Yaptığımız TV programının son bölümleri ve yayınlanan son yazılarımda, ihtisas alanım olan esnaf ve sanatkâr teşkilatlarında yaşanan olumsuzlukları eleştirirken, bu kurumların bağlı olduğu Esnaf, Sanatkâr ve Kooperatifçilik Genel Müdürlüğü’nü dolayısıyla Genel Müdürü Necmettin Erkan’ı da eleştirmiş oluyorum.

Anadolu da sıkça kullanılan bir söz vardır, kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla diye, sana söylüyorum Sayın Genel Müdür ama anlaması gerekenler anlasın, sistemden beslenenler, sistemin değişmesini istemezler, 2005 yılında hükümet bu sistemi değiştirmeye kalktı kıyamet koptu, devrin haşmetli esnaf baronları başta eski TESK Başkanı Derviş Günday ve ekabir takımı günümüzde TESK’in başında olan Bendevi Palandöken başta olmak üzere yerde aldılar gökte yediler, yanlarına ana muhalefet!  milli muhalefet CHP’yi de alıp, aman saltanatımız bitiyor feryadıyla Anayasa Mahkemesine koştular.

Yiğidi öldürürüz ama hakkınıda teslim ederiz Sayın Genel Müdür, iki binli yıllardan bugüne kadar gelmiş ve geçmiş o makamı işgal edenleri araştırdım, vekâleten ve asaleten o koltukta oturanların yaptıklarını da biliyorum, İbrahim Kısacık’ lar, Halis Çelebi’ler, Şahin Gölge’ler, Aytekin Yalçın’lar senin gösterdiğin gayreti göstermediler, gösterselerdi, bu teşkilatlara düzen verilirdi; bu sistemden beslenmeye devam edenler,  seni eleştirmemden mutlu olabilirler ama  olsalar da hevesleri kursaklarında kalır.

Gelmiş geçmiş Genel Müdürler mevcut hükümet  tarafından atansa da devletin ve hükümetin bürokratı ve Genel Müdürü değil uygulamada TESK’in ve esnaf baronlarının memurlarıydı, sistemin değişmesinden söz edemez, herhangi bir değişikliği de isteyemezlerdi. Senin bu teşkilatlarla ilgili değişiklik talebini ve bazı üniversitelerle yaptığın çalışmaları biliyorum.

Biliyorum ama sistemi değiştirecek siyaset kurumudur, siyaset kurumu da bu kurumları önemli görüyor, iki milyon esnafı söz konusu baronların emir eri sanıyor, bilmiyorlar ki hiçbir esnaf idarecilerin arkasında değildir, esnafın gözünde işleri para toplamak paramızla saltanat sürmektedir denilmektedir.

İdareciliği iş edinmiş, işsiz idarecilerin arkasında sadece işsiz yöneticiler vardır, mevcut TESK Başkanı Palandöken’in arkasında ise sadece yöneticileri vardır.

Bunların icraat yapmak gibi bir dertleri yoktur. Konuşmuş olmak için konuşurlar. Alın işte son örnek:

TESK Başkanı Bendevi Palandöken, virüs nedeniyle dükkânını kapatan esnafa yakmadığı elektrik, kullanmadığı doğalgaz için fatura çıkarılmasını  “Akıl alır gibi değil, Deli Dumrul gibi” sözleriyle eleştirdi.

Tabi EPDK anında yapıştırdı cevabını ve “kıyasen fatura uygulaması belli bölgeler ve belli bir süre için geçerli olacaktır. Hiç kimse mağdur edilmeyecektir. Binlerce esnaf ve sanatkarı temsil eden bir konfederasyonun başkanına böyle yalan yanlış açıklamalar yapmak, esnaf ve sanatkarlarımızı EPDK'ye karşı kışkırtmak, görevinin ağırlığına yakışmayan sorumsuzca bir davranıştır." Demek suretiyle TESK başkanının kışkırtıcı üslubunun yanı sıra ne kadar boş konuştuğunu ortaya çıkartmış oldu…

Zaten boş adamlar, boş şeyler konuşur.

Bunların boş işlerle uğraştıklarını yıllarca söyledim, yazdım. Çünkü bunlar, sadece kendi saltanatlarını düşünürler, bu yolda esnaf ise sadece bir araçtır.

Kanunları arkasından dolaşıp idareciliği iş edinin, esnafın çektiği hiçbir dert sizlere uğramasın, hatta vergi rekortmeni dahi olabilin, sonra da Deli Dumrul’dan bahsedin!

Baş Deli Dumrul idareciliği iş edinmiş tüm esnaf baronlarıdır…