İzmir'de önemli görevlerde bulunduktan sonra şuaralar gece gündüz demeden ilçe ilçe köy köy İzmir'in her yerini karış karış dolaşan ve İzmir Baro Başkanlığı görevinden ayrılıp İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday adaylığını açıklayan Avukat Aydın Özcan, İzmirlilerin artık genç belediye başkanı istediğini ayrıca siyasi arenada kimsenin adamı olmadan belediye başkanlığına aday aday olduğunu söyledi.

"BENİ SOLCULARIN OLDUĞU GİBİ SAĞCILARDA SEVER"

"Ben İzmir Barosu Başkanı olarak iki defa seçildim. Derneklerde 6-7 defa seçime girdim ve seçimlerde her kesimden oy alabileceğimi gözlemledim. Özellikle Baro seçimlerinde en solcunun da en sağcının da en dindarının da oyunu aldım. İnsanlarla ilişkilerim hep iyi oldu ve bu durumun sivil toplum örgütçülüğümüzden de kaynaklanan bir durum olduğunu düşünüyorum. Ailem Yunanistan’da çiftçilik yapıyor. Ben Üniversite’de okurken tatillerde hep zamanımı çiftçilik yaparak geçirdim. Halkın en alt tabakasından geliyorum. Hiç tanımadığım bir ortama girdiğimde bile onların yaşadığı durumlardan bir şekilde ben de geçmişimdir. Mutlaka kendi hayatımla örtüştürebilirim."dedi

ÖZCAN; "PARTİM CHP İLE ÖRTÜŞÜYORUM"

İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayları arasında en genç aday adayı olan Avukat Aydın Özcan, "Şuanda mevcut aday adaylarından farklarım çok, öncelikle hepsinden gencim, hukukçuyum, yargı bağımsızlığını savunuyorum bunun için hep mücadele ettim. 2016’da Türkiye adaletini arıyor mitingini bütün Baro başkanları ile birlikte 20 bin kişiyle beraber gerçekleştirdik. Ve Ülkedeki Cumhuriyetin kazanımlarının korunması ve hukukun üstünlüğünün, yargı bağımsızlığının sağlanması adına büyük bir beraberlikti."

"SİYASETTE YENİ DEĞİLİM"

2005 yılında Cumhuriyet Halk Partisine üye olduktan sonra, 2007 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisinden 1. Bölge 11’nci sıra Milletvekili adayı olarak çalışmalarına partinin içinde aralıksız devam ettiğinide belirten Özcan, "Partimde, 2008-2009 yılları arasında İzmir İl Yönetim kurulu  üyeliği, 2009 Yerel seçimlerinde de İzmir İl hukuk komisyonu Başkanlığı yaptım. 30 İlçeden 29’unu aldığımız seçimde seçim güvenliğinden neredeyse baş sorumluydum. Bütün ilçelerdeki avukat arkadaşlarımızı toplayarak görev aldık. Dönemin Ulaştırma Bakanı olan Sayın Binali Yıldırım, benim göçmen yapımdan ve bu konuda çok etkili olmamdan dolayı onun talimatıyla, İzmir’de nüfus müdürlüğü Cuma-cumartesi-Pazar (Seçimin olduğu gün dahil) ve Bulgaristan’dan gelen 10 yıldır 15 yıldır vatandaş olmayı bekleyen soydaşlarımızın o gün evrakları kabul edildi. 670 oy ile milletvekili seçilemedim. E o da binlerce insanın görüşünü etkilemiştir diye düşünüyorum. Yani kısacası biz siyasette yeni değiliz. Ben siyasete Baro Başkanlığı için ara vermiş oldum. Ve bunu da bir ara paylaştım ‘Siyasete geçici olarak ara veriyorum’ demiştim. 

2013’te özellikle yerel seçimlerde Baro Başkanlığından istifa ederek Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş’ın Konak Belediye Başkanı olduğunda olağanüstü seçim oldu ben o seçimlere katıldım. Önüme siyasetten de siyaset dışından da çok engeller çıkarılmak istendi ve hepsini tek başıma beni destekleyen sessiz çoğunluk ile aştım." dedi

AYDIN ÖZCAN; "SİYASETTEN ASLA KORKMUYORUM"

Hayatında korkuya yer vermeyen bir kişiliğe sahip olduğuna da değinen İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday adayı Avukat Aydın Özcan, "Ben İstanbul Üniversitesi hukuk fakültesi  mezunuyum stajımı Bursa Barosunda yaptım ve Aydın Özcan’ın farkını staj yaptığım baro bile 2 ayda fark etti. Türkiye’nin sayılı iş adamlarının davalarına bakan bir büroda çalıştım. Reddedemeyeceğim manevi ve maddi anlamda imkanlar önüme sunulmasına rağmen bunları kabul etmedim. Ben İzmir’de 1993 yılında Adliyenin yerini bile bilmiyorken geldim sıfırdan her şeye başladım. Karabağlar’da yatılı okudum ki o zaman 90’lı yıllara kadar ne telefon var ne mail var hiçbir şey yok hiçbir arkadaşımla irtibatım da kalmamış sıfırdan gelip kendi mücadelemle büromu açtım. Hep kendi mücadelelerimle dernekçilik yaptım, siyasete girdim, baro başkanlığı yaptım yani beni hiçbir şey yıldıramaz ve korkutamaz. Hakkımı hukukumu yasaları biliyorum. Ve Belediye Başkanı olduğumuzda İzmir halkı da sanki yıllardır Belediye Başkanlığı tecrübesini çok kısa bir sürede fark edecekler. Çünkü benim gözlemleme yeteneğim var. Şehirde neyin eksik neyin doğru olduğunu görüyorum sadece Şehrin içi de değil. Ben hafta sonları İzmir’in başka başka dağlarındayım. Hepsini de avucum içi gibi biliyorum. Nerede ne yapılıyor neresi ranta açılıyor biliyorum. Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Başkanlığı yaptım o zaman zarfında bütün Balkan Dernekleri başta olmak üzere Uluslararası anlamda ticaret panelleri yaptık, şu an bizim Balkanlardan getirdiğimiz insanların çoğu ya Bakan ya Belediye Başkanı hep bir yerlere gelen insanlar ve biz o yapmış olduğumuz çalışmalar sayesinde birçok insanla tanışma fırsatı bulduk. Benim ailem Yunanistan’da yaşadığı için de Türkiye’de yaşayan göçmenlerin sorunlarının hepsini biliyorum. Onların yaşadığı sorunları da anlayamıyor siyasetçiler. Aileleri mübadilde olsa sorunları anlayıp çözüm önermek önemli ben içinde yaşayan birisi olarak ben sorunu dinlediğim an anlıyor, çözüm önerilerini de hemen sunabiliyorum. Belediye başkanı adayı olabilecek her donanıma bilgiye ve İzmirlilerin sevgisine sahibim. Halka dokunarak hizmet üreteceğim" dedi