Esad’ın ”Batılılar bizimle gizli yollardan görüşüyor fakat bunu politik olarak inkâr ediyorlar” ifşası bir kez daha doğrulandı. Ne de olsa “sarımsağı gelin etmişler kırk gün sonra kokusu çıkmış” gerçeğini biliyor olmalı. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, istihbarat birimlerinin Suriye ile alt düzeyde dış politika yürüttüğünü ifade etmesi benim için sürpriz değildi. 

Ankara - Şam hattında yapılan istihbari görüşmelerin ilk kez birinci ağızdan teyit edilmesi elbette önemli.

Rus istihbaratı, Türk ve Suriye istihbaratını defalarca masaya oturttu.

Şubat 2018’de MİT Müsteşarı Hakan Fidan liderliğindeki heyetin, Lazkiye’nin Ceble bölgesindeki Hmeymim askeri üssünde Suriye Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Ali Memlük beraberindeki heyetle görüşmesinin, önümüzdeki günlerde önemli gelişmelerin olacağını gösterdiğine dair analizimi sizlerle daha önce burada paylaşmıştım. (*)

Hatta eğer MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Lazkiye’deki Ruslara ait Hmeymim üssünde Ali Memlük ile görüştüyse, bu üçlü bir görüşme olmuştur. 

Washington’a Suriye ile ilgili mesaj götüren Rus istihbaratçıların Hakan Fidan’a da temasları hakkında bilgi verdiklerini ve Suriye istihbarat başkanı Ali Memlük’le Amerika’ya uçtuklarının Ankara’nın bilgisi dahilinde olduğunu belirtmiştim. 

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, 2018'in Kasım ayında yaptığı açıklamada “Türkiye ile Suriye arasında 6 görüşme yapıldığını” ifade etmişti. 

Perinçek, görüşmelerde talebin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yönetiminden geldiğini belirtmişti. 

Suriye Enformasyon Bakan Danışmanı Bassam Abu Abdullah Türkiye ve Suriye istihbaratı İran’da görüştü…

Suriye Enformasyon Bakan Danışmanı Bassam Abu Abdullah, Türkiye ve Suriye istihbaratının Tahran'da bugüne kadar 2 kez İran himayesinde görüştüğünü açıklamıştı.

Bassam Abu Abdullah, Ankara’yı, bürokrasiyi iyi tanıyan bir isim.  Boş-beleş konuşacak bir adam değil. 

2003-2008 yılları arasında Suriye’nin Ankara Büyükelçiliğinde Kültür Ataşesi’ydi. Şam merkezli düşünce kuruluşu Doğu Çalışmaları Merkezi’nde uzun yıllar projeler yönetti. 

Sovyetler Birliği’nin çöküş yıllarında burslu öğrenci sıfatıyla Şam Üniversitesi tarafından Özbekistan’a doktora çalışmaları için gönderildi. Arapça, Rusça, İngilizce ve Türkçe biliyor. Ankara ve Şam ilişkilerinin normalleşmesini canı gönülden istiyor. 

Hudutların Kanunu, Hudut görüşmeleri…

Mayıs 2011’e kadar Suriye'nin Ankara Büyükelçiliği görevini yürüten Nidal Kabalan da Türkiye’yi ve Türkleri çok iyi bilen isimlerden.Geçmiş dönem Ankara-Şam yakınlaşmasının mimarlarından.Hatta Suriye iç savaşının başlamasıyla Türk dostu olmakla suçlanmıştı.

Nidal Kabalan’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki ülke istihbarat yetkililerinin alt düzeyde görüşmüş olabileceklerini açıklamasına katkı sunuyor. 

Kabalan; taraflar arasında herhangi bir teması teyit edemeyeceğini ancak güvenlik ve istihbarat birimleri arasında, dönem dönem sınır boylarında görüşmeler yapılmış olabileceğini söylüyor.

Lübnan’ın da bu görüşmelerde tuzu var…

Genelkurmay İstihbarat Daire eski Başkanı ve Vatan Partisi eski Genel Başkan Yrd. İsmail Hakkı Pekin, bu tür görüşmelerin deyim yerindeyse kitabını yazmış.

İstihbarat örgütlerinin yönetim şemasını, çalışma yöntemlerini, kurallarını, temayüllerini çok iyi bildiğinden şüphe yok. Eskilerin tabiriyle istihbaratçı olduğu için kulağı da delik.

Şeytanın aklına gelmeyenler onun aklına geliyor. Pekin Paşa da;  bu tür alt düzey temasların, Lübnan'daki Türk Büyükelçiliği'ndeki yetkililerin bir bölümü tarafından yürütüldüğünü iddia ediyor.

Ama ben yine de ısrarla Rusya’nın birçok toplantıya ev sahipliği yaptığı kanaatindeyim. İran hikayesi bana göre uzak bir ihtimal.  

Çünkü İran, asla Türkiye’nin Suriye politikasını tasvip etmedi. 

İran’ı, Suriye konusunda Türkiye ile masaya oturmaya Putin zorladı; adeta mecbur bıraktı. 

Türkiye de, İranlı paramiliter/milis güçlerinin Suriye’deki mevcudiyetinden rahatsızlığını gizlememişti. 

Türkiye’nin Suriye politikasını belirleyen adam Gazi Mısırlı…

Suriye’nin Ankara Büyükelçisi Nidal Kabalan; Başbakan Erdoğan’ın 2009’da Şam’a beraberinde götürdüğü Gazi Mısırlı’yı, Esad’la tanıştırdığını ve Esat, başkandan yakın arkadaşının faaliyetlerine yardımcı olmasını istediğini açıklamıştı.

O tarihlerde Gazi Mısırlı, İhvan’ın Türkiye’deki lideriydi, MÜSİAD Yüksek İstişare Heyeti üyesiydi.

Halep doğumlu Suriyeli işadamı Gazi Mısırlı (Gazwan Masrı), 35 yıldır Türkiye’de yaşıyor. 

MÜSİAD’ın Başkan Temsilciliği görevini yürüten Mısırlı, Esad yönetimine muhalif duruşu ve Türkiye’deki Suriyeli muhalifler ile yakın ilişkisi ile biliniyor. 

Gazi Mısırlı, aynı zamanda Türkiye’deki Suriyelilerin yaşadığı kamplar ile yakından ilgileniyor. Düzenli olarak kampları ziyaret ediyor. 

Türkiye’nin her şeyden önce İhvan yörüngesinden çıkması, bu tipleri Suriye politikasında belirleyici olmaktan uzaklaştırması gerekiyor. 

Yoksa bu kılavuzlarla burnumuzun neden kurtulmayacağı ortada!

(*) Suriye İstihbarat Başkanı Ali Memlûk, Suudi Arabistan'dan önce Ankara'da kimlerle görüştü?