Bugun...


DR. KEMAL KAMBUROĞLU

facebook-paylas
Korona Virüs- Tarım- Köy Enstitüleri (I)
Tarih: 23-04-2020 18:40:00 Güncelleme: 23-04-2020 18:40:00


Yazının başlığına bakınca üç kelime için ne alaka diyebilirsiniz, anlatacağız efendim. Bir virüs geldi, dünyanın en güçlüsü en güçsüzü demedi ülkeleri vurdu kırdı geçti. Adeta bir tsunami oldu tüm dünyada. Hala başta ABD dâhil birçok ülkede ölümler yaşanıyor. İnsanlık âlemi küçücük bir virüs karşısında çaresizlik içinde çözümler arıyor. Öyle veya böyle bir aşı, bir ilaç çıkartılacak ve virüse karşı bir tedavi ortaya konulacaktır. Lakin bu biyolojik savaşın sonrasında hasar almış ülkeler ekonomilerini nasıl düzeltecekler daha da önemlisi ülkelerinin karnını nasıl doyuracaklardır?

 

Asıl soru sağlık savaşından sonra olacak büyük ekonomi savaşı nasıl kazanılacaktır ve bu büyük ekonomik savaşın stratejik alanı ne olacaktır. Korona sonrası olacak olan büyük ekonomik savaşı “Neoliberalizm” diye 1980 den itibaren dünyaya yutturulan ahlaksız vahşi kapitalizmden ilk kurtulan ve planlı karma ekonomik sisteme geçen ülkeler kazanacaktır. Trump bile ülkesinde bir ventilatör üretememiş olmanın acısını yaşadıklarını söyleyerek “ulus devlet” ilkesini savunur duruma geldi. Virüsün işi işte, böyle döndürüyor. Peki, büyük ekonomik savaşın stratejik alanı ne olacaktır? Altını kırmızı ile çizerek söylüyoruz “tarım” olacaktır. Tüm dünyada ve Türkiye’de de insanlar şunu açık seçik gördüler; hiçbir şey olmadan idare edebiliyoruz da karnımız doymadan idare edemiyoruz.

 

İnsanların birincil ihtiyacı olan yemek içmek en stratejik alandır. Bu konuda Türkiye hem iklim koşulları hem de toprakları nedeniyle dünyada en avantajlı ülkelerin başında gelmektedir. Başından beri bildiğimiz ve geçenlerde yine Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli tarafından ifade edilen “kamunun boş arazilerinin ekime açılması” meselesi bu nedenle bizim çok önem verdiğimiz bir konudur. Hatta köylerin çevresindeki kamu arazilerinin o köyde kurulan kooperatiflere kiralanması, kiralanan arazilerin köylülerimiz tarafından ekilerek alınan ürünün yine bu kooperatifler vasıtası ile doğrudan tüketiciye ulaştırılması hem köylümüzün kazanmasına ve gelişmesine hem de halkımızın ucuz ve sağlıklı gıda almasına sebep olur. Lakin bu tekere çomak sokmak isteyen hem emperyal yapılar hem de onların yerli işbirlikçileri olacağına da hiç kuşku yoktur. Onları etkisiz kılmak da devleti yönetenlerin görevidir tabii ki. Aslında geçmişte yapılan o tarihi hata olmasaydı Türkiye bu gün dünyanın en zengin 5 ülkesinden biri idi. Bizce o büyük hata “köy enstitülerinin kapatılması” olmuştur. Osmanlı Devleti’nin kullandığı dil Türkçe, Arapça ve Farsçanın karışımından olan “Osmanlıca“ esasen de Osmanlı Türkçesi, kullandığı alfabe de Arap alfabesi idi. Lakin buna rağmen Osmanlının son döneminde ahalinin (halkın) okuma yazma oranı %4 civarında idi. Yine ahalinin % 80i köylerde yaşıyor ve tarım- hayvancılıkla uğraşıyordu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk İstiklal Savaşını kazandıktan sonraki asıl savaşın ekonomik alanda olacağını bunun için de halkın eğitilmesinin şart olduğunu biliyordu. Bu nedenle daha Sakarya Savaşı sırasında Ankara’da “Eğitim Şurası”nı toplamıştı. O sebeple yaptırdığı araştırmalar sonunda “Köy Enstitülerinin” kurulmasını bu yolla köylerdeki vatandaşların eğitiminin sağlanmasını istedi ve alt yapısını oluşturacak kanunları çıkarttı. Köy enstitüsü, Türkiye'de ilkokul öğretmeni yetiştirmek üzere 17 Nisan 1940 tarihli ve 3803 sayılı yasa ile açılan okul türü olup tamamen Türkiye'ye özgü olan bu eğitim projesini 28 Aralık 1938 tarihinde milli eğitim bakanı olan Hasan Ali Yücel bizzat yönetti. Daha evvelinde ise askerde çavuş olanların öğrendiklerini köylerinde köylülere aktarması istenerek köyün eğitimine başlanmıştı.

