Yerel seçimler öncesi başlatılan Ali Cengiz oyunları seçim sonrası da hız kesmeden devam ediyor, oyunların sonu soluğu kesilmiyor. Geçmişte argüman irtica, laiklik, şeriat, Anayasa ve Cumhuriyet elden gidiyordu, şimdi ise Anayasa ve Cumhuriyete karşı ihanet edenlerin mağduriyeti sahneye konuluyor… Oyuncular değişse de senaryo aynı.   

CHP eski genel başkanı Deniz Baykal’ın bu ülkede 70 yıldır tehdit ve tehlike denilen ve her on yılda ihtilala zemin oluşturan bu tehlikeye en yakın olan Sayın Erdoğan’ın milletvekilliği yolunun açılması için kanun değişikliğine ciddi destek verdiğini hatırlarız herhalde;  Acaba amaç demokrasi,  hak, hukuk falan mıydı?  O süreçte bu konuyu kaleme alarak laf olsun diye Türkiye kabuk değiştiriyor, tehdit ve tehlikeler ortadan kalktı, demokrasi iliklerimize kadar işleyecek, Avrupa’yı dahi kıskandırıyoruz, nazar değmesin ama, aması var demiştim. Yazımın devamında da, Ali Cengiz oyunu oynanıyor AK Partililer tezgaha gelmeyin tedbiri de elden bırakmayın uyarısında da bulunmuştum.

Bugün iktidar ve muktedir de olunsa yine diyorum, AK Partililer aman ha oyuna gelmeyin. O süreçte Baykal’ın amacı AK Partiye vücut buldurmak, Sayın Erdoğan’ın milletvekilliği yolunu açmak ve Başbakan olmasını istemek falan değildi, amaç bir taşla iki kuş vurmaktı! CHP, Cumhuriyet tarihimizde her ne kadar çok partili sisteme geçilse de, adına demokrasi denilse de halkın oyu ve çoğunluğun iradesiyle değil, argüman olarak kullandıkları sanal tehlikelere karşı Devreye sokulan silahın gücüyle iktidar olmuştur.

 70 yıldır bu ülkede iktidar olamıyorlar,  ama 70 yıldır iktidara gelen kim olursa olsun gücü ve kuvveti de ne olursa olsun iktidar olanları muktedir yapmamışlardır, muktedir olmaya çalışanlar ya asılmıştır, ya da siyaset dışı bırakılmıştır, AK Parti kadroları geçmişten ders çıkartmış olacak ki, CHP’nin oyunları bozulmuştur, Sayın Baykal’ın o süreçte kadrolarında Türkiye ve Cumhuriyetin sözde sahibi ve laikliğin savunucusu onlarca akademisyen yanında DİSK, TESK TÜRK-İŞ gibi STK’ların başkanları vardı, bu zatlar senelerce silahsız kuvvetler olarak darbelere destek veren, hükümetler yıkan anlı şanlı otoritelerdi…

Plana göre Sayın Baykal bu sözde otoriteler desteğiyle irtica, laiklik cumhuriyet elden gidiyor kampanyası başlatırız, hükümeti indirir AK Partiyi kapattırırız, kamuoyuna bakın destek verdik başbakan dahi olmasının yolunu açtık, ama kafalarının arkasında başka şeyler varmış, devleti kurtardık deyip bir taşla iki değil kuş katliamı yapacaktı. Böylelikle kendince bu acemileri ebediyen siyaset sahnesinden silecekti.

 Muhtıralar verdirildi, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 367 garabeti devreye girdi ama yinede oyun tutmadı, AK Parti bunu yutmadı. Abdullah Gül Cumhurbaşkanlığına geldi, Çankaya’ ya başörtülü hanım girdi… Görüldü ki laiklik elden gitmedi Cumhuriyetin dilde değil gönülde özümsendiği görüldü, Atatürk’ün duvarlara asılan tabela değil gönüllere taht kuran bir değer olduğu ve Nutuk’taki tavsiye ve vasiyetleri uygulanır bir konuma geldi.

Sayın Baykal yukarıda bahsettiğim oyunu sahneye koyarken maalesef sonuçta kendi oyuna geldi. Mütevazı halk çocuğu ‘Türkiş’ Gandi Kemal abı geldi, Cumhuriyet rejiminin önündeki en büyük tehdit ve tehlike olan irtica saf değiştirdi, CHP’ nin başına geçti, sağına müftü soluna başörtülü hanımları, İlahiyat hocalarını aldı. Akabinde otel locaları, yat görüşmeleri derken sahalara indi umut oldu, sağdan soldan parti kadrolarına elemanlar aldı, aldı ama İnce’nin tabiriyle “çıktı yenildi, yenilgiye başarı denildi.”

Son hamle ise 31 Mart 2019 Yerel Seçimler…

Burada da ciddi hesap ve oyunlar devreye girdi, düşmanlar dost oldu ne olduysa ondan sonra oldu…

Oldu da seçimler geçeli 4 ay oluyor. İzmir, Ankara, İstanbul, Adana ve Antalya’ ya bakalım, neler oluyor? Seçtiklerimiz, Belediye Başkanı mı, yoksa siyasi parti genel başkanı mı, Başbakan mı belli değil! Belediye Başkanlarının seçilinceye kadar parti rozetleri olur seçildikten sonra rozet çıkartılır, ama bunların her biri ana muhalefet partisi genel başkanı, işleri de yıllarca savunucusu oldukları Cumhuriyet ve Anayasasına karşı düşmanlık yapan hainlerin avukatlığını yapmak.

Son argümanları da 367 garabetiyle cumhurbaşkanlığını engellemeye çalıştıkları Abdullah Gül…

 Suriyeliler nedeniyle en çok eleştirdikleri Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan…

Okyanus ötesinde planlanan strateji gereği şimdilik yeni dostları bunlar. CHP’ ye yakın yazar ve görsel medya Madımak Oteli katliamı sorumlusu diye yıllarca eleştirdikleri Temel Karamollaoğlu’na methiyeler düzdüler. CHP ise Meral Akşener’ e milletvekilli desteği yaptı, PKK’nın siyasi ayağı HDP’yi TBMM’ne taşıdı. AK Parti bu tezgâhlara gelmez ise gücünden bir şey kaybetmeyecek ama CHP’ den birçok genel başkan çıkacak bunu da zaman gösterecek…