Bugun...


ÖMÜR ÇELİKDÖNMEZ

facebook-paylas
Edison'un canı cehenneme! Yaşasın Türk dostu Nikola Tesla!
Tarih: 22-02-2021 14:20:00 Güncelleme: 22-02-2021 15:05:00


“Nikola Tesla ve Albert Einstein, Türkler için çalışıyordu!” Bu iddiayı iki yıl önce gündeme taşımıştım. Merak eden, alttaki “Seçilmiş  Kaynakça”ya bakar.

Albert Einstein tarafından Türk makamlarına  yazılan ve Türk devletinin hizmetinde olduğunu belirten mektubunun aslını ve Türkçe tercümesini sizlerle paylaştım.

 

Albert Einstein’ın 17 Eylül 1933 tarihli Türkiye’ye yazdığı mektup…

“Ben, sadık hizmetkârınız Prof. Albert Einstein. Ekselansları, Almanya'dan 40 profesörle doktorun bilimsel ve tıbbi çalışmalarına Türkiye'de devam etmelerine müsaade vermeniz için başvuruda bulunmayı ekselanslarından rica ediyorum. 

Sözü edilen kişiler, Almanya'da halen yürürlükte olan yasalar nedeniyle mesleklerini icra edememektedirler. Çoğu geniş tecrübe, bilgi ve ilmi liyakat sahibi bulunan bu kişiler, yeni bir ülkede yaşadıkları takdirde son derece faydalı olacaklarını ispat edebilirler. Ekselanslarından ülkenizde yerleşmeleri ve çalışmalarına devam etmeleri için izin vermeniz konusunda başvuruda bulunduğumuz tecrübe sahibi uzman ve seçkin akademisyen olan bu 40 kişi, birliğimize yapılan çok sayıda başvuru arasından seçilmişlerdir. Bu ilim adamları, hükümetinizin talimatları doğrultusunda kurumlarınızın herhangi birinde hiçbir karşılık beklemeden çalışmayı arzu etmektedirler. Bu başvuruya destek vermek maksadıyla, hükümetinizin talebi kabul etmesi halinde sadece yüksek seviyede bir insani faaliyette bulunmuş olmakla kalmayacağı, bunun ülkenize de ayrıca kazanç getireceği ümidimi ifade etme cüretini buluyorum. 

Ekselanslarının sadık hizmetkârı olmaktan şeref duyan, Prof. Albert Einstein”

 

Nikola Tesla ve Thomas Edison kavgası…

Edison ile Tesla arasındaki ilişkiyi biliyorsunuz. Bu kavgadan öte Edison'un ahlaksızlığından başka bir şey değil. Ampulün mucidi olmakla övünen Edison, Nikola Tesla'nın icatlarını kendi buluşu gibi pazarlamış, bizim Sırp dostumuza üç beş dolar dahi koklatmamıştı. Nikola Tesla, 86 yıllık hayatı boyunca birçok buluşun, teknolojinin öncüsü oldu. Bunlar alternatif akım, indüksiyon motoru, uzaktan kumanda sistemi, adını vermiş olduğu bobin ve türbin gibi birçok buluş gerçekleştirdi.  Ancak çoğu insanın bilmediği bir buluşundan söz  etmeliyiz;

 

Kablosuz elektrik dağıtımı.

Tesla, bunu yaklaşık 100 yıl önce keşfetmişti, ancak hesaba katmadığı bazı şeyler vardı. Onun bir zamanlar güvendiği yakın arkadaşı Thomas Edison ve küresel elektrik şirketleri. O zamanlar elektrik şirketleri kablolu iletim yaparak milyonlarca dolarlık vurgun yapıyordu. Tesla'nın tek istediği şey aslında basit bir cümleden ibaretti, “İnsanlık adına faydalı buluşlarla bunlara ücretsiz erişiminin sağlanması." 

Ancak ona ihanet eden yakın arkadaşı Edison ve milyonlarca dolar kaybetmekten korkan kapitalistler, kablosuz elektrik dağıtımına engel olmak için neler yapmadılar ki? Ne yazık ki başarılı da oldular. 

Tesla 86 yaşına geldiğinde New Yorker otel odasında ölü bulundu. Ölmeden önce söylediği sözlerden birisi de şuydu: "Bugün onların olsun; ama uğrunda çok uğraştığım gelecek, benimdir."

