Hürrem Sultan’ın ülkesi, bir Kanuni Sultan Süleyman bekliyor!

Dünya ve Türk kamuoyu, Kiev-Moskova çatışmasına kilitlenmiş durumda.Savaş çığırtkanlarına bakılırsa Rusya, Ukrayna’ya saldıracak, süper güç NATO, Rus ordusunu duman edecek!..

Yok böyle bir dünya.

Ruslar ve Ukraynalılar akraba sayılır. Rus Çarlığı ve Sovyetler Birliği dönemlerinde iyice kaynaşmışlar, genleri karışmış. Belki Kiev, kültürel açıdan biraz Moskova’ya benzeyebilir. Ama aynı şey Lviv için söylenemez. Temmuz 2019'da Batı Ukrayna'nın en büyük şehri Lviv sokaklarında dolaşırken, büfelerde üzerine Putin'in resmi basılı tuvalet kağıtları satılıyordu. Dikkatimi çeken bir başka ayrıntı da “Yehova Şahitleri”nin ülkedeki en büyük merkezlerinin burada olmasıydı.

Rusya yanlısı ayrılıkçılar, Ukrayna'nın doğusundaki Donetsk ve Luhansk bölgelerinin içinde belirli alanları 2014'teki çatışmalardan bu yana fiilen kontrolleri altında tutuyorlar hatta bu alanlarda tek taraflı olarak iki "cumhuriyet" bile ilan etmişlerdi.

Donetsk ve Luhansk bölgelerinin Kiev ve Moskova yönetimleri açısından çatışma alanı olması, bugüne kadar ne  Avrupa Birliği’ni ne de ABD'yi rahatsız etmedi. Bu konuda Ukrayna için bırakın bir şeyler yapmayı, kıllarını dahi kıpırdatmadılar. Hatta bu krizden beslendiler. Hem Rusya’ya hem de Ukrayna’ya karşı bu konuyu baskı unsuru gördüler.

Ukrayna ve ülkenin doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların 2015'te yaptığı ateşkese rağmen provokasyon eksik olmadığından, bölgedeki çatışmalar bir türlü bitmek bilmedi.

Krizi patlama noktasına getiren NATO'nun genişleme stratejisi çerçevesinde, bir çok Demirperde ülkesinden sonra Ukrayna’yı da Kuzey Atlantik Paktı’na dahil etmek istemesi oldu. Rusya, doğal olarak güvenlik sendromuna kapıldı ve  sınırlarını koruma refleksi gösterdi.

Zaten Donetsk ve Luhansk'tan oluşan Donbas'ın yaklaşık üçte birindeki ayrılıkçıların ilan ettiği iki bağımsız "halk cumhuriyeti", Ukrayna ve Batı ülkelerinin yanı sıra Rusya tarafından da tanınmıyordu. Ama Ukrayna, bu iki bölgede askeri ve idari kontrolü sağlayamamıştı. Bununla birlikte Rusya, 2019 yılından beri Donbas'ta yaşayan çok sayıda kişiye Rusya pasaportu temin etmişti. El altından bölge halkını silahlandırmış, paramiliter güçlerin bölgeye sevk edilmesine göz yummuştu.

“Donetsk Halk Cumhuriyeti" ve "Luhansk Halk Cumhuriyeti" olarak kendini tanımlayan iki yönetimin liderleri Putin'den kendilerini “bağımsız iki ülke” olarak tanımasını istemişti. ABD'nin küstahça kışkırtıcı açıklamalarının, aslında Putin'in elini güçlendirmeye yönelik olduğu daha yeni anlaşılıyor. 

Münih Güvenlik Konferansı komedisi!..

Kremlin'i uluslararası kuralları değiştirmeye çalışmakla suçlayan AB ve NATO, Münih Güvenlik Konferansı'nda (MSC) Rusya'ya karşı birlik mesajı verdi. 

Münih Güvenlik Konferansı’na katılan, cumhurbaşkanı seçilmeden önce ülkesinde tanınmış bir komedyen olan Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, toplantıda sahnelenen komediye fena bozuldu, "Ülkeye ateş açıldıktan, ülke bombalandıktan, ekonomimiz çöktükten sonra sizin yaptırımlarınıza ihtiyacımız yok" sözleri ile Avrupa güvenlik sistemini de sert bir dille eleştirdi.

