Uludağ sezonu kapattık ve bir yemek demosu için yolumuz 26 sene yaşadığım İstanbul’a düştü. İstanbul bir çok  detayı ile çok iyi bildiğim dünya’nın bana göre en güzel Şehirlerin’den birisi. Etiler’de gideceğimiz yemek demosuna Baki Usta, Bircan ve Süleyman Keleş ile birlikte program yaptım. Sadece yemek demosu değil öncesi ve sonrasında dolu dolu İstanbulu az da olsa onlara yaşatmak istedim ve Etiler’e geçmeden önce ilk olarak BJK Stadyumu turuna katıldık. Ben Fenerbahçeliyim. Benim dışımdakilerim tamamı BJK. Çok güzel bir stad turu yaptık. Tek kelime ile harikaydı. Sonrasında Etiler Akmerkez karşı sokağında bulunan mekana geçtik ve yemek demoları ile tıka basa karnımızı doyurduk. Buradan en çok onlara göstermek istediğim semtlerden biri olan BALAT’a rotamızı çevirdik ve işte ÇUKUR dizisi ile daha’da populer olan hatta ÇUKUR Turizmi başlayan semtteydik. Balat pazarından geçerek mahalleyi gezmeye başladık işte size Balat’ın içindeki Çukur.. Çukur’daki Balat…

Balat, Haliç'in güney kıyılarında Fener ve Ayvansaray arasında yer alır... Bizans'tan günümüze kozmopolit kültürüyle dikkat çeken Balat, tarih boyunca ağırlıklı olarak Musevilerin, özellikle de "Sefaradim" diye adlandırılan İspanyol Musevilerinin yaşadığı bir merkez olarak biliniyor

Üç büyük dine (Müslümanlık, Hristiyanlık ve Yahudilik) mensup camaatin burada yüzyıllarca birbirine komşu yaşadığını, şu an eski İstanbul diye tabir ettiğimiz bölgede şehir suları içinde kaldığını ve UNESCO Dünya Kültür Mirası kapsamında korunduğunu anlatırdım ama eğri oturalım doğru konulaşım. Balat zaten hep böyleydi ama pek de ilgi görmüyordu. Ne zaman Beyoğlu bitti. Balat’a (keza Bomonti & Moda’ya) bir nevi beyin göçü yaşandı. Hipster mekanlar, tasarım dükkanalar, artizanal cafelerle bir soylulaştırma süreci başladı. o zaman Balat kıymet gördü. Balat ancak o zaman “Ben de varım” demeye başladı.

1890’dan bu yana rakı severlerin uğrak yeri AGORA Meyhanesi

Agora Meyhanesi yaşan efsane. Neredeyse 140 yıldır her rakı sevenin muhakkak geldiği, kemikleşmiş müdavimleri olan, meyhane gibi meyhane. Balat’ın sönük günlerinde bile semtin parlayan mekanıydı.

Antikacılar ve Mezat Evleri

Balat’ın en karakteristik özelliklerinden biri, burada kümelenmiş olan antikacı, mezatçı ve ikinci el eşyalar satan eskicileri. Kimisi eski kimisi yeni, kimisi son zamanlarda moda olan açık arttırma satışlar düzenliyor, kimisi insanı çocukluğuna ışınlayan oyuncaklar ve elektronik eşyalar gibi belli başlı alanlarda uzmanlaşıyor. Hepsinin tek bir ortak noktası var o da insana damardan nostalji vermesi.
 

Balat’ın Konsept Kafeleri

Balat hep güzeldi. Bilen bilir, yine gelinirdi ama gençlerin çoğunlukla radarının dışında kalırdı. Balat durdu, durdu, açılan konsept mekanlarla birlikte eski Cihangir ve Galata müdavimlerinin yeni adresi olmaya başladı. Haftasonu arkadaşlarla Balat’a kahvaltı akımı, sadece bir kahve içmek için ta Sarıyer’den buraya kalkıp gelmeler başladı. Balat’ta artık her köşebaşi, her cumbalı renkli Balat evi, samimi ve ilgili işletmecilerin işlettiği, şirin konsept cafeler, kahvaltıcılar, 3. dalga kahveciler, modern antikacılar, vintage dükkanları ile dolu.

Balat Semt Turları

İstanbul’dan uzaklaşmadan bir kaçamak yapmak isteyenlerin favori aktivitelerinden biri semt turları oldu. Belki de bir Beyoğlu, Galata ya da Kadıköy gibi insanların sıkça yolunun düştüğü yerlerden biri olmayıp gizemini koruduğundan, belki de gerçekten İstanbul’un en içerikli semtlerinden biri olduğundan Balat turları çok sevildi.