 

Gerçekten de dediği gibi. Gelecekte en çok konuşulan bilim insanı olmayı başardı.  Minnetle anıyoruz.

 

Nikola Tesla’ya dokunan “Beyaz  Hayaletler”…

Sırp asıllı Nikola Tesla;Dünya'nın katmanlarından biri olan İyonosfer’in insanlığın yararına kullanabileceğini söyleyen ve bunu ispatlayan bilim adamı. Dünya'nın üzerinde bulunan üçüncü sıra katman iyonosferin en önemli özelliği elektrik enerjisini ve radyo, ses ve elektro manyetik dalgaları kablosuz olarak çok uzak bir noktadan diğer noktaya taşımasını sağlayabilmesiydi.  Astral yolculuk da iyonosfer katmanına ulaşmakla başlıyordu…Bir kaç yıldır Nikola Tesla'nın annesine yazdığı mektupta gaipten Mağribi dilinde sesler duyması, Türkler’den uzak durmasına dair pişmanlık ifadesi hep dikkatimi  çekti. 

Melekût aleminden yani metafizik varlıkların (melek-cin-iblis vs.) ruhların ve nefislerin makamı olan âlemden gelen ilahi varlıklar  demek ki  Ortodoks inancına sahip Sırp asıllı Nikola Tesla'ya  görünmüşler, seslerini duyurmuştu.

 

Nitekim annesi Duka Tesla’ya birçok mektup yazan ünlü bilim insanı son mektuplarında ABD’de hissettiği hüzünlerini, pişmanlıklarını ve hayal kırıklarını anlatmıştır. Türkiye’ye gelmemesi de bu pişmanlıklardan birisidir.

 

Mektubunda bu konu ile ilgili; “Türklerden uzak durduğum için üzgünüm, duyduğum sesler de bunu söylüyor. Şu an anlıyorum ki  Türkler, tüm bu şeyler hakkında çok daha fazla şey biliyorlar” sözleri dikkat çekiyor.  Türkler, acaba Tesla’nın bilmediği tüm bu şeyler hakkında ne biliyordu?

Yine aynı mektubunda; ”Bu sabah erken kalktım, şafaktan hemen önce… Çünkü odamda rüyalarımla karışmış uzun zamandır duyduğum bir şeyi tekrar duydum. Bazı mağrib dillerinde güzel duaları söylenen birtakım sesleri (ağıtları) duydum...  Bu sabah uykumu kaçırdığımda seslerin her yerden geldiğini ve dışarıdan mı yoksa içeriden mi geldiğini tespit edemediğimi anladım.

 

Aklımı kaybetmekten korkuyorum

Şimdi, Türklerden uzak durduğum için üzgünüm çünkü onlar, şafaktan önceki duyduğum sesleri(satırları) söylüyorlardı. Şimdi fark etmeye başladığım şeyleri, onların daha iyi bildiğini hissediyorum.  Bilimde geçirilen o yıllar boşuna. Eğer yapabilirsen, lütfen anne, orada benim için dua et, o mağrib dillerindeki ağıt(sesler, satırlarla) ile zavallı, cahil oğlunun kayıp ruhu için dualar et…" der. 

Nikola Tesla’nın, “Mağribi sesler” dediği muhtemelen “Ezan sesleri” olmalı. Makamında okunan Sabah  ezanını nasıl  duyduğu ilginç değil mi? İpucu istermisiniz? Özbekler Tekkesi Şeyhi İbrahim Edhem Efendi'nin torunu, Türk İstihbaratçı Mehmet Akif Ersoy’un öğrencisi Mehmet Münir Ertegün 1934 ve 1944 arasında  (Beyaz Hayaletler’in Amerika’ya yerleştiği tarih) Washington Büyükelçisi’ydi. Acaba Tesla'ya o mu dokundu? İkisinin de ölüm tarihi, birbirine çok yakın. Tesla, New York’taki New Yorker otelinde, 7 Ocak 1943'te öldü. Mehmet Münir Ertegün ise 11 Kasım 1944, Washington DC'de bulunan Türk Büyükelçilik binasında 11 Kasım 1944'te vefat etti.

