Başbakan Medvedev’in istifasının ardından "Putin Rusya’nın yeni Başbakanını seçti" haberlerine sakın bu yazıyı okumadan itibar etmeyin. Neden mi?

Sovyet sisteminin çöküşü sonrası devlet varlıklarının, özel sektöre kaotik ve yolsuzluklarla iç içe geçmiş bir süreçte devredildiği sırada, sermaye sahibi olan zümreye Rusya’da “oligark” deniliyor.  

Onlara daha Türkçe ifadeyle, devlet imkanlarıyla sermaye sahibi olmaları sağlanan “Rusya’daki yeni demokrasinin Muhafızları” denilebilir. 

İşte bu oligark tayfası, yani modern Rus Mafyası, her yıl eski Sovyet coğrafyasındaki muadilleri ile bir araya geliyor. Jargona göre “Konsey” toplanıyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye’de Rus mafya liderlerinin "zirvesi" yapıldı. Rus mafya babalarının, önceki benzer büyük toyu 2015'te Ermenistan’daydı. 

Türkiye'deki ‘toplantı’nın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in onayladığı, suç örgütlerinde üst kademe görev alan kişilere 8 ile 15 yıl arası hapis ve 5 milyon ruble para cezası verilmesini öngören yasanın yürürlüğe girmesinin ardