Alışıyoruz... Bir anda olmaz elbet yavaş yavaş... Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıkladığı ölüm haberleriyle daha bir silkelendik, kendimize geldik, bu işin şakası yok demeye başladık... Kaçanlar, kaçırılanlar, bağırıp çağıranlar, pireyi deve yapanlar ne çokmuş dedik görüntüleri hayretler içinde izlerken! En çok da ‘umreciler’ herkesin sabrını taşırdı! Çünkü yaşlarına ve geldikleri toprakların kutsallığına ithafen önceleri hepimiz sükunetle ve tebessümle sustuk. Fakat hoşgörü de bir yere kadar çünkü hepimizin sağlığını tehdit etmeye hiçbirinin hakkı yok! Neyse ki Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu anında tavrını ortaya koyunca ortalık süt liman oldu...

Veee bunca hengame içinde tebessümlerimize vesile oldu gençlerimiz. Dualarımızla bin yaşasınlar...
Karantina uygulaması için apar topar yurtlarını boşaltan gençlerden mis gibi umut kokulu görüntüler yansıdı. Bunca zamandır ‘gençler, çocuklar, evlatlar’ diye boşuna yazıp konuşmadığımı ve ‘onlara veremediklerimize rağmen gençlerimiz muhteşem’ cümlemin haklılığını, dağ bayır demeden onlara ulaşma çabalarımın ne kadar yerinde olduğunu anladım koronavirüs tedbirleriyle bir kez daha...

Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Kasapoğlu da gençlerin jestlerini karşılıksız bırakmadı. Öyle ya bir yanda oturduğu yerde iftiralarla süreci karalamaya çalışanlar, kaçanlar, bağırıp çağıranlar diğer yanda da hiç tereddüt etmeden sessiz sedasız eşofmanlarıyla odasını boşaltan gençler... Geride bıraktıkları yiyeceklerine ‘size bıraktık rahatlıkla yiyebilirsiniz helal olsun’ notları iliştiren yürekler; ‘iyi ki varsınız’...
Bakan Kasapoğlu da her zaman ki duyarlılığı ve nezaketiyle  hem sosyal medyadan hem de makamında kabul ederek teşekkürlerini sundu gençlerimize, evlatlarımıza...

Evlatlarımıza dair sıcacık görüntüleri izlerken kısa süre önce Trabzon Hekimoğlu Futbol Kulübü’nün yaptığı bir çalışma hafızamda canlandı. Kulüplerimizin gereksiz çekişmelerle birbirini ve kendini yıprattığı, gençleri pek fark etmediği, ince dokunuşları gereksiz görüp es geçtiği son süreçte bir futbol kulübünün eğitime dair sergilediği bu duyarlı davranış takdiri fazlasıyla hak ediyordu...

Neydi bu eğitim çalışmasının başlığı derseniz hemen aktarayım; ‘sporda çocuk koruma (istismar)...’
Eğitimi veren kişi Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Doç.Dr. Mustafa Yaşar ŞAHİN.
Hekimoğlu Futbol Kulübü bünyesinde ve Trabzon’daki çeşitli spor kulüplerinde çalışan antrenörlere yönelik hazırlanan bu eğitimin amacı, dünyada ve ülkemizde yaşanan çocuk istismarına dikkat çekmekti. Bununla birlikte antrenörlerin, sporcuların, ailelerin ve hocaların çocuk istismarı konusunda gerekli bilgileri öğrenmeleriydi. Bundan sonrası için de rutinler halinde benzer duyarlılık ve gelişim eğitimleri vermeyi hedefleyen Hekimoğlu Futbol Kulübü’nü, vesile olanları ve tabi ki bu tür çalışmaları hiç tereddüt etmeden destekleyen Başkan Celil Hekimoğlu’nu buradan takdir etmek isterim... Bu çalışma hakkında bilgi aldığım kulübün yönetim kurulu üyesi Doç. Dr. Akın Çelik bu çalışmaları tüm Anadolu’ya yaymak istediklerini bunun üzerinde de ciddi çalışmalar yürüttüklerini söyledi...
Evet sporun bilhassa da futbolun coşkusu bir harika. Kanımızı kaynatıyor. Fakat sporun sadece skora odaklanması doğru değil. Ki son yıllarda Gençlik ve Spor Bakanlığı başarıdan ziyade centilmen, etik, ahlaklı spora ve sporcuya verdiği önemle bu durumu her kademeye yaymayı başardı. Ne diyelim; darısı tüm kulüplerimizin başına...