 

Türkiye’nin “Beyaz Hayaletler”i ve Uzay çalışmaları…

Astral Seyahat; insanın sanal olarak bir yerdeyken başka bir yerlere gitmesi ve orada hem görülmesi hem de orayı görmesidir. Fizik ötesi bilgiyle eşyanın tabiatına hükmedenleri tanımak neredeyse mümkün değil. Onları görünmez kılan Beyaz Bulutlarla çepeçevre sarıldıkları için görülmezler. Onlar kendilerini bildirmek için bazen dışarıdan görev verdikleri isimlere dokunurlar. 

“Özel Kuvvetler Ermişler Ordusu” astral yolculukla “Tayyi Zaman”, “Tayyi Mekan” yapabiliyor mu? Halk arasında en kısa tabiri ile “ruhun bedenden geçici olarak ayrılması” şeklinde tanımlanabilen “Astral Yolculuk”ta iki süreç var.  Bunlardan ilki “Tayyı zaman”; vaktin genişlemesi, bereketlenmesi, yani “kısa sürede uzun bir zaman yaşamış olma hâli” diğeri de “Tayy-ı mekan” yani mekânı aşarak bir anda değişik yerlerde görünebilmektir. Bir diğer anlamı da mekan değiştirme yani bir mekandan başka bir mekana uçmak, ışınlanmaktır.  Tayyi mekân, bir mekandan başka bir mekana aracısız ve vasıtasız olarak yolculuk yapma işidir. Tayyı mekan, mekanın ortadan kaldırılması, aşılması anlamında olup mekanları çok hızlı bir şekilde aşarak diğer mekanlara ulaşmayı anlatır.  

Buna göre, mistiklerin gerçekleştirdikleri tayyı mekan, tayyı zaman, onların kendi özlerine (holografik datanın değişik boyutlarına) vasıtasız “bilinç sıçramaları” ile gerçekleştirdikleri mekan ve zaman seyahatleri denilmektedir.  

Nikola Tesla'nın bu süreci ve hali tasavvufi terim ile seyri sülük yaşadığı anlaşılıyor. Ona dokunan Türk Beyaz Hayalet kimdi?  Mümkün mü; ona siz karar verin?

 

Türklerin uzay araştırmaları…

NASA tarafından 32 yıl önce 5 Eylül 1977’de uzaya gönderilen Voyager 1 uzay aracına yerleştirilen ses kaydında uzaylılar, Türkçe ‘sabah-ı şerifleriniz hayrolsun’ sözü ile selamlanmıştı. 9 Temmuz 2010’da Avrupa Parlamentosu milletvekili Mario Borghezio’nun üye ülkelerden gizli UFO dosyalarını açıklaması ve sistematik örtbas etme politikasından vazgeçmeleri çağrısı Türkiye’de karşılık bulmuş, Sirius UFO ve Uzay Araştırmaları Merkezi Başkanı Haktan Akdoğan, uzaylılar tarafından alıkonulan Türkler’le ilgili bildiklerini aktarmıştı.

 

Milli İstihbarat Teşkilatı bünyesinde “UFO” birimi var mı?

UFO’larla ilgili bir çok kez basına kapalı generaller ve üst düzey subayların katıldığı brifingler verdiğini söyleyen Akdoğan, Türkiye hava sahasında gözlemlenen UFO olayları içerisinde pilotların karşılaştığı askeri olaylardan söz  etmişti. Türk Hava Kuvvetleri’nin ve MİT’in içinde bir UFO biriminin bulunduğunu, UFO’larla karşılaşan 20 emekli askeri pilotla temas ettiklerini falan  anlatmıştı. 

 

Uzaylılar Türkçe konuşur mu?

İspanyol Ulusal İstihbarat Merkezi’nin (CNI) 2003’te hazırladığı gizli rapora göre; Güneş sistemine en yakın yıldız sistemi olan Alpha Centauri’den 2000 yılında dünyaya uzaylılar gelmiş. Dünyaya 4.3 milyar ışık yılı uzaklıkta bulunan sistemde yaşadığı ve insana benzediği öne sürülen uzaylıların konuştuğu dil günlük Türkçeye çok benziyormuş! 

 

Uzay yarışında yaya mı kaldık?

