duyulmaz çünkü zaten erkek demek güç saygınlık demektir.

Erkek varsa kadın vardır, bay varsa bayan vardır. Erkek ve kadın derken sadece cinsiyetten doğan ayrımı dile getiririz. Toplumsal anlamda eşitiz demektir bu. Bay dersek bayan deriz bu kelimelerde cinsiyete ek olarak toplumsal normlar devreye girmiş olur. Erkekler ve bayanlar derken de, birisini sadece cinsiyeti için kabul ediyorum, kadınları ise cinsiyeti ile tek düşünemiyorum, anneliği, kardeşliği girsin işin içine diyorum demektir. Bize sadece kadın deyin, aklınıza cinsellik, aşağılama getirmeyin çünkü sadece cinsiyet belirtilir.

Dildeki alışkanlıkları bitirmeden büyük adımlar da atılamaz. Önce kadınlar inanacak farklarının sadece cinsiyetleri olduğuna sonra erkekler. Ama kadınlardan daha çok kadın haklarını savunan erkekler olduğu gibi, sadece tüketmeyi kendisine iş edinmiş, bir erkeğe bağımlı olmadan yaşamayacağına inanan kadınlar da var.İşte bununla mücadelemiz. Önce dilimizi düzelteceğiz, söyledikçe alışacak beynimiz farkımız olmadığına sonra inanacağız sonra inandıracağız.

Ne var bunda hem bayan hem de kadın kullanılır diyenlere: Kötü kadın denir mesela kötü bayan denmez…

Kadın kadındır.