 

Köy enstitüleri ile özellikle kırsal bölgelerdeki okulların toplum yaşam merkezi haline getirilmesi hedefleniyordu. Türkiye'de okulun yerel koşullara uyarlanması sorunu eğitim felsefesinin özünü oluşturuyordu. Köy Enstitüleri, iş ve eğitimi birleştirecekti. Mezunların aynı anda hem okul öğretmenleri hem de toplumun eğitmeni olması bekleniyordu. Sistem; köyün imamı, muhtarı ve öğretmeninden oluşan üçlü üzerine kurulmuştu. Uygulamada öğrenciler kendi okullarını, evlerini, kışlalarını, iş yerlerini vb. inşa ettiler ve birlikte yaparak ve yaşayarak üretim ile eğitimi kaynaştırdılar. Tam da Reşat Nuri Güntekin’in ünlü Çalıkuşu romanındaki gibi. 1940 yılından başlayarak, tarım işlerine elverişli geniş arazisi bulunan köylerde veya onların hemen yakınlarında Köy Enstitüleri açıldı. Bunlar Türkiye'de seçilen şehirlerden uzak ancak tren yollarına yakın tarıma elverişli 21 bölgede köy ilkokullarına öğretmen yetiştirmek üzere açılmıştı. Öğretmenler köylülere hem örgün eğitim verecek, okuma yazma ve temel bilgileri kazandıracak hem de modern ve ilmi tarım tekniklerini öğretecekti. Öğretmenler gittiği yörelerde bilinmeyen tarım türlerini de köylülere öğretecekti. Kitaba deftere dayalı öğretim yerine “iş için, iş içinde eğitim” ilkesi tatbik ediliyordu. Her köy enstitüsünün kendisine ait tarlaları, bağları, arı kovanları, besi hayvanları, atölyeleri vardı.Derslerin %50'lik bölümü temel örgün eğitim konularını içeriyordu. Geri kalanı ise uygulamalı eğitimdi. 1940 da 6 yaş üstü okuma yazma bilmeyenlerin oranı şehirlerde %76, köylerde ise %90 idi. Köy enstitüleri ile kalkınmanın “köyden yani tarımdan başlatılması” hedeflenmişti. Tıpkı Japonya’nın 1868 yılında başlattığı Meiji Restorasyonunda olduğu gibi. (Devam edecek.)

 

KORONAVİRÜS- TARIM- KÖY ENSTİTÜLERİ (II)

1940-1946 arasında köy enstitülerinde 15.000 dönüm tarla tarıma elverişli hale getirilmiş ve üretim yapılmıştı. Aynı dönemde 750.000 yeni fidan dikilmişti. Oluşturulan bağların miktarı ise 1.200 dönümdü. Ayrıca 150 büyük inşaat, 60 işlik, 210 öğretmen evi, 20 uygulama okulu, 36 ambar ve depo, 48 ahır ve samanlık, 12 elektrik santralı, 16 su deposu, 12 tarım deposu, 3 balıkhane, 100 km. yol yapılmıştı. Sulama kanalları oluşturularak enstitü öğrencilerinin uygulamalı eğitim gördüğü çiftliklere sulama suyu öğrenciler tarafından getirilmişti. Köy Okullarında sanat da önemli bir yer tutmuş müzik, resim gibi alanların dışında terzilik, kunduracılık, nalbantlık gibi zanaatlar da köylülere öğretilmeye çalışılmıştır.

Ancak bu durum feodal yapının temeli olan “büyük toprak ağalarının” işine gelmedi. Celal Bayar, Adnan Menderes, Emin Sazak, Cavit Oral, Refik Koraltan gibi 128 muhalif vekilin “ Köy Enstitüleri komünist yetiştiriyor, kız erkek beraber okuyor.” vb. gerekçeler ile oluşan sürekli baskısı sonucu İsmet İnönü tarafından 1946 yılında kapatılarak Köy Öğretmen Okullarına dönüştürülüyor.