TÜBİTAK bünyesinde Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü var. Türkiye’nin uzay ve havacılık teknolojileri konusunda gelişimini sağlamak, ilgili alanlarda güncel araştırma konularını ortaya koymak, çözümlemek ve çözümlenmesine yardımcı olmak amacı ile araştırma, teknoloji geliştirme ve uygulama için kurulmuş. Burada, dünyadaki gelişmeleri izleyerek, uzay teknolojileri alanında öncü olmak ve Türkiye’nin teknolojik bağımsızlığını sağlamak amacını göz önünde tutarak, uydu teknoloji sistemleri ve alt sistemlerinin yanı sıra, haberleşme sistemleri, uzaktan algılama, veri işleme ve havacılık teknolojileri projeleri yürütülüyor.

 

Türkiye’deki uzay araştırmaları belki emekleme devresinde görülebilir. Lakin Azerbaycan Milli Havacılık ve Uzay Ajansı MAKA / Azərbaycan Milli Aerokosmik Agency uzun yıllardır faaliyette. Acaba, diyorum Türkiye, tıpkı nükleer silah projesinde Pakistan ile işbirliği yaptığı gibi uzay araştırmalarını da “tek millet, tek devlet” gördüğü Azerbaycan ile mi yürütüyor?

MAKA; Azerbaycan’ın uzay araştırma programlarını bilimsel ve ticari hedeflerle koordine eden bir hükümet organı. 1992’de, Azerbaycan Millî İlimler Akademisi’nin “Kaspiy” bilimsel araştırma merkezi yerine kuruldu. Azerbaycan uzay programı, büyük ölçüde Sovyetler döneminde olduğu gibi uluslararası iş birliği ile gerçekleştirildi. Birkaç Azeri fabrikası Sovyetler Birliği’nin uzay projeleri için ekipman üretti, ancak tesisler güncelliğini yitirdi.  Program hem ulusal hem de diğer uluslarla iş birliği içinde olan bir dizi uydu projesini içeriyor.

Ajans 2006 yılında, Azerbaycan Savunma Sanayi Bakanlığı’na devredildi. 2009’da Azerbaycan’ın uzay endüstrisi, İlham Aliyev’in onayı sonrasında uzay endüstrisinin gelişmesi için kurulan yeni bir ajans olarak güçlendi.  Programın bir parçası olarak 2013 yılından itibaren ülkenin VSAT (Çok Küçük Diyaframlı Uydu Terminali)nin montajı ve üretimi yapılıyor.

 

Nükleer Silah, Türkiye için hayal mi?

Türkiye’nin nükleer enerji macerası, 5 Mayıs 1955’te, ABD Başkanı Eisenhover’ın "Barış İçin Atom Programı" çerçevesinde ABD ile imzalanan ikili anlaşmayla başladı. Bu tarihî anlaşma, merhum Adnan Menderes’in başbakanlığı döneminde imzalandı.  Türkiye, bu anlaşmayı hemen fırsata dönüştürdü. 

Menderes döneminde (1956) çıkarılan 6821 sayılı Atom Enerjisi Komisyonu (AEK) Kanununun ardından aynı yıl İstanbul Teknik Üniversitesi’nde (İTÜ) başlatılan çalışmalarla, nükleer teknolojiye ilk adım atıldı. Sonrasında bir ‘Reaktör Komitesi’ oluşturuldu.  Çekmece Gölü kıyısında 3200 dönümlük Nakkaş Tepe Çiftliği satın alınarak, Çekmece Nükleer Araştırma Merkezi’ne (ÇNAM) tahsis edildi. Türkiye, 1957’de 7015 sayılı Kanunun TBMM’de kabul edilmesiyle, Birleşmiş Milletler’in (BM) önemli bir organı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na (IAEA) üye oldu. Amaç nükleer enerjide kararlılık göstermekti. 

1959’da TBMM, 7256 Sayılı ‘Türkiye Atom Enerjisi Programını Tatbik Şekli Hakkında Kanun’u kabul etti.  6 Şubat 1962’de, 1 MW güçteki TR-1 araştırma reaktörünün yapılması ve 27 Mayıs 1962’de ÇNAM’ın faaliyete geçirilmesi; 1966’da, Ankara Nükleer Araştırma ve Eğitim merkezinin (ANAEM) kurulmasıyla Türkiye, iyi bir başlangıç yaparak, yeni bir döneme girdi. 

