Suriyeli Sünni Arap Aşiretleri ABD’nin petrol çalmasından rahatsız!

2016’da Halep, Rakka, Haseke ve Deyr ez Zor bölgelerinde yaşayan 50 Arap aşiretinin lideri Şanlıurfa’daki Harran Otel’de bir araya gelmiş, toplantı, Türkiye destekli Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) komutasında yeni bir ordu kurmak için düzenlenmişti.

Özgür Suriye Ordusu Genelkurmay Başkanı Tuğgeneral Ahmet Berri'nin de katıldığı toplantıda Suriye'nin önde gelen Arap aşiretleri 'federasyon' ilan eden PKK/PYD'ye karşı ortak Arap ordusu kurmayı kararlaştırdılar. Ceyş Aşair el Şarkiye/Doğu Aşiretleri Ordusu adıyla daha çok Arap aşiretlerinin katılımıyla yeni askeri birlik oluşturuldu. Toplantı halen önemini ve güncelliğini koruyor.

O süreçte bu yeni ordulaşma aynı zamanda Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Ürdün’den oluşan koalisyonun, Suriye’nin kuzeyine ve Fırat’ın doğusuna askeri güç göndermenin hazırlığını yaptığı döneme denk gelmişti.

Suriye'de IŞİD/DAEŞ ve PKK/YPG terör örgütlerine karşı Jaych al-Charkiya/ Aşair el Şarkiye/ Suriye Ulusal Ordusu'nu destekleyen Türkiye'nin adı geçen örgüte özellikle zırhlı personel taşıyıcıları temin ettiği, silah ve mühimmat haricinde askeri eğitim verdiği, basında yer almıştı.

Ceyş el Şarkiye 2018 yılında Afrin Muharebesi'ne katılarak Türk ordusu ile entegre olarak güneydeki Cindirese cephesinde savaşmıştı. Savaştan sonra grup, bu bölgeye yerleştirildiler.

Küçük ölçekli ve disiplinsiz başka bir Arap aşiret ordusu Chouhada al-Charkiya; Ankara'nın izni olmadan Şam yonetiminin denetimindeki bölgeye saldırarak Türklerin öfkesine maruz kaldı, gözden düştü ve başka birliklere dağıtıldılar.

Yeni dönem yeni strateji…

Türk ordusunun sahadaki kurmayları Fırat'ın doğusunda gelecekte ABD destekli SDG/YPG'ye karşı yürütülecek kampanyayı öngörerek yerli vekillerden oluşan bir ağ geliştirdiler. Kaostan düzen çıkarmak her babayiğidin harcı değil.

Biraz derinleşelim.

Türkiye, bir silahlı gruptan Efrin'i terk ederek Girê Spî (Tel Abyat) ve Serêkaniyê’ye (Resulayn) gitmesini istedi. Edinilen bilgiye göre; 3 Haziran 2024'te Ceyş el Şarkiye ve Hamza Tugayı arasında çatışma çıktı.

Bu çatışmanın ardından Türkiye, Ceyş el Şarkiye grubu başta olmak üzere Ahrar El Şarkiye gibi bazı silahlı gruplardan Efrin'i terk ederek Girê Spî ve Serêkaniyê'ye gitmelerini istedi.

2016 yılında kurulan Ahrar el Şarkiye grubunun çoğunluğu, Suriye'nin katıldığı ki Deyrizor ilinden savaşçılardan oluşuyordu. Savaşçılarının bir kısmı güçlü İslamcı isyancı grup Ahrar el Şam'ın eski üyeleri.

Ceyş el Şarkiye ve Hamzat Tugayı, Efrin'de Kürtlere ait toprak ve mülklerin paylaşımı konusunda yaşanan anlaşmazlık nedeniyle uzun zamandır birbirleriyle çatışıyor.

Türkiye'nin kontrolündeki silahlı grup Ceyş el Şarkiye, bölgeyi terk etmeden önce vatandaşlardan zorla para topladığı ve gasp ettiği arazi ve mülkleri silahlı grıuplar ile çevredeki Araplara satmak istemişti. Zaten bu grup mensupları aşırılıkları ile tanınıyor ve Aşiret Federasyonuna bağlılar.

