“Bir tohumdum ben; kainata doğru sevdayla üflenen...Ve toprağa düşünce sımsıkı tutundum, her nimete şükrettim, her zerreyi kucaklarken ‘can’ buldum... Can buldukça; aradım, anladım, düştüm, kalktım, yara aldım, eridim, piştim; candaki ‘ben-i’ ararken...

Bazen çıkmaz sokaklara vardım, bazen keskin uçurumlara, bazen de taaa uçurumların ennn karanlık dibine...Bazen güldüm, bazen ağladım, bazen de ‘ben bittim ulan Dünya’ diye soldum! Ama sonra yine açtım yediverenler misali...
Kısaca; ‘azim mücadelesine’ dair her şey oldum oldum da; pes eden, korkup kaçan, ihanet eden asla olmadım...
Evet pes etmedim! Candaki ben-i aramaktan, yanmadan pişmekten, imdat diyene el uzatmaktan, vefasına nail olduklarımdan, ille de vatan demekten, ille de vatan deyip mücadele verenlere sımsıkı sarılmaktan; hiç ama hiç vazgeçmedim...
Bazen; ben yandımmm, tutuştummm, küle dönüp savruldum sen-i ararken deyip Mevlana yüreğiyle aşka nail olmaya çalıştım...
Bazen de; Sezai Karakoç’un bir ömür sürecek ‘Mona Rosa’ hasreti misali, ‘bir umut kavuşmak’ azmiyle yüreğimden dökülen nağmelere kulak verdim...
Ve hepsi bir umuttu ilk günden son nefese kadar bizi ‘insan damarımızdan’ besleyen...”

Mardin Derik’te gençlerle gerçekleştirdiğim buluşma programında işte bu cümlelerle merhaba dedim salona. Ve ardından nicesi geldi morale, motivasyona, kendini keşfetmeye, geliştirmeye ve elimizdekilere sahip çıkmaya dair. Konuştuk, güldük, hikayeler anlattık, şiirler okuduk, sorular sorduk, cevaplar verdik... Biz bizden çok iyi anladık velhasıl-ı kelam.
Sonra da onlardan yansıyanları zihnime not edip ‘ey anneler evlatlarınızı anlamak, kazanmak, geliştirmek için neler yapıyorsunuz? Çocuklarımız sizden yana şikayetçi haberiniz ola’ cümlelerimle Derik Kaymakamlığı himayesindeki Kadın Dayanışma ve Geliştirme Merkezi’nin kursiyer anneleri ile şapkaları önümüze koyup konuştuk. Bu merkez her açıdan donanımlı işleyişi ile Derikli kadınlarımızın hayatına anlam katıyor. Mesleki ve hobi kursları, bilgilendirme seminerleri, anneler eğitimdeyken minikleri kucaklayan kreşi ve tabii ki aile sıcaklığı ile önemli çalışmalara imza atan bu merkezin sorumlusu Sultan Özen’in azmi takdiri fazlasıyla hak ediyor...

Derik Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Hakan Kafkas ile ekibi olmaz denileni adeta dişiyle tırnağıyla oldurmuşlar, oldurmaya devam ediyorlar Derik’te. Yeter mi? Yetmez elbet çünkü yeni yeni boy veren huzur ve güven ortamında daha yapılacak çok iş var. Dokunmanın, hissetmenin ve hissettirmenin önemini şükürler olsun ki her kademede görmenin mutluluğu ile ayrıldım Derik’ten...