Türkiye’de nükleer santral kurulması çalışmaları 1965 yılında Süleyman Demirel’in ilk başbakanlığı döneminde de gündemdeydi. Askerlerin öncülüğünde nükleer silah yapmak için gizli bir araştırma başlatıldı. Başta Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, TÜBİTAK ve üniversiteler dahil olmak üzere pek çok kurumdan gelen uzmanlarla oluşturulan bir ekip bunu araştırdı. Elektrik Etüd işleri (EEİ), bir nükleer santralin Fizibilite Raporunu hazırladı. 1972’de çalışmalar devam etti; 1977’de servise girmek üzere 400 MW gücünde CANDU-PHWR tipi bir nükleer santral teklifi alındı ve 200 milyon dolara mal olacak bu santral için kredi temininin de mümkün olduğu görüldü. 

O dönemde Türkiye’nin elektrik işlerinden sorumlu Etibank da, projeyi kabul etti ancak, Etibank’ın yetkilerinin, yeni kurulan Türkiye Elektrik Kurumu’na (TEK) devredilmesiyle bu projeye ara verildi. 1972’de “TEK” içinde Nükleer Enerji Dairesi kurulmasıyla, çalışmalara yeniden başlandı. 1976’da, Silifke’nin 40 km batısındaki Akkuyu, reaktör yeri olarak belirlendi ve 3 İsviçre, 1 Fransız firmasından oluşan müşavirlik konsorsiyumunun yardımıyla şartnameler hazırlanarak ihale açıldı. 

Bu ihale de sonradan ileri bir tarihe ertelendi. 1979’da, Türkiye’nin üçüncü araştırma reaktörü (TRIGA Mark-II), İTÜ Nükleer Enerji Enstitüsü’nde, eğitim-öğretim başlatıldı. Neymiş efendim, bugün Ruslar’ın yapmak için start aldığı Akkuyu Nükleer Santrali’nin yeri, 1976’da Süleyman Demirel’in başbakanlığı döneminde belirlenmiş! 

 

Pakistan devrede…

Ancak devlet erkanı; nükleer silahın Türkiye’de yapılmasının olumsuz uluslararası etkilerini ve Türkiye’ye yönelik tehdit unsurlarını göz önünde bulundurarak binlerce kilometrelerce uzaklıktaki bir başka Türk soylu devleti Pakistan’ı bu projeye dahil etti. Neden Pakistan? Çünkü, Pakistan diye yazılır, Türkiye diye okunur!

Pakistan’da ilk olarak 1976'da nükleer araştırma laboratuvarları kuruldu. Bu işin başına Prof. Dr. Abdulkadir Han geçirildi. 6 yıllık süre içerisinde uranyum geliştirme tekniği elde edildi. Nükleer güce giden tüm engeller birer birer aşıldı. İşler çok gizli yürütülüyordu…

Çalışmalar esnasında gereken ve nükleer gücü tekelinde tutan ABD, Rusya, Çin ve Fransa tarafından Pakistan Ordusuna verilmeyen bir çok malzeme, özel şirketler aracılığıyla adı geçen ülkelerin istihbarat örgütleri atlatılarak uluslararası piyasadan temin edildi. Pakistan Devleti, halk, ordu ve özel teşebbüs nükleer güce ulaşmak için hiç bir fedakârlıktan kaçınmadı. Sıkıntılı süreç sonrasında çekilen zahmete değdi.

Nikola Tesla ve Albert Einstein neden çalışmalarını Türkiye’ye versin? Nikola Tesla, Sırp asıllı ve Ortodoks inancına sahipti. Albert Einstein ise Yahudiydi. Her ikisinin de inanç noktasında Katolik kilisesi ile arası yoktu. Özbekler Tekkesi Şeyhi İbrahim Edhem Efendi'nin torunu, Türk İstihbaratçı Mehmet Akif Ersoy’un öğrencisi Mehmet Münir Ertegün 1934 ve 1944 arasında (Beyaz Hayaletler’in Amerika’ya yerleştiği tarih) Washington Büyükelçisi’ydi. Nikola Tesla ve Albert Einstein ile kurulan irtibat pekiştirilmişti. Sonrası zaten çorap söküğü gibi geldi. 

Türk soylu Elon Musk’ın, Türkiye ziyareti sırasında Anıtkabir’e çıkması, Atatürk ile ilgili övgü dolu sosyal medya paylaşımı ve Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan ile sık sık görüşmesi,  şirketinin isminin Tesla olması sizce rastlantı mı?