Şimdi Türkiye'nin Afrini terk etmesini istediği Ceyş el Şarkiye ve Ahrar El Şarkiye silahlı gruplarının intikal talimatı aldıkları bölgeye bakalım.

Aralarında Demokratik Birlik Partisi, Afrin Kurtuluş Güçleri ve Halk Koruma Birlikleri'nin (YPG) de bulunduğu çok sayıda Kürt grubu Kuzey Suriye'de faaliyet gösteriyor.

YPG, özellikle bölgedeki Türkiye destekli grupları hedef almada en aktif grup olarak öne çıkıyor. Türkiye'nin güney illerine yönelik roket saldırılarını da bunlar üstleniyor.

Türkiye, bu Kürt gruplarını terör örgütü olarak sınıflandırıyor ve Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile bağlantılı olduklarını iddia ediyor.

Türkiye, ulusal güvenlik çıkarlarını vurgulayarak, Kuzey Suriye'deki askeri varlığını PKK bağlantılı gruplarla mücadele için gerekli bir önlem olarak meşrulaştırıyor.

Ceyş el Şarkiye’nin yeni görev yeri ABD’nin petrol çıkardığı bölge…

Afrin'de ve Tel Abyad'dan Rasulayn'a kadar Türk kontrolündeki bölgeye Ceyş el Şarkiye ve Ahrar El Şarkiye’nin intikali oldukça düşündürücü. Burası ABD askeri üslerine  yakın. Amerikan ortaklarının hakim olduğu Kuzeydoğu Suriye'de sahadaki durum son derece karmaşık,

ABD'nin Suriye'de sınırlı çıkarları var. ABD, sağladığı istihbarat ve lojistik destekleri ile Kürt güçleri üzerindeki nüfuzu açısından vazgeçilmez olmayı sürdürüyor.

ABD'nin Suriye'ye müdahalesinin gerekçesi sadece Rusya orada olduğu için değil, İran'ın bölgedeki Şii eksenli yayılmacılığını engellemek şeklinde formüle edilmişti.

Türkiye, Suriye sahasında patlak veren küresel çatışmanın etkileriyle mücadeleyi göğüslüyor. Rusya ile çatışma riskine karşı AB ve ABD desteğinin yetersiz olduğunu bizzat Rus uçağının düşürülmesinde deneyimledi.

Türkiye'nin kontrolündeki bölgelerde ABD ve Avrupa'nın angajman şekli farklı, bu da önemli değer ve ilkeleri çatışmaya sokuyor. Türkiye, ABD destekli ayrılıkçı ve silahlı Suriyeli Kürt gruplarının özerklik çıkışlarına sıcak bakmıyor.

Sınırlarından daha fazla mülteci girişini önlemek ve mültecilerin Türkiye'den yeniden yerleştirilmesine izin vermek için kontrol bölgeleri üzerinde fiili egemenlik iddiasında bulunuyor.

Rusya, Suriye konusunda BM sistemini felç etti, Türkiye ise kontrolünü elinde tutmak istiyor.

Türkiye'nin Tel Abyat ve Resulayn’a intikal ettirdiği başıbozuk isyancı savaşçıların yeni görevi 160 kilometre boyunca uzanan sınır bölgelerindeki YPG’lilerden geri alınan kasabaları korumak.

Ayrıca PKK’lı teröristlerin Irak sınırından Suriye'ye girmesini engellemek.

Amerikalı sığır çobanlarının El Şhaddadi civarındaki askeri üsleri  var ya,  şimdi onlar yandı gülüm keten helva modunda.

Çünkü Ceyş el Şarkiye ve Ahrar El Şarkiye, her an Tel Abyad ve  Rasulayn'dan aşağıya doğru hareketlenebilirler.

Amerikalı hırsızlar, Suriye halkının petrolünü çalarken bir daha düşünsünler. Gerisini beyazperdede hep birlikte izleriz.