Alan el ile veren el arasında gönüllü hizmet veren Türk Kızılay İzmir şubesine arkadaşlarımızla birlikte yönetim kurulu üyeliği yapmaktan büyük haz duyuyoruz. Beş ay önce Fahri Kerem Baykalmış Başkanlığında atandığımız yeni yönetiam kurulu üyelerimiz, gönüllülerimiz, çalışanlarımız ile birlikte çalışmalarımızı izleyen Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, bizleri ve Türk Kızılay İzmir İl ve İlçe başkanlarını ziyaret etmek üzere Salı günü İzmir'e geldi. İzmir İl Başkanı Kerem Baykalmış ve yeni yönetim ile bir araya geldikten sonra başta İzmir Valisi, belediye başkanlarını ziyaret etti. STK Başkanları ile akşam yemeğinde bir araya geldi. Tabi bu ziyareti uzun yazmak istiyorum. Daha sonraki yazılarımda bu ziyareti yazacağım…

Kızılay çalışmalarımızda gördüğümüz ihtiyaç sahibi insanlar bize hayat tecrübesi kazandırıyor. Hayat ne kadar zor değil mi? Kavgalar, tartışmalar, küskünlükler, anlaşmazlıklar, ölümler, hastalıklar, krizler ve daha neler nelerini görüyoruz. Tam işleri yoluna koyduk diyoruz, bir sürpriz ve yeniden zorluklar başlıyor. Büyük bir düşünür bunu şöyle yorumlamış; “Dünya bir koruk ve üzüm verir, kırk tokat vurur.” İşte yaşam bunların arasındadır…

Yaşamak için çok zorlandığınızı biliyorum. Beni de en çok üzen şeylerden biri kendini bilmeyen, ölçüsüz konuşmalar yapmaya açık insanlarla muhatap olmak zorunda kalmamızdır. Âmâ olaya hep şöyle bakarım. Derim ki öğrenmemiz gereken bir şeyler var. Burada bu zor insanlar benim ve bizim karakterimizi şekillendirmek için yardımcı olan bireyler olsa gerek. Ya da bu olay bizim daha iyi bir noktada olmamızı sağlayacak bir olaydır. Dünya da yaşayan ihtiyaç sahibi ve muhtaç insanların acıyla mutluluğun, elemle neşenin bir arada bulunduğu bir yerdir. Acısız ve elemsiz bir hayat düşüncesi hastalıklı bir düşünce. Hayatımızda elem olmasın diye çırpınanlar daha çok eleme giriftar oluyor. Şu gerçeği hep akılda tutmak gerekiyor: “Hayat, acıda olsa tatlısıyla yaşamak güzeldir.”

Bu köşemi yazma sebebim, Kızılay çalışmalarımız sırasında kendini bilmez bazı insanların istinatları sözleri çok kırıcı olmasındadır. Türk Kızılay Başkanı İzmir Şube Başkanı Kerem Baykalmış, her toplantıda yönetim kurulu arkadaşlarımıza hep şöyle söyler; “Söylenen her kötü söz sahibine aittir. Bu sözler yardım çalışmalarında bize kamçı oluyor daha çok çalışmalıyız ve ihtiyaç sahiplerine, yardım severlere daha çok ulaşmalıyız. Sakin ve olayları akışı içinde değerlendirin. Hayat bize hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını gösteriyor. Zamanla o iyi konuşma yapmayanlar kendinden utanacaktır” diye söyler…

Gelin kendinize bir iyilik yapın, Türkiye’de ve dünya da, ihtiyaç sahiplerine ve mazlumlara ulaştırılmak üzere Türk Kızılay şubelerine yardımlarda bulunun huzur bulun. İçinizdeki huzursuzluktan da kurtulun. Hayat felsefemizi bu şeklide tutalım ve mutluluğu yaşayalım;

- İnsanlar çoğu kez makul değildir, mantıksız ve bencildirler. Onları yine de sevelim.

- İyilik yaparsanız insanlar sizi bencillikle, gizli amaçlara sahip olmakla suçlayabilir. Yine de iyilik yapalım.

- Başarılıysanız, sahte arkadaşlar ve gerçek düşmanlar edinebilirsiniz. Yine de başarılı olun. Yine de iyilik yapın.

- Dürüstlük ve açık sözlülük sizi kırılgan yapabilir. Yine de dürüst ve açık sözlü olun.

- Yardıma ihtiyacı olan insanlara yardım ettiğinizde, onların mutluluğundan sizde haz duyun ve yardım edin.

- Dünyayı daha iyi bir yer yapmak için elinizden geleni yapınız ve alan el ile veren el arasında aracılık yapan Kızılay şubelerine yardımlarınızı eksik etmeyin. Mazlumları sevindirelim. Yine de dünya için, insanlarımız için elinizden geleni hep birlikte yapalım…