Kahvaltı Mekanlarının Yeni Adresi Balat

Haftasonu kahvaltısı deyince Boğaz hattı, Karaköy vs gibi alışılmış mekanlardan sıkılmış, yeni yerler arayan İstanbullular üşenmeyip 30-40 dakika yol tepip bir bir açılan Balat kahvaltıcılarına gelmeye başladılar. Gerçekten de önce buranın butik kahvaltıcılarında bir şampiyon kahvaltısı yapmalı, üzerine de Balat’ı dolaşmalı programa rakip haftasonu programı azdır.

Vintage Dükkanları

Rag’n Roll Second Hand And Vintage

Vintage sevdalıları için harika bir dükkan. Takılardan, kıyafet ve çantalara çok orjinal parçalar bulabilirsiniz. 

Kulis Vintage

Vintage kıyafetler ve aksesuarlar satan bir dükkan. Özellikle harika broşlar ve nostaljik klipsli küpeler bulabilirsiniz. 

Balat turumuzda Çukur dizisinden biz kimseyi göremedik ama Hayat ne gariptirki bu dizinin üç ana karakteri ile bizi bir şekilde buluşturdu. Bircan’la Antalya film festivalinde İdris Koçavalı (Ercan Kesal) tanıştık, konuştuk. Alaçatı’da hepimiz Aliço (Rıza Kocaoğlu ve Cumali (Necip Memili)ile tanışma, sohbet imkanımız olmuştu. Buradan bu üç önemli oyuncumuza’da selam olsun.

Balat Atolyeleri

Klasik Tabela Atölyesi Balat

İşletmenize eski usul, klasik bir tabela tasarlamak, markanızın brandingini veya logonuzun grafik tasarımında vintage dokunuşlarla değişiklik yapmak isterseniz doğru adrestesiniz.

Atölye Kafası

Hem bir ahşap tasarım atölyesi, hem üretilenlerin satıldığı bir dükkan, hem pazar kahvaltılarınıza alternatif bir mekan, hem Balat turunuzda mola verebileceğiniz bir cafe hem de akustik konserlerin, sinema gösterimlerinin olduğu, workshopların düzenlendiği, yoga seanslarının olduğu bir etkinlik alanı. Kapısının önünden geçerken, sandalyeden masaya, sephadan peynir kesme tahtasına adeta dışarı taşan ahşap tasarımlar o kadar albenili ki kendinizi bir anda içeride buluyorsunuz. Arkaya doğru uzayan devasa bir yer. Siz de bir tahtası eksiklerdenseniz burayı çok seveceksiniz.

1200 Derece Cam Atölyesi

1200 Derece Cam Atölyesi, hem açık alevde işler yapabileceğiniz, camın öyküsünü dinleyip cam yapım teknikleri hakkında bilgi edinebileceğiniz günübirlik atölyelerin gerçekleştiği bir cam atölyesi hem de kahve molası verebileceğiniz bir cafe.

Balart Sanat Evi

El emeği, seramik objelerin yapıldığı, Balat’daki ilk atölyelerden. Atölyenin sahibi Beyhan Hanım, katılımcılara kurs da veriyor. Duvara asılabilen versiyonlardan mıknatıslara, genellikle klasik Balat evlerini bire bir model alıyorlar

Monologlar Müzesi

Eskiden Yuvakimyon Kız Lisesi’nde olan fakat sonrasında Mürselpaşa Caddesi’ndeki yeni yerine taşınan Monologlar Müzesi, son yıllarda, İstanbul tiyatro ve performans sanatı sahnesine yeni bir soluk getiren harika bir iş. İsmi sizi kandırmasın, burası bir müze değil. Üç katlı eski ve cumbalı bir Balat evinin yeniden restore edilmesiyle oluşturulmuş bir tiyatro. Her katında, her odasında 15 dakikalık ayrı bir monolog performe ediliyor. Toplam 7 oyun var ve hepsi de dört kez baştan başlıyor. Siz de elinizde oyun ve oyunculara dair bir rehberle odalardan odalara gezinerek, yere oturarak veya duvara yaslanarak monologları izliyorsunuz. İster bir odada monologun başından sonuna kadar kalın ister 7 monologun hepsine azar azar girin çıkın. Yalnız bunun için toplam 1 saat kadar bir süreniz var. Yani 7 monologun 7 sini de baştan sona izlemek için yeterli vaktiniz yok. Aralarından 4 ünü belirlemeniz gerek. Her monolog farklı konularda ve farklı tiyatrocular tarafından sahneleniyor. Fakat hepsinin ortak nokatası Balat. Balat’ın geçmişi, multi etnik ve multi kültürel yapısı, göç ve kimlik gibi temalar monologlara konu oluyor. Monologlar Müzesi’nin bazı seansları ise gece mum ışığında gerçekleştiriliyor.

Tasarım Dükkanlar

Bazen Açık Dükkan

Bez çantalardan, anime karakterlerinin rozetlerine, el yapımı defter ve kartpostallardan, takılara tasarım ürünler bulabileceğiniz bir dükkan.