 

1947 de Milli Eğitim Komisyonu kuruluyor, bu komisyonda iki Türk altı ABD’li uzman var iyi mi? ABD Marshall yardımını vermek için koyduğu şartlardan biri de Köy Öğretmen Okullarının kapatılması oluyor. Köy Öğretmen Okulları da 1954 yılında Menderes Hükümeti tarafından kapatıyor. Aslında bu okulların kapatılmasının altında yatan gerçeği yıllar sonra o dönemde milletvekili olan Ginyas Kartal şöyle anlatmıştır; “Benim Van ve Hakkâri de 200 köyüm var. Bu köydeki herkes askere gitmekten, iş tutmaya kadar her konuda bana gelirler ve son kararı benden alırlar. Ancak son yıllarda öğretmen gelen 5 köyümden hiç kimse bana gelmez oldu. Adamlar Kaymakama nasıl gidileceğini öğrenmişler. Bana sormadan gidiyorlar. Bu da benim otoritemi sarstı. Gittim Eskişehir’de büyük toprakları olan milletvekili Emin Sazak’a dedim ki bu okulları kapattıralım yine bizim dediğimiz gibi marabaya biz kimi gösterirsek ona oy verir.”  

 

Yani amaç feodal yapıyı korumaktı. Şimdi soru şu; o okullar kapatılmasaydı Türkiye nasıl bir Türkiye olurdu? Kaç tane Aziz Sancar çıkartırdı? Köy Enstitüleri kapatılmamış olsaydı Türkiye bu gün sanayide nerede olurdu? En önemlisi bu gün Türk tarımı dünyada hangi konumda olurdu, söyleyelim topraklarımız Hollanda’nın 10 katı olduğundan 10 Hollanda olmuştuk. Geliri siz hesaplayın artık. Bu gün çiftçilik yapan insanların ortalama yaşı 50 civarında. Peki, çocukları nerede? Büyük şehirlerde AVMlerde güvenlik görevlisi. Köylerimiz kalkınmış olsaydı şehirlerde bu yoğun birikme ve plansız yapılaşma, betonlaşma da olmazdı, periferdeki varoş kültürü diye bir kültür de olmazdı. Türkiye’de kooperatifleşme emperyal yapının hep hedefinde olmuştur. O nedenle Tarım Bakanı Sayın Pakdemirli’nin projesine sahip çıkılması ve desteklenmesi gerekir. Nitekim 30 yıl önce çok güçlü bir kooperatifleşme örneği olan EGS’de emperyal yapının hedefi olmuştur. Zira İngiliz tekstil sanayini çok zora sokmuştur. Ama aynı EGS bu gün Kanada’da İktisat Fakültelerinde EGS Modeli diye ders olarak okutulmaktadır. Sonuçta Koronavirüs çok küçük ama bize çok büyük gerçekleri hatırlattı. Yarın, 1 yıl, 10 yıl, 50 yıl sonra yine böyle veya faklı küresel felaketlerle karşılaşmayacağımızı kim garanti edebilir? Rabbimizden başka hiç kimse bunu bilemez. Öylesi koşullarda dünyada hiçbir ülkenin bir diğerine yardım etmediğini Korona sürecinde gördük, görüyoruz. (Sadece Türkiye birçok ülkeye elini uzattı ama onların ihtiyacımız olduğunda Türkiye’ye ellerini uzatacaklarını hiç sanmıyoruz.) O halde kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Koronavirüs Neoliberalizmin nasıl büyük bir yalan ve balon olduğunu, bir felakette ülkeleri nasıl yere serdiğini tüm dünyaya gösterdiğinden dolayı yeniden planlı kalkınmaya geçmemizi ve en azından sağlık ve eğitim alanlarında devletin yatırımlarının daha fazla olması gerektiğini ortaya koydu. Tarımsal üretimimizi ne pahasına olursa olsun yine en üst seviyelere çıkarmamız (ki bu bize dünyada büyük stratejik avantaj ve imkânlar sağlayacaktır), kendi aşımızı, kendi ilacımızı kendimiz yapmamız, kendi milli eğitimimizi kendimiz yapılandırmamız, 2023 Eğitim Vizyonu kitapçığında yazıldığı gibi “eğitim evrenseldir” türü bir hataya düşmememiz, “eğitim milli- bilgi evrenseldir” dememiz ve tam milli eğitimimizi hayata geçirmemiz, kendi milli silahlarımızı, kendi elektronik sanayimizi kendimiz yapmamız hayati önemdedir.