ABD, Rusya’yı ihya etti!..

Leningrad/Saint Petersburg Belediye Başkanı Anatoly Sobchak'ın yardımcısı iken tanıştığı kadim Yahudi dostu  ABD’li Henry Kissinger tarafından önü açılan Putin, ABD yönetiminin kendisine altın tepside sunduğu tarihi fırsatı iyi değerlendirdi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bir kaç gün önce  olağanüstü güvenlik konseyi toplantısından sonra, Ukrayna'nın doğusunda yer alan Donetsk ve Luhansk'ta Rus ayrılıkçıların bulunduğu iki bölgenin ayrı "bağımsız ülkeler" olarak tanınma talebini kabul ettiğini açıkladı.

Rusya'nın Donetsk ve Lugansk halk cumhuriyetlerinin bağımsızlığını tanıma kararı, Donbass'ta ve Rusya'da kutlamalarla karşılanırken, Ukrayna ordusunun bölgeye yönelik saldırılarında artış gözlemleniyor. Donetsk lideri Denis Puşilin ise, Ukrayna ordusunun Donetsk topraklarını gönüllü olarak terk etmesi ve silahlarını çekmesi gerektiğini söyledi. Donetsk lideri "Rusya’dan askeri yardım hakkımı saklı tutuyorum" dedi. Birleşik Rusya Partisinden Turçak, "Kararımızı kimse değiştiremez" mesajı verdi.

Paramiliter Donbass Gönüllüleri Birliği Moskova'yı mesken tuttu…

Devlet Duması milletvekili Alexander Borodai, Mariupol ve Slavyansk'ı kurtarmak için kollarını sıvadı. Bir taraftan Moskova’da oluşturulan karargahta Donbass Gönüllüleri Birliği'ne silah ve mühimmat ulaştırılması, yeni savaşçı kafilelerinin çatışma bölgesine doğru yola çıkması için bütün gücüyle çalışıyor. 

Bu arada, Rus kamuoyunu ikna etmeyi de unutmuyorlar.  Alexander Borodai ve mesai arkadaşları Rusya içinden topladıkları, silahlandırılmış Donbass Gönüllüleri Birlikleri’nin önünde sıcak çatışma bölgesine gitmeyi planlıyor. Akıllarından   Donbass'tan, 2. Dünya Savaşındaki Stalingard’ı çıkarmak  geçiyor.

Amaçları Mariupol ve Slavyansk’ı, Donetsk ve Lugansk ile birleştirmek. Dinyeper havzasını boydan boya ele geçirerek tamamen Moskova'nın kontrolü altına sokmak. Bir sonraki adım ise Ukrayna’nın, Karadeniz’deki liman kenti Odesa'yı ele geçirmek. 

Bu arada, Moldova ve Gagauz Özerk Bölgesi’nde Rusya'ya ilhak olmak isteyenleri de unutmayın. Kırım ile bütünleşmeleri an meselesi.

Önümüzdeki bir kaç gün içinde, ortalık yangın yerine dönerse şaşırmayın. Ama Kızıl Ordu’yu meydanlarda görmeye de heveslenmeyin. Bu zaten hibrit savaş, vekaletler savaşı. Ukrayna ordusunun bırakıp kaçtığı, Rusya'nın tedarik ettiği ağır silahlarla donatılmış Donbass Gönüllüleri Birliği, Dinyeper'den Odesa'ya kadar karşısında Ukrayna ordusunu arayacak.

Rusya Federasyonu, Avrupa Birliği 

ülkelerinin en büyük enerji tedarikçisi

Ruslar, doğalgaz vanalarını kaparsa, Avrupa buz devrini yaşar. Bunu göze alamazlar. Göstermelik yaptırımlarla süreci geçiştirmeye çalışırlar. 

Bu kefere müptezeller, Türkiye’ye gele-gide şiş-kebab müptelası oldular. O nedenle “ne şiş yansın ne kebab politikası” güdüyorlar.