Rawcrafts

El yapımı, dizayn ev objeleri, doğal ve organik yağlar, vücut ve güzellik ürünleri, vintage takılar ve antika hediyelik eşyalar bulabileceğiniz bir dükkan. 

ManuMundi

ManuMundi, ismi gibi el işi ürünler satan bir el-işi dünyası. Geleneksel sanatlardan ilham alan objeler, gündelik hayatta kullanılabilecek peştemal, seramik kap-kacak, bardak altlığı ve seramik takı gibi işler yapıyorlar. 

Yöresel Gıda Ürün Dükkanları

Gülümseten Dükkan

Sirkelerden, reçellere, tarhanalardan kesme eriştelere çeşitli gıda ürünleri bulabileceğiniz doğal ve yöresel ürünler dükkanı. Çevreye ve insan bedenine olduğu kadar sosyal sorumlu da bir işletme. Ürünlerin satışından elde edilen gelirin bir kısmı, Özürlüler Vakfı’nın sosyal yardım faaliyetlerine ayrılıyor. 

Semtin Fotojenik İkonlarından Merdivenli Yokuş

Balat’ın bir bayrağı olsa üzerine ya Mervidenli Yokuş, ya renkli evler olurdu diyebileceğimiz kadar semtin simgesi ve en merak edilen yerlerinden birisi olan Mervidenli Yokuş’u mutlaka görün.

Balat son zamanlarda en az bir Karaköy bir Moda kadar, İstanbulluların pazar kahvaltılarını yaptıkları, sokaklarını karış karış gezip fotoğrafladığı, yeni mekan keşifleri yaptıkları yerlerden biri oldu.

Balat Yeme İçme Mekanları

Cumbalı Kahve;Balat’ta bir sokak köşesinde şirin bir kahve dükkânı Cumbalı Kahve. İşletmecilerinin samimiyeti mekâna yansıyor. Kahvesinin lezzetini dostane sunumundan alan bir mekân da diyebilirim.

Cooklife;Akdeniz mutfağından lezzetlere ev sahipliği yapan bir kafe. Bembeyaz tuğladan duvarları ile oldukça ferah bir mekân. Hem lezzetli yemekler için hem de tatlılar için Cooklife’ı listenize ekleyebilirsiniz.

Perispri’de zamanda yolculuk edeceksiniz. Çünkü Bizans ve Osmanlı'nın muhteşem yemekleri bu kafede harmanlanmış. Üstelik 50’lerin havasını yansıtan dekorasyonu ve sunumu ile buraya hayran kalabilirsiniz.

Domino Cafe & Kitchen;Modern tarzda dekore edilmiş Domino Cafe & Kitchen fast food tarzının dışına çıkarak etli, tavuklu ve sebzeli yemekleri müşterilerine sunuyor. Günlük taptaze yapılan bu lezzetleri tatmak için Domino'ya uğrayabilirsiniz.

Lö Şantiye;Balat'ın sevilen kafelerinden biri de Lö Şantiye. Burası manzarası sebebiyle de sıkça tercih ediliyor. Lezzetli hamburgeri ve kahveleri sayesinde müşterileri memnun ayrılıyor.

Forno Balat;Açık büfe kahvaltısı, lahmacun ve pideleri Forno’yu Balat’ta vazgeçilmez yapıyor. Taş fırında yapılan bu lezzetler için Forno'ya uğramanızı öneririm.

Cibalikapı Balıkçısı;Balat'ta lezzetli balık yemek isteyenler için Cibalikapı Balıkçısı en iyi seçenek. Bol mezeleri ve güler yüzlü personeli ile şık bir restoran.

Maide Cafe;Denize yakın ve samimi kafelerden Maide’nin bahçesinde sevimli kedileri bulunuyor. Hem menüsü hem de iç dizaynı ile samimi bir ortamı yakaladığı için Balat’ın en çok tercih edilen mekânları arasında.

Çok enterasan bir detay olarak’ta Balat'ta Çukur turizmi yaşanıyor (Duvar yazıları, tespihler, tişörtler) Çukur dizisinin çekildiği İstanbul’un en eski semtlerinden Balat, dizi turlarıyla tarihi günler yaşıyordu pandemi öncesi. Yerli ve yabancı turistlerin çekim mekanlarına ilgisi esnafın yüzünü güldürdü.

Dizi oyuncularının fotorafları her yerde, her sokakta dizide gördüğümüz yazılar sanki dizinin tam içinde hissediyorsunuz kendinizi. Özellikle pilav arabası efsaneydi. Sokalarda çalan Vartolu’nun türküsü Mihriban…her yerde çalıyor.güzeldi…

“Hayat ya cesur bir maceradır ya da hiçbir şey!