 

Örneğin değerli kardeşimiz Selçuk Bayraktar, Aselsan,  SSM’nın birlikte yaptığı İHA ve SİHA’lar gibi, Milgem projesi gibi, Fırtına obüsleri gibi, Altay tankı gibi. Türkiye’nin tüm bunları yapacak bilgi, beceri ve milli şuur sahibi pek çok kahramanı ve siyasi iradesi vardır. 23 Nisan 1920 Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları tarafından açılışının, milli egemenliğin Türkiye Cumhuriyetinin temel direği oluşturulduğu tarihtir. Bu gün yüzüncü açılış yıldönümünü kutluyoruz. 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı aziz milletimize kutlu olsun. Bu vesile ile Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile bu vatan için şahadete ulaşan tüm aziz şehitlerimize yüce Rabbimizden rahmet dileriz. Kahraman gazilerimize de şükran duygularımızla sağlıklı bir yaşam dileriz. Nice yüzüncü yıllara…





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
PUAN DURUMU
Takım O G M B A Y P AV
1 Galatasaray 33 29 1 3 77 21 90 +56
2 Fenerbahçe 33 27 1 5 87 30 86 +57
3 Trabzonspor 33 17 12 4 56 43 55 +13
4 Beşiktaş 33 15 12 6 44 38 51 +6
5 Başakşehir FK 33 14 12 7 44 38 49 +6
6 Çaykur Rizespor 33 14 13 6 43 49 48 -6
7 Kasımpaşa 33 13 13 7 55 59 46 -4
8 Antalyaspor 33 11 10 12 38 38 45 0
9 Alanyaspor 33 11 10 12 43 46 45 -3
10 Sivasspor 33 11 10 12 40 45 45 -5
11 Adana Demirspor 33 9 10 14 49 44 41 +5
12 Samsunspor 33 10 14 9 37 43 39 -6
13 MKE Ankaragücü 33 8 12 13 40 43 37 -3
14 Kayserispor 33 10 13 10 37 47 37 -10
15 Konyaspor 33 8 13 12 34 47 36 -13
16 Gaziantep FK 33 9 17 7 37 50 34 -13
17 Fatih Karagümrük 33 8 16 9 37 42 33 -5
18 Hatayspor 33 7 14 12 37 46 33 -9
19 Pendikspor 33 7 17 9 37 68 30 -31
20 İstanbulspor 33 4 22 7 26 61 16 -35
Takım O G M B A Y P AV
1 Eyüpspor 31 22 6 3 70 27 69 +43
2 Göztepe 31 19 6 6 54 19 63 +35
3 Çorum FK 31 16 8 7 52 31 55 +21
4 Sakaryaspor 31 15 7 9 45 31 54 +14
5 Bodrumspor 31 14 7 10 39 21 52 +18
6 Kocaelispor 31 15 9 7 45 35 52 +10
7 Bandırmaspor 31 12 8 11 46 27 47 +19
8 Gençlerbirliği 31 12 8 11 37 30 47 +7
9 Boluspor 31 13 10 8 28 32 47 -4
10 Erzurumspor FK 31 11 9 11 28 27 41 +1
11 Ümraniyespor 31 10 14 7 34 42 37 -8
12 Manisa FK 31 8 11 12 38 37 36 +1
13 Keçiörengücü 31 9 13 9 28 38 36 -10
14 Şanlıurfaspor 31 8 13 10 28 33 34 -5
15 Tuzlaspor 31 8 14 9 32 46 33 -14
16 Adanaspor 31 9 17 5 24 44 32 -20
17 Altay 31 5 23 3 14 70 15 -56
18 Giresunspor 31 2 25 4 13 65 7 -52
Takım O G M B A Y P AV
1 Esenler Erokspor 34 24 5 5 76 29 77 +47
2 Van Spor FK 34 23 5 6 57 33 75 +24
3 Bucaspor 1928 34 20 5 9 51 24 69 +27
4 1461 Trabzon FK 34 19 6 9 64 35 66 +29
5 Yeni Mersin İdman Yurdu 34 16 8 10 47 29 58 +18
6 Ankaraspor 34 15 8 11 42 32 56 +10
7 Karacabey Belediye Spor 34 13 10 11 40 32 50 +8
8 Ankara Demirspor 34 14 15 5 37 38 47 -1
9 Beyoğlu Yeniçarşıspor 34 13 14 7 42 36 46 +6
10 Kırklarelispor 35 11 13 11 32 38 44 -6
11 Diyarbekir Spor 34 11 14 9 36 37 42 -1
12 Altınordu 34 10 13 11 40 34 41 +6
13 Hes İlaç Afyonspor 34 10 13 11 24 34 41 -10
14 Serik Belediyespor 34 10 14 10 29 37 40 -8
15 Nazilli Belediyespor 35 11 16 8 38 57 38 -19
