Çanakkale geçilmez; bu söz bugün en çok söylenen söz olacak. Biz kahramanız biz güçlüyüz, biz yenilmeziz denilecek. Evet biz böyleyiz biz Türk’üz kısaca. Peki bu böyle idiydi de neden bu yendiğimiz insanlar gelip bağrımıza oturdular, İstanbul’umuza girdiler ülkemizin en mahrem yerlerine yerleştiler? Neden? Neden? Evet bu soruyu bugün çokça sormalıyız kendimize. Çünkü bu soruya cevap veremezsek ölenler öldüğüyle kalır ve daha çok ölmekle övünürüz ve belki de M.Akif merhumun duasının tersine daha çok istiklal marşları yazmak zorunda kalırız. Dünyanın en kahraman milleti olsak ta yine namusumuza çökerler.

Acaba şimdiki halimiz nicedir? Bizim yendiklerimiz şimdi bağrımıza çökmemişler mi? İçimizde bizden daha emin, rahat ve pervasız değiller mi? Daha düne kadar emir veren değil emir alan değil miydik? Öyleyse ne oldu bizim kahramanlığımıza, ne oldu şehitlerimizin canına, gazilerimizin kanına? Demek ki ölmekle olmuyor, kahramanlık yetmiyor. Başka bir şeyler gerekli.

Peki nedir bu başka şeyler? Niye bu haldeyiz? Ne yapmalıyız ki yine kahramanca ölmekle övünmeyelim, ölmek zorunda kalmayalım? Neden, neden, neden???.

Bu sorunun cevabını mutlaka vermeliyiz. Yoksa ölmekle övünmeye devam ederiz.

Çünkü biz farklı olmalıyız. Önde ve üstün olmalıyız. Öğrenen değil öğreten olmalıyız. Öğrenci sınıf geçmek için değil en iyi olmak için çalışmalı, işçi kaytaran değil en çok çalışan olmalı, bilim adamı taklit eden değil icat eden, keşfeden olmalıdır. Biz Türk’üz bize önde olmak yakışır. Bizim hakim olduğumuz dünyada adalet, sevgi ve şefkat olur. Şimdiki hakimlerin dünyası gibi acı, kan ve gözyaşı değil. Türk milleti, kendisini var eden ve güçlü kılan milli ve manevi değerlerine sahip çıkmalı, korumalı ve gelecek nesillerimize aktarmalıdır. Bu değerleri değiştirmeye kalkmak bu milleti yok etmek demektir.

Kısaca ölmesi gerekenler ölmesi gerektiği zaman kahramanca öldüğü gibi, bilmesi gerekenler en iyiyi bilmeli, yapması gerekenler en iyiyi yapmalıdır. Yoksa ölmesi gerekenler hep kahramanca öleceklerdir amma onların yendikleri hep bağrımıza çökmüş olacaklardır.

Biz kimiz? Bunun cevabını doğru olarak verebilmeli ve bu doğrunun gereğini yapmalıyız. Biz Türk’üz!!! Biz müslümanız!!! İşte biz buyuz. Yani dünyanın en şerefli milletiyiz ve bize daima önde olmak yakışır. Bir günümüz bir öncesinden ilerde olmalıdır. Atamız bunu bildiği zaman dünyaya hakim ve ilimde en ileride olmuştur. Ne zamanki bunu unutmuş vur patlasın çal oynasın yaşamış ve ne için yaşadığını ve atasını unutmuş işte o zaman!!!

Ölmesi gerekenlerin ölmesini bilmesinden önce, bilmesi gerekenler bilmesi gerekeni en iyi şekilde bilmelidir. Yoksa hep ölürüz ve buna da ne denir siz düşünün.

NOT: DİKKAT BU YAZIM 9 YIL ÖNCE YAZILMIŞ VE O ZAMANA KADARKİ DÖNEMİ TANIMLAYAN DIŞA BAĞIMLI TÜRKİYE ÜZERİNEYDİ. ÇOK ŞÜKÜR ARTIK BAĞIMSIZ GÜÇLÜ VE YENİ BİR TÜRKİYE VAR. YAZIMDAKİ DİLEKLERİM SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ RECEP TAYYİP ERDOĞAN VE AK PARTİ SAYESİNDE GERÇEKLEŞTİ.
2006 yılında yazdığım yazıma 2015 de ek not yazmıştım. Bugün yazımın değeri çok daha iyi anlaşılıyor.
ERDOĞAN emperyalist batının özellikle ABD nin Türkiye’yi artık yönetemedini anlaması ile hırçınlığı düşmanlığı özellikle 15 Temmuz 2016 darbe girişimi ile tam anlamı ile ortaya çıktı. Çanakkale Zaferi ile hüsrana uğrayan ama Cumhuriyet döneminde bağrımıza çöreklenen emperyalizm içimizdeki uşakları ile yönetimi ve devletin her kademesini ele geçirdiler. ERDOĞAN, yönetimde güçlenince milli bağımsız, siz vermezsiniz biz daha iyisini yaparız diyerek milli savunma sanayisini onlara rakip olacak ve dışarıya mal satacak hale getirince para alan emir alır diyerek IMF ye borcu kapatıp artık borç almayan milli güçlü ve bağımsız Türkiye’nin de ötesine geçerek Türk Devletler Teşkilatını kurarak KKTC yi tanıma noktasına getirerek Türk dünyasının da lideri oldu.
Libya’da, Azerbaycan’da, Suriye’de zaferlere ulaştı, Akdeniz ve Ege’de Mavi Vatan diyerek savaş gemileri ile Türk Bayrağı dalgalandırarak ve egemenliğini ilan ederek, yurt içinde petrol Karadeniz’de doğalgaz çıkararak emperyalizmin oyunlarını bozmaktan öte kendisi kendi oyun kurar hale geldi.
Sonuç olarak artık Türkiye’yi yönetemeyen ABD emperyalizmi başkanları Biden’ın ifadesiyle içimizdeki dostları olarak tanımladığı işbirlikçi muhalefet ile Erdoğan’ı devirecek ve iktidara geleceğiz dedi.
Artık aklımızı başımıza alalım. Bu seçim ERDOĞAN ile ABD nin karşı karşıya geldiği, milli, güçlü ve bağımsız olmakla tekrar emperyalizm tarafından yönetilmek arasındaki seçimdir.