İNSAN; Allah‘ın yarattığı en mükemmel varlıktır. Ruh ve bedenden oluşan insan, bir takım duygu ve yeteneklerle donatılan, yeni ve değişen şartlara iradesiyle yön veren, uyabilen, konuşma ve iş yapma becerisi gibi kabiliyetlere sahip yararlı işler yapabilen yaratılmışların en üstünüdür.

Eğitim ve öğretim ile dil, kültür, ahlak, anane, gelenek, meslek gibi çok yönlü özellikler kazanabilen İNSAN’ın gıda, su, hava gibi temel ihtiyaçları da vardır.

Allah dünyayı insanın yaşayabileceği özelliklerde yaratmış ve insan için, her şeyi insan emrine vermiş.Sonsuz denilebilecek bu nimetlere karşı; insana da önemli ölçüde sorumluluklar yüklemiştir.

İnsan ihtiyaçları yalnız maddi değildir. Sevme, kızma gibi duyguları, iyilik ve kötülük yapabilme gibi yetenekleri yanında inanma, yararlı iş yapma gibi manevi ihtiyaçları da vardır. İyi ve kötü davranışlarının mertebesi; onu yüceltir, mükâfatlandırır veya hem dünyasının hem ahretinin kaybına sebep olur.

Bilim ve teknolojinin gelişmesi ile keşif ve yeniliklere imza atabilen insan aynı zamanda hem Dünyanın hakimi, hem de lideri konumuna gelebilmektedir.

Özetle; insanın çok yönlü ve karışık maddi ve manevi yapısı,  genel olarak insanın bilimsel yönleri;

1-Biyolojik açıdan insan (maddi boyut)

2-Fizyolojik açıdan insan

3-Anotomik açıdan insan

4-Kimyasal açıdan insan,

5-Sosyolojik yönüyle insan

6-Felsefe açısından insan,

7-Psikolojik yönden insan,

8-Antropolojik yönden insan

9-Siperteknik açısından insan…. gibi

Alexis Carrel adlı bir DR/Düşünürün ifadesiyle; “İNSAN BU MEÇHUL” söylemiyle sayısız sayıda küçük kâinat özelliklerini taşıyan İNSAN uygun ve yeterli EĞİTİM’ler sonucu; kâinatın lideri, yöneticisi olarak en üstün konumlara gelebildiği gibi en adi yaratıklarında altına da inmiş olur.

İnsan hareket eden çok yönlü eylem yapabilen bir varlıktır. Eylem ve davranışlar, hal hareketler iyi ve kötü şeklinde ikiye ayrılır. İlim, irfan, mantık, inanç, ahlak gibi güzel huyların daima ön plana çıkması yaşamın başlıca hedef ve şartı olduğu gibi kötü alışkanlıklardan, kötü huylardan uzak kalmakta en büyük arzusudur.

Hayat anlayışında bu tür güzel haslet ve duygulara sahip olan insanlar ruhen yükselir ve mutlu bir yaşam sürerler. Bu değerlerden mahrum olanlar ise mutluluğa ulaşamadıkları gibi çevrelerine zarar veren yaratıklar haline gelirler. 

Kişi görüşüyle ağırlanır, düşüncesiyle uğurlanır.

Ana rahminden geldik pazara, bir kefen aldık döndük mezara.

Güçlüklere karşı üç şey: “Ümit, uyku, gülmek” hediye edilmiştir.

İnsanın sağlığını koruyan iki şey vardır: “İşini sevmesi ve hayatı sevmesi”

İnsan Ve Ahlak Kitabından…