1 Kasım'da Şile açıklarında 9 kişilik mürettebatıyla batan 'M/V Bilal Bal' gemisinde o gün makine yağcısı Sabri Yıldırım yoktu. Yıldırım nedenini şöyşe anlattı: “28 Ekim’de aradı, rüyasında geminin savrulduğunu, bağırışlarımızı görmüş. Yanına çağırdı. Çağırmasa ben de ölmüş olacaktım.”

Gemlik Limanı’ndan aldığı 3 bin 100 ton çelik tozunu Karadeniz Ereğli’ye götüren ‘M/V Bial Bal’ isimli kuru yük gemisi, 1 Kasım’da İstanbul Şile açıklarında 9 personeliyle esrarengiz şekilde sulara gömüldü. Batışına ilişkin soru işaretleri hâlâ giderilemeyen gemiden, son uğradığı Kartal’da inen ve ölümden kıl payı kurtulan 3 kişiden biri, 27 yaşındaki makine yağcısı Sabri Yıldırım’dı. Elazığ’da yaşayan gemici, yaşadıklarını Gazete Habertürk’ten Mustafa Uc'a anlattı.

‘BİR GÜN SONRA BATTI’

Hamile eşinin rahatsızlanması üzerine 31 Ekim’de Kartal’da gemiden indiğini belirten 1 çocuk babası Yıldırım, şunları ifade etti: “28 Ekim’de eşim aradı. Rüyasında denizde geminin sağa sola savrulduğunu ve bağırışlarımızı gördüğünü söyledi. Eşim hamile olduğu için zor günler geçiriyordu. 31 Ekim’de de kayınvalidem arayıp eşimin rahatsızlandığını, benim yanında olmam gerektiğini söyledi. Elazığ’a dönmek için gemiden ayrıldım. Bir gün sonra battığını öğrendiğimde inanamadım. İlk haberlerde kayıp diye benim de adım vardı. Ailemi arayıp başsağlığı dileyenler oldu. Sahil Güvenlik’i arayıp hayatta olduğumu söyledim.”

Geminin çok bakımsız olduğunu dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti: “Gemi eski ve bakımsız olduğu için can güvenliğimizi koruyacak malzeme de bulunmuyordu. Denizden cenazeleri çıkarılan arkadaşlarımın tespiti için ben de gittim. Bir gün öncesinde sohbet ettiğim, dertleştiğim insanların cansız bedenleriyle karşılaştım. Psikolojik olarak çok sarsıldım. Eşim beni aramamış olsaydı o gün ben de hayatımı kaybedebilirdim. Doğacak çocuğumun sayesinde aileme kavuştum.”

‘İÇİM HİÇ RAHAT DEĞİLDİ’

Eşinin iş bulduğunda çok sevindiğini ancak sonra gördüğü rüya üzerine korktuğunu kaydeden 8.5 aylık hamile Seren Yıldırım (23) da “Rüyamda eşim bir gemideydi. Gemi dalgalarda sallanıyordu. Yardım sesleri, bağrışma sesleri vardı. O esnada uyandım ve hemen eşimi arayıp rüyayı anlattım. ‘Çok iyiyim, korkma’ dedi. Ama içim hiç rahat değildi. Çünkü zor şartlarda çalışıyordu. Üzücü olaydan bir gün önce annemle eşimi aradık. Sancılarım olmuştu, gelmesini çok istiyordum.” Genç adam işsiz olduğu için aile, 1 oda 1 salon evde 5 yakınlarıyla birlikte yaşıyor.