TBMM Başkanı, daha önce Başbakan, daha önce Ulaştırma Bakanlığı koltuğunda en uzun oturan Sayın Binali Yıldırım, her konuşmasında yaptırdığı duble yollar için “yolları ayırdık. Gönülleri birleştirdik. Açılan tüneller kısaltılan yollar için de, Ferhat’ın gönlüne aşk düşmüş. Gözünde başlamış, gönlüne gitmiş, orada kalmış. Hiç kimse “kim bu” demez; hikâyesini hepimizin bildiği, bizim Ferhat’tan bahsediyoruz…

Aslında Şirin’in Ferhat’ı. Şirin de halden memnun ancak bir şartı var. Sevilen öyledir, şart koşar.Su istemiş Ferhat’tan. Şişeyle, damacanayla değil, uzak dağlardaki suyu şehre getirmesini söylemiş.

Sevilenin isteği, daima baş üstündedir. Ferhat almış eline kazma, kürek ve külüngü, sarp kayaları delerek suyu getirmiş. Şimdiki gibi iş makinesi yok. Külünk ile kayalar, taşlar delinirmiş…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her konuşmasında şöyle seslenir;

“Biz bu millete sevdalıyız be… Ferhat’ız biz… Âşığız, âşık…”

Böyle söyleyene biz de şâhidiz, şâhit...

Şirin Millet, Ferhat kimdi? Ferhat’ta Ulaştırma Bakanı, Başbakan Binali Yıldırım’dı. Millet için dağları delip yolları açtı…

O halde Ferhat’ın yaptığı gibi, Binali Yıldırım Milletvekili olduğu İzmir’de, Konak Tüneli, Belkahve Tüneli, Manisa Tüneli, dağları deldi gönülleri birleştirdi. İzmirli BB başkanı seçmedi. Yıldırım, Başbakan oldu. Sonra TBMM Başkanı oldu. Şimdi ise adı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı gösterildi. İstanbullu hizmet adamını biliyor ki ismini ön plana çıkarmaya başlamıştı…

Sayın Binali Yıldırım ile İzmir’de konuştum, “Vahap Bey, Biz hizmet adamıyız. Nerede ihtiyaç varsa biz orada oluruz” demişti…

“Cumhurbaşkanlığından sonra ikinci makam olan Meclis Başkanlığı bırakılır da bir şehrin belediyesi için aday olunur mu hiç?” şeklinde dedikoduları duymuştuk. İstanbul, büyük nüfusuyla, kapasite, iş hacmiyle dünyanın pek çok ülkesinden büyük. Ayrıca Sayın Binali Yıldırım gibi hizmet insanı olan biri için Meclis Başkanlığı, formaliteden ibaret. O gömlek ona dar gelir, İstanbullu Yıldırım’ı bekliyor demiştik. Yanlış düşünmemişiz. İzmir Böyle bir hizmet İnsanını sahip olamadı ama İstanbul bu hizmet insanını istedi…

Sayın Binali Yıldırım, Nasrettin Hocanın bir fıkrasını söyler gibiydi,  “Biraz sonra düşeceğimi bildin, ne zaman öleceğimi de bilirsin” deyişi gibi, karşımdaki aziz arkadaşım “Onu yazdın, benim için düşünceni de yaz o halde” der gibiydi... Ben yazmadım; İstanbullu istedi. Sayın Binali Yıldırım, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı oldu…

Siyaset, dengelerin çok önemli olduğu bir alan. Denklemler her zaman makul şekilde kurulmalı. Siyasetin içinde olan bir başka arkadaşa durum nasıl görünüyor diye sordum, o da şöyle söyledi; “AK Parti teşkilatlarda ve halkta karşılığı yüksek bazı isimleri siyaset denklemine sokmaya hazırlanıyor. “AK Parti Ankara, BB Başkan Adayı olarak Mehmet Özhaseki’nin adaylığı açıklandı…

İzmir’de değerli bir isim Nihat Zeybekçi ismi açıklandı. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığından sonra bakanlık yaptı. Belediyecilikte Denizli’yi uçurdu. Başarılı bir şekilde Ekonomi Bakanlığını yürüttü. Sıra şimdi İzmir’i Belediyecilikte uçurmaya geldi. Zeybekçi; “Belediyecilik ve Ekonomi bilgimle İzmirlinin teveccühü ile İzmirliye AK Parti belediyecilik hizmetini yaşatmaya talibim” diyordu…

“AK Parti ve MHP seçmeninin motivasyonunun en üst seviyeye çıkarılmasında ve CHP’ HDP ile yakınlaşmasından dolayı, CHP seçmeni kendi partisine oy vermeyeceğini söylemesidir. AK Parti’nin İzmir için gündemindeki en önemli konuları arasında yer alıyor. Bu denklemde kilit isim AK Parti İl Başkanı Aydın Şengül, Nihat Zeybekçi, tabi ki, İzmir Milletvekilleri ile hala İzmir Milletvekili olan TBMM Başkanı Binali Yıldırım, büyük önem taşımaktadır… 2018 Yılının son yazısını yazıyorum. Yeni yılınız kutlu olsun…