Yerel seçim süreci olanca hızıyla devam ediyor. Partiler, adeta karşı partiden kaç kişiyi  tarafımıza çeker, kaç seçmeni etkileyerek oy alabiliriz hesabını yapıyor.  Gündem seçim olunca  hemen hemen her sabah sanal yada  gerçek sansasyonel olayla karşılaşıyoruz.Partisine yıllarca emek veren, yönetim kadrosundaki birisinin partisinden koptuğunu, karşı partinin önde gelenleri ile buluştuğu duyuyoruz. Tam dedikodu derken, bazılarının dedikodu değil gerçeğe dönüştüğünü görüyoruz. Mesela, İyi Parti’den birçok kişinin istifa etmesi  dedikoduların gerçeğe dönüştüğü gösteriyor. Ayrıca kimin yaptırdığı, hangi yöntemle yapıldığı belirsiz anket sonuçları ortalıkta dolaştırılıyor. Bu tür anketlerle algı yanılgısı yapılarak, halkın kafası karıştırılıyor. Farklı seçim stratejisi uygulanıyor. Yaşanan olaylar,  kimin nasıl yaptığı belli olmayan anket sonuçları,  abartılı  istifa haberleri, bir  partiden diğer partiye geçiş haberleri insanları farklı düşüncelere ve yorumlara sürüklüyor.

Siyasette komplolar, enrtrikalar veya hafızalarda olumsuz iz bırakan kişilerin, aday gösterilmesi doğal olarak birçok kişinin aklına öncelikle Cumhuriyet Halk Partisini getiriyor. Birçok parti ülke düzeyinde aday belirleme sürecini hepimiz takip ettik/ediyoruz. Millet kimin nasıl adaylar çıkardığını, kimlerle dirsek teması içinde oldukları gayet iyi biliyor. Görünüşte normal ittifaklar olarak görünse de, al takke ver külahı misali, askerimi şehit edenler, terörist cenazesinde boy gösterenler, 03.11.1996 yılının kalıntıları, adı “devlet-Mafya-siyaset üçgeni” olarak tarih sayfalarına geçenler, TBMM  Araştırma Komisyonlarına girenler  bu gün yine  ittifak  içinde ve siyaset sahnesinde olmaları gerçekten adı, halk olan ama halkın değerlerine önem vermeyen bir partiden olması milli ve manevi değerlere önem veren CHP seçmenini düşündürüyor.

CHP’nin sağdan devşirme başkanları aday göstermesi ve CHP’ye ithal gelen bu başkanların parti içinde düzenleme yapması, yıllarını CHP vermiş seçmenlerini kaybetmesine yol açmakta. CHP’nin içi  kaynar bir kazan gibi kaynamakta olduğu görülmekte. Çakma CHP’li adaylar’ın ilçe adaylarını belirleme CHP’yi yeniden dizayn etme çalışması seçmenleri rahatsız ediyor. Bu gün CHP’nin çakma  Başkan adaylarının partiye dizayn etmesi, bu seçimde ciddi kırılmalara yol açacagı, kendi seçmenleri arasında  artık yüksek sesle  konuşulduğunu duyuyoruz.

CHP içinde gün geçtikçe sayıları artan bir muhalefet gurubunun olduğunu görüyoruz.Bu durumda ortaya değişik seçenekler çıkıyor. Bunlardan biri Demokratik Sol Parti’yi desteklemek. Diğer bir grub ise AK Partiyi destekleyeceğini açıkça dillendiriliyor. Tabiki tüm bu durumlar AK Partiye yarıyor.

CHP içinde yaşanan tüm iç çekişmeler, yıllardır bitmeyen hizipleşmeler halk’ın talep ve isteklerine cevap vermeyen, hizmet verememiş adayların yeniden aday gösterilmesi hayal kırıklığına neden oluyor.

31 Mart yaklaştıkça CHP içinde birleşme, bütünleşme olmak yerine ayrışmanın derinleşeceği görülmektedir. Bu ayrışmalar çekişmeler var oldukça bu seçimi birlik ve beraberlik vurgusu ve gönül belediyeciliğini hizmet belediyeciliğine taşımayı kendine hedef edinen  AK Parti’nin oy oranını artıracak ve  AK partinin adayları kazanacaktır.

 Unutulmamalıdır ki; Halk’tan kopuk yaşayan, halkıyla bütünleşmeyen, birlik ve beraberlik vurgusunu ön plana çıkaramayan, farklı görüşlerdeki insanları kucaklamayı bilmeyenler kaybetmeye mahkumdur.