31 Mart yerel seçimlerinin sonuçlarına göre; Ak Parti’nin 77 ilde açıkladığı bin 243 belediye başkanı adayından sadece 25 tanesi kadın adaylardan oluşmaktaydı. Bu 25 kadın adayın ise 6 tanesi belediye başkanlığı koltuğunu kazandı. CHP’nin 57 ilde açıkladığı 904 belediye başkanı adayının 44 tanesi kadın adaylardan oluşmaktaydı. Bu kadın adaylardan ise 10 tanesi belediye başkanlığı koltuğunu kazandı. Eş başkanlık sistemi ile seçildiği her yerde kadın ve erkek temsiliyeti adına eşitliği sağlamaya çalıştığını belirten HDP ise yasal düzlemde eş başkanlık sisteminin karşılığı olmamasından kaynaklı olarak kazandığı 54 il ve ilçenin tamamında eş başkanlara sahip olmasına rağmen, resmi” düzlemde HDP’nin 24 kadın belediye başkan adayı seçimi kazanarak belediye başkanı oldu. 

Bağımsız adaylar içinde ise Bilecik Pazaryeri’nde belediye özel kalem müdürüyken kendisine mobbing uygulandığı gerekçesi ile işinden ayrılıp bağımsız olarak ilçe belediye başkanlığına aday olan Zekiye Tekin belediye başkanı oldu.

MHP ve İyi Parti’den ise 31 Mart yerel seçimlerinin resmi olmayan sonuçlarına göre belediye başkanı olarak seçilen kadın aday olmadı.  

Seçim sonuçları için sitesinde bir açıklamada bulunan Eşitlik, Adalet, Kadın Platformu; “Bu seçimlerde partilerin gösterdiği toplam 8 bin 263 belediye başkan adayının, sadece 652’si yani, %7,89’u kadındı. (Kadın Koalisyonu) Seçim sonuçlarını değerlendirdiğimizde ise, partilerin çoğunlukla seçilme şansının az olduğu ilçelerde kadınları aday gösterdiğini söylemek mümkün.

Ben bu yazımda bir kadın belediye başkanı olan; İzmir Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan İzmir Medya Platformu üyesi olarak  yaptığımız güzel, hoş sohbet içinde geçen toplantımıza değineceğim. Erdoğan’ın konuşmalarından bazı alıntılarda bulunacağım.

*

İzmir Medya Platformu üyesi gazeteci ve yazarları olarak  Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan bir araya geldik.  Toplantıda Karaburun’un 119 yıllık tarihinde ilk kadın belediye başkanı olduğunu dile getiren Erdoğan, Türkiye’nin barış ve kardeşliğe ihtiyacı olduğunu, kamplaşma ve kutuplaşmanın ülkeye büyük zarar verdiğini açıkladı. ilçeyi Agro Turizmin merkezi yapacaklarını da ekledi.

Kahvaltılı olarak gerçekleştirlen toplantıda, iki buçuk yılı aşkın sürede yaptığı icraatlarını anlatan başkan Erdoğan, tarım ve turizm kavramlarını birbirinden ayırmadıklarını belirterek, “Geçmişte iki kavramı yan yana düşünmek mümkün görünmüyordu. Ancak gelinen süreçte bu iki kavram çağımızın getirdiği kentleşme ve sanayileşme olgusu ile birlikte önem kazandı. Özellikle de pandemi döneminden sonra tüm ezberlerimizin bozulduğunu görüyoruz. Agro turizmin ortaya çıkışıyla birlikte tarım ve turizmin nasıl dost olabileceğini, uygulamalarla şahit olabilmekteyiz. Bizim bölgenin coğrafi yapısı buna çok uygun. Biz ne turizmden vazgeçebiliriz ne de tarımdan. Bu nedenle Karaburun’u Agro Turizmin merkezi yapmayı hedefliyoruz” dedi. Bununha birlikte bir müjdeli haber de verdi biz İzmirlilere:

 “Önceki yıllarda TURYOL gemilerinin yanaştığı iskelemize İZDENİZ’in katamaran tipi gemilerinin yanaşması mümkün değil. En az 4 metrelik bir dip derinliğine ihtiyaç var. Biz burada yaptığımız her işte bakanlığın onayını alıyoruz. İskele sahilimize İzmir Büyükşehir Belediyemiz güzel bir yüzer iskele yapımına başlayacak. Şubat ayında dip taramaları bitiyor. Mayıs ayı itibariyle inşallah Karşıyaka’dan ve Konak’tan vapura binen vatandaşlarımız, Karaburun’umuzda olacak. Artık bunun müjdesini verebiliriz.