16 Zonguldak Kömürspor 34 9 17 8 35 54 32 -19
17 Kırşehir Futbol SK 34 5 21 8 32 68 23 -36
18 Bursaspor 34 5 21 8 24 62 20 -38
19 Adıyaman FK 34 3 24 7 24 61 16 -37
Takım O G M B A Y P AV
1 Kepezspor FAŞ 27 21 2 4 63 16 67 +47
2 Aliağa Futbol A.Ş. 27 18 0 9 54 15 63 +39
3 Ayvalıkgücü Belediyespor 27 14 6 7 39 25 49 +14
4 İnegöl Kafkas GK 27 13 6 8 35 26 47 +9
5 52 Orduspor FK 27 13 7 7 39 28 46 +11
6 Edirnespor 27 13 9 5 45 27 44 +18
7 K.Çekmece Sinopspor 28 10 10 8 41 31 38 +10
8 Mardin 1969 Spor 27 11 11 5 36 32 38 +4
9 Artvin Hopaspor 27 9 11 7 33 28 34 +5
10 Karabük İdmanyurdu Spor 27 10 13 4 26 43 34 -17
11 Talasgücü Belediyespor 27 9 14 4 30 42 31 -12
12 Kırıkkalegücü FK 27 8 14 5 28 36 29 -8
13 Gümüşhanespor 27 4 13 10 23 45 22 -22
14 Malatya Arguvanspor 27 3 20 4 18 53 13 -35
15 Tarsus İdman Yurdu 27 2 22 3 19 82 9 -63
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 26/04/2024 Adana Demirspor vs Galatasaray
 27/04/2024 Kasımpaşa vs Samsunspor
 27/04/2024 Sivasspor vs Konyaspor
 27/04/2024 Fenerbahçe vs Beşiktaş
 27/04/2024 Hatayspor vs Başakşehir FK
 28/04/2024 Alanyaspor vs İstanbulspor
 28/04/2024 Pendikspor vs Kayserispor
 28/04/2024 Çaykur Rizespor vs MKE Ankaragücü
 28/04/2024 Trabzonspor vs Gaziantep FK
 29/04/2024 Fatih Karagümrük vs Antalyaspor
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 28/04/2024 Adanaspor vs Manisa FK
 28/04/2024 Boluspor vs Altay
 28/04/2024 Erzurumspor FK vs Çorum FK
 28/04/2024 Giresunspor vs Sakaryaspor
 28/04/2024 Göztepe vs Gençlerbirliği
 28/04/2024 Keçiörengücü vs Ümraniyespor
 28/04/2024 Kocaelispor vs Bandırmaspor
 28/04/2024 Şanlıurfaspor vs Eyüpspor
 28/04/2024 Tuzlaspor vs Bodrum FK
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 28/04/2024 Ankaraspor vs Nazilli Belediyespor
 28/04/2024 Esenler Erokspor vs Adıyaman FK
 28/04/2024 Hes İlaç Afyonspor vs Bucaspor 1928
 28/04/2024 Karacabey Belediye Spor vs Altınordu
 28/04/2024 Van Spor FK vs Ankara Demirspor
 28/04/2024 Yeni Mersin İdman Yurdu vs Beyoğlu Yeniçarşıspor
 28/04/2024 Zonguldak Kömürspor vs Kırşehir Futbol SK
 28/04/2024 1461 Trabzon FK vs Serik Belediyespor
 30/04/2024 Diyarbekir Spor vs Bursaspor
 28/04/2024 Van Spor FK - Ankara Demirspor Ankara Demirspor ligde deplasmandaki son 7 maçında hiç kazanamadı  Van Spor FK yenilmez
 30/04/2024 Diyarbekir Spor - Bursaspor Bursaspor ligdeki son 5 maçını kaybetti  Diyarbekir Spor kazanır
 30/04/2024 Diyarbekir Spor - Bursaspor Diyarbekir Spor ligdeki son 9 maçında hiç kazanamadı  Bursaspor yenilmez
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 27/04/2024 Aliağa Futbol A.Ş. vs Kırıkkalegücü FK
 27/04/2024 Artvin Hopaspor vs 52 Orduspor FK
 27/04/2024 Ayvalıkgücü Belediyespor vs Edirnespor
 27/04/2024 Gümüşhanespor vs Kepezspor FAŞ
 27/04/2024 Malatya Arguvanspor vs Talasgücü Belediyespor
 27/04/2024 Mardin 1969 Spor vs İnegöl Kafkas GK
 27/04/2024 Tarsus İdman Yurdu vs Karabük İdmanyurdu Spor
GAZETEMİZ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


HABER ARA
YUKARI