Başlıkta tam olarak şunu demek istedim; şayet birileri dur demezse gelecekte SİYONİST Yahudiler Kıbrıs’ta bugün Gazze’de olduğu gibi dünyanın gözüne baka baka Türk soykırımı yapacak. Bu böyle biline.

Kıbrıs’ta Rum katliamlarına karşı oluşan milli mukavemet ruhuyla birlikte demografik kontrol de kaybedildi. Rakamlar yalan söylemez. 2013-2023 yılları arasında Güney Kıbrıs’ta nüfus %9,9 artarken, KKTC’de %33,7 artmıştır. Sizce bu artış normal midir? Yani Kıbrıs’ta bir şeyler dönüyor. Türkiye ve KKTC uyuyor mu? Birileri bu işin üstüne gidip Kıbrıs’ta diriliş ruhunu yeniden uyandırmalıdır.

Bu demektir ki Kıbrıs üzerinden anavatanın güvenliği tehdit altındadır. 20-30 yıl sonra olacakların stratejik alt yapısı şimdiden hazırlanıyor. Yani bu aymazlık devam ederse Kıbrıs’ta da yerleşimci senaryosu ile karşılaşmamız kaçınılmaz olacaktır. Kısacası; “Hedef Türkiye” olduğunu bugünden görmezsek, yarın iş işten geçmiş olacak.

Konuyu biraz daha açalım. Son beş yılda İran, İngiltere, Rusya, Ukrayna, Polonya, Türkiye ve İsrail’den KKTC’ye yerleşen on binlerce Yahudi sürekli belli yerlerde arazi satın alıyor. Artık Kıbrıs’ta satılık arazi satın almak neredeyse imkansız. Çünkü kalmadı.

Paravan şirketler hariç, sahibi Yahudi olan 2 bine yakın şirket faaliyet gösteriyor. 25.000. dönüm arazi şimdiden Yahudilerin eline geçmiş durumda. Bunların kendi aralarında kapalı devre koloni şeklinde senkronize ve örgütlü çalışmaları gösteriyor ki, bu yerleşimci – yatırımcı oluşumu kesinlikle bir üst akıl tarafından yönetiliyor.

Şu anda 380 bin nüfuslu KKTC’de 35 bin Yahudi yerleşimci var. Bu tabloyu başka nasıl izah edebiliriz?

Aynı Siyonist ekip Filistin’de 1900’lü yılların başında İngiltere’nin çanak tutmasıyla ilk toprak gasbetmeye başladıklarında Filistin’in genel nüfusuna oranları yüzde bir bile değilken bugün Filistin’in neredeyse tamamı İsrail toprağı oldu. Son olarak Gazze’deki soykırım ve katliamlara bakınca Kıbrıs için şimdiden önlem almamak ahmaklık olur.

Çünkü, Siyonizm Filistin modelini uygulayarak adım adım Kıbrıs’ı ele geçiriyor. Üstelik o kadar stratejik hareket ediyor ki, Ada’nın kuzey burnundaki Tel Aviv’i gören Karpaz bölgesinden işe başladılar. Bu sıradan bir inşaat yatırımı veya doğal bir göç değil. Bu Siyonizm’in Filistin’den sonraki gizli planıdır. Çünkü kendi uydurdukları Tevrat’ta Yahudilere vadedilmiş topraklar içinde Kıbrıs da var, Güney ve Doğu Anadolu da var.

Özellikle İskele, Güzelyurt, Girne, Karpaz bölgelerinde her karışı şehit kanlarıyla sulanmış vatan toprakları karış karış Yahudilere satılıyor.

Sadece Kıbrıs mı? Bu vesileyle Bodrum’da Güney sahillerinde ve Doğu’da, Güneydoğu’da yabancıya mülk satışları mercek altına alınmalı ve kolonileşmenin önüne geçilmelidir.

Millet olarak bildiğimiz tek şey; Sultan Abdülhamid Han’ın Siyonist Emanuel Karasu ve ekibinin Osmanlı’nın tüm borçlarını ödeme karşılığında Filistin’den toprak talebine verdiği cevap; “Kanla alınan vatan toprağı parayla satılamaz.”

Sayın Ersin Tatar’a ve Sayın Erdoğan’a tarihi çağrım odur ki; Lütfen bu vahim gidişata son veriniz ve Kıbrıs’ın başına yarın bela olacak yatırımcı kılıklı organize Yahudi yerleşimci operasyonuna son veriniz. Son veriniz ki, Kıbrıs Gazze olmasın, Türkiye’nin güvenliği elimizden gitmesin.

Hoşça kalın, vatansız ve devletsiz kalmayın.