Karaburun Yarımadası’nda yıllardır vatandaşın ve sivil toplum örgütlerinin tepkilerine sebep olan rüzgar enerjisi santralleri ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan İlkay Girgin Erdoğan; yarımadanın yüzde 70’ine ulaşan RES’lerin bu seviyeye gelmesinin ardından, 31 Mart 2019 seçimlerinden 15 gün önce Özel Çevre Koruma Bölgesi (ÖÇKB) ilan edilmesinin anlamlı olduğuna vurgu yaptı.

Belediye olarak bu konuda kurumsal görüşlerini pek çok kez basına ve kamuoyuna açıkladıklarını kaydeden Erdoğan, “Biz yenilenebilir enerjiye kesinlikle karşı değiliz. Yenilenebilir enerjiye karşı olmak, döviz ödeyerek satın aldığımız kömürden ve doğal gazdan elektrik üretilmesini savunmaktır. Biz bu santrallerin olmaması gereken yerlere kurulmasına karşıyız. Kentsel SİT ilan edilen yerleşim yerlerine kurulmasına karşıyız. Yasal olarak yerleşim birimlerine en az 1500 metre mesafede kurulması gereken RES’leri siz gelip köyün meydanına dikerseniz elbette tepki gösteririz. Mesele budur.” dedi.   

Tarım ve hayvancılığa önem verdiklerini ifade eden Başkan Erdoğan, günlük 30 ton zeytin işleme kapasiteli Zeytinyağı Fabrikası hizmete aldıklarını, mevcut Keçi Peyniri Mandırası’nın üretim kapasitesini artırdıklarını söyledi. Pandemi nedeniyle geçen yıl yapılamayan Nergis Festivali’ni iki güne yayılacak şekilde 22-23 Ocak 2022 tarihleri arasında gerçekleştireceklerini kaydeden Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatı ile Karakış Fonu kurdukları bilgisini verdi.

Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan yaptıkları çalışmalar hakkında şu değerlendirmelerde bulundu:

“Seçimde söz verdiğimiz Eğlenhoca Köy Meydanı’nı projemizi her türlü engellemelere rağmen iki sene gecikme ile tamamlamak üzereyiz. Göreve geldiğimizden itibaren gençlere ve özellikle kadınlara pozitif ayrımcılık yaptık. Çünkü kadınların ekonomik özgürlüklerinin başka özgürlükleri beraberinde getirdiğine inanıyorum. Bizim işletmelerimizin çoğunda birçok kadınımızı ve genç kızımızı görürsünüz. Bunların çoğunluğu daha önceden ev kadınıdır. Bölgemin insanını, gencini işe alıyorum ve liyakatle işe alıyorum.”

Tarafsız  basına  her  zaman ihtiyacımız  var diyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

 “Sizlerin tarafsız olması bizlerin de üzerinde bir denetim mekanizması yaratıyor. Bu nedenle sizleri burada görmekten çok mutlu oldum” şeklinde konuştu. 

İzmir Medya Platformu Başkanı Ahmet Kaplan ise, Platformunun kuruluş amaçlarından bahsederek, “Biz doğruyu yermek, yanlışı övmek anlayışında değiliz. Tamamen mesleki refleksler ile bir araya gelen tarafsız ve objektif habercilik anlayışı ile hareket eden, haber kaynaklarının kendilerini kamuoyuna doğru şekilde ifade edebildiği, kutuplaşmayı değil, birlikteliği savunduğu bir oluşumuz” dedi.

*

Bildiğiniz üzere, kadınlar siyasal haklarını ilk kez 1930 yılındaki Belediye seçimlerinde kullandılar. Seçimler, Eylül başından Ekim’in 20’sine kadar sürdü. Şehir meclislerine girebilen kadınlar arasında İzmir seçimlerinde Cumhuriyet Halk Fırkası (CHF)’nın iki kadın adayı vardı. Bu seçimlerde Artvin ili Yusufeli ilçesine bağlı Kılıçkaya beldesinde belediye başkanı seçilen Sadiye Hanım, "Türkiye'nin İlk Kadın Belde Belediye Başkanı" olmuş ve bu görevi iki yıl yürütmüştür. Türkiye’nin ilk kadın il belediye başkanı ise çok partili siyasal yaşama geçildikten sonra seçildi. 3 Eylül 1950 tarihinde yapılan yerel seçimlerde 27 üyesi bulunan Mersin Belediye Meclisine seçilen Müfide İlhan, ilk kadın il belediye başkanı olmuştur.

Temennim bir kadın olarak, kadınların her yerde olduğu gibi siyasette de adından daha fazla söz ettirebilmesi ve yer alabilmesidir.