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
PUAN DURUMU
Takım O G M B A Y P AV
1 Galatasaray 34 30 1 3 80 21 93 +59
2 Fenerbahçe 34 28 1 5 89 31 89 +58
3 Trabzonspor 34 18 12 4 60 45 58 +15
4 Başakşehir FK 34 15 12 7 46 39 52 +7
5 Beşiktaş 34 15 13 6 45 40 51 +5
6 Kasımpaşa 34 14 13 7 56 59 49 -3
7 Çaykur Rizespor 34 14 13 7 45 51 49 -6
8 Alanyaspor 34 12 10 12 49 46 48 +3
9 Sivasspor 34 12 10 12 41 45 48 -4
10 Antalyaspor 33 11 10 12 38 38 45 0
11 Adana Demirspor 34 9 11 14 49 47 41 +2
12 Kayserispor 34 11 13 10 39 48 40 -9
13 Samsunspor 34 10 15 9 37 44 39 -7
14 MKE Ankaragücü 34 8 12 14 42 45 38 -3
15 Konyaspor 34 8 14 12 34 48 36 -14
16 Gaziantep FK 34 9 18 7 39 54 34 -15
17 Fatih Karagümrük 33 8 16 9 37 42 33 -5
18 Hatayspor 34 7 15 12 38 48 33 -10
19 Pendikspor 34 7 18 9 38 70 30 -32
20 İstanbulspor 34 4 23 7 26 67 16 -41
Takım O G M B A Y P AV
1 Eyüpspor 32 23 6 3 73 28 72 +45
2 Göztepe 32 20 6 6 56 19 66 +37
3 Sakaryaspor 32 16 7 9 48 33 57 +15
4 Çorum FK 32 16 9 7 53 33 55 +20
5 Kocaelispor 32 16 9 7 48 36 55 +12
6 Bodrumspor 32 14 7 11 39 21 53 +18
7 Boluspor 32 14 10 8 31 33 50 -2
8 Bandırmaspor 32 12 9 11 47 30 47 +17
9 Gençlerbirliği 32 12 9 11 37 32 47 +5
10 Erzurumspor FK 32 12 9 11 30 28 44 +2
11 Keçiörengücü 32 10 13 9 32 40 39 -8
12 Manisa FK 32 8 11 13 39 38 37 +1
13 Ümraniyespor 32 10 15 7 36 46 37 -10
14 Şanlıurfaspor 32 8 14 10 29 36 34 -7
15 Tuzlaspor 32 8 14 10 32 46 34 -14
16 Adanaspor 32 9 17 6 25 45 33 -20
17 Altay 32 5 24 3 15 73 15 -58
18 Giresunspor 32 2 26 4 15 68 7 -53
Takım O G M B A Y P AV
1 Esenler Erokspor 35 25 5 5 77 29 80 +48
2 Van Spor FK 35 24 5 6 63 34 78 +29
3 Bucaspor 1928 35 20 5 10 51 24 70 +27
4 1461 Trabzon FK 35 20 6 9 66 35 69 +31
5 Yeni Mersin İdman Yurdu 35 16 9 10 48 31 58 +17
6 Ankaraspor 35 15 8 12 42 32 57 +10
7 Karacabey Belediye Spor 35 13 10 12 42 34 51 +8
8 Beyoğlu Yeniçarşıspor 35 14 14 7 44 37 49 +7
9 Ankara Demirspor 35 14 16 5 38 44 47 -6
10 Kırklarelispor 35 11 13 11 32 38 44 -6
11 Altınordu 35 10 13 12 42 36 42 +6
12 Diyarbekir Spor 34 11 14 9 36 37 42 -1
13 Hes İlaç Afyonspor 35 10 13 12 24 34 42 -10
14 Serik Belediyespor 35 10 15 10 29 39 40 -10
15 Nazilli Belediyespor 36 11 16 9 38 57 39 -19
16 Zonguldak Kömürspor 35 10 17 8 38 56 35 -18
17 Kırşehir Futbol SK 35 5 22 8 34 71 23 -37
18 Bursaspor 34 5 21 8 24 62 20 -38
19 Adıyaman FK 35 3 25 7 24 62 16 -38
Takım O G M B A Y P AV
1 Kepezspor FAŞ 28 22 2 4 67 18 70 +49
2 Aliağa Futbol A.Ş. 28 19 0 9 60 18 66 +42
3 Ayvalıkgücü Belediyespor 28 15 6 7 40 25 52 +15
4 52 Orduspor FK 28 14 7 7 40 28 49 +12
5 İnegöl Kafkas GK 28 13 7 8 37 30 47 +7
6 Edirnespor 28 13 10 5 45 28 44 +17
7 Mardin 1969 Spor 28 12 11 5 40 34 41 +6
