Özellikle son dönemde gerek ana haber bültenleri gerek sosyal medyada olsun vatandaşların yakındığı en büyük problem fahiş fiyat ve stokçuluk olarak dikkat çekmektedir. Özellikle çarşı, pazara, manava ve markete giden vatandaş fahiş fiyatlar dolayısıyla çantası boş dönmekte ve ağır mağduriyet yaşamaktadır. Asgari ücretle çalışan vatandaşlarımız için ise durum hiç iç açıcı görünmemekle beraber söz konusu fahiş fiyatların tabiri caizse bu kabusun bir an önce sona ermesini sabırla beklemektedirler. Bu bağlamda denetim ve kontrol süreci büyük önem arz etmekte vatandaşlarda denetimin olmadığı ya da yetersiz olduğundan dem vurmaktadır. Peki denetim yetkisi hangi kurumlarda ve süreç nasıl işliyor?

DENETİM YETKİSİ VE KONTROL SÜRECİ

İlgili mevzuatı incelediğimizde 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda denetim ve kontrol yetkisi Ticaret Bakanlığı, Belediyeler ve meslek odaları olarak belirtilmiştir. Belediyelere ilgili kanunla sınırlı bir yetki tanınmıştır. Belediyelerde bu denetim yetkisini Zabıta Teşkilatları eli ile kullanmaktadırlar. Zabıta Teşkilatları bu yetkiye dayanarak kasa ve reyon etiket fiyatlarını karşılaştırmakta, fiyat etiketlerinin içeriğinin kontrol edip bir çetele tutarak tutanakla birlikte Ticaret Bakanlığı İl Müdürlüklerine göndermekte ve yetkisi burada bitmektedir. İdari ceza verme yetkisi Ticaret Bakanlığı’nda olduğu için yaptırım tamamı ile Bakanlık İl Müdürlüklerine aittir. Esasen burada da bir yetki karmaşası ve problemi olduğu da aşikardır. Bu problemin çözümüne yönelik ya tamamen denetim yetkisi de Ticaret Bakanlığına devredilmeli ya da idari para ceza verme yetkisi de yetki devri ile Belediyelere verilmelidir. Özellikle zincir market denetimleri ülkemiz genelinde Zabıta Teşkilatlarınca yapılıp Ticaret Bakanlığınca da çok ağır yaptırımlar olmasına rağmen serbest piyasa ekonomisi bahane edilerek temel gıda ürünlerine ve diğer ürünlerine gün geçmeden yüksek oranda zam yapılmakta bu durum karşısında vatandaş ağır mağduriyet yaşamaktadır.

ASGARİ ÜCRET DÜZENLEMESİ

22.12.2022 tarihinde asgari ücretin net 8.506 TL olarak belirlenmesinin ardından asgari ücretin belirlenmesi için saniyeler sayan fırsatçılar tekrar sahneye çıktı ve tüm ürünlere serbest piyasa ekonomisini bahane ederek zam üstüne zam yapmaya devam ettiler. Burada asıl olan vicdandır. Vicdan ve merhamet olmadan, vatan ve millet sevgisinden yoksun sadece daha fazla kazanma hırsıyla hareket eden kişi ya da kişiler maalesef ekonomimize ve  milletimize zarar vermekle kalmayıp kendilerini de bu hırs içinde harcayıp gitmektedirler. Oysa ki Ticaret ve İş ahlakı kuşaktan kuşağa aktarılan en temel mirastı…