8 K.Çekmece Sinopspor 28 10 10 8 41 31 38 +10
9 Karabük İdmanyurdu Spor 28 10 13 5 27 44 35 -17
10 Artvin Hopaspor 28 9 12 7 33 29 34 +4
11 Talasgücü Belediyespor 28 10 14 4 34 45 34 -11
12 Kırıkkalegücü FK 28 8 15 5 31 42 29 -11
13 Gümüşhanespor 28 4 14 10 25 49 22 -24
14 Malatya Arguvanspor 28 3 21 4 21 57 13 -36
15 Tarsus İdman Yurdu 28 2 22 4 20 83 10 -63
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 29/04/2024 Fatih Karagümrük vs Antalyaspor
 03/05/2024 Beşiktaş vs Çaykur Rizespor
 03/05/2024 MKE Ankaragücü vs Alanyaspor
 04/05/2024 İstanbulspor vs Adana Demirspor
 04/05/2024 Kayserispor vs Fatih Karagümrük
 04/05/2024 Samsunspor vs Trabzonspor
 05/05/2024 Başakşehir FK vs Kasımpaşa
 05/05/2024 Galatasaray vs Sivasspor
 05/05/2024 Gaziantep FK vs Hatayspor
 06/05/2024 Antalyaspor vs Pendikspor
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 05/05/2024 Altay vs Adanaspor
 05/05/2024 Bandırmaspor vs Keçiörengücü
 05/05/2024 Bodrum FK vs Kocaelispor
 05/05/2024 Çorum FK vs Şanlıurfaspor
 05/05/2024 Eyüpspor vs Göztepe
 05/05/2024 Gençlerbirliği vs Giresunspor
 05/05/2024 Manisa FK vs Boluspor
 05/05/2024 Sakaryaspor vs Tuzlaspor
 05/05/2024 Ümraniyespor vs Erzurumspor FK
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 30/04/2024 Diyarbekir Spor vs Bursaspor
 04/05/2024 Adıyaman FK vs Hes İlaç Afyonspor
 04/05/2024 Altınordu vs Ankaraspor
 04/05/2024 Ankara Demirspor vs Yeni Mersin İdman Yurdu
 04/05/2024 Beyoğlu Yeniçarşıspor vs Karacabey Belediye Spor
 04/05/2024 Bucaspor 1928 vs Diyarbekir Spor
 04/05/2024 Bursaspor vs Van Spor FK
 04/05/2024 Kırklarelispor vs Zonguldak Kömürspor
 04/05/2024 Kırşehir Futbol SK vs 1461 Trabzon FK
 04/05/2024 Serik Belediyespor - Esenler Erokspor Esenler Erokspor ligdeki son 5 maçında hiç kaybetmedi  Esenler Erokspor yenilmez
 04/05/2024 Bursaspor - Van Spor FK Bursaspor ligde evindeki son 12 maçında hiç kazanamadı  Van Spor FK yenilmez
 04/05/2024 Adıyaman FK - Hes İlaç Afyonspor Adıyaman FK ligdeki son 20 maçında hiç kazanamadı  Hes İlaç Afyonspor yenilmez
 04/05/2024 Bucaspor 1928 - Diyarbekir Spor Diyarbekir Spor ligdeki son 9 maçında hiç kazanamadı  Bucaspor 1928 yenilmez
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 27/04/2024 Malatya Arguvanspor 3 - 4 Talasgücü Belediyespor
 27/04/2024 Gümüşhanespor 2 - 4 Kepezspor FAŞ
 27/04/2024 Artvin Hopaspor 0 - 1 52 Orduspor FK
 27/04/2024 Mardin 1969 Spor 4 - 2 İnegöl Kafkas GK
 27/04/2024 Tarsus İdman Yurdu 1 - 1 Karabük İdmanyurdu Spor
 27/04/2024 Ayvalıkgücü Belediyespor 1 - 0 Edirnespor
 27/04/2024 Aliağa Futbol A.Ş. 6 - 3 Kırıkkalegücü FK
GAZETEMİZ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


HABER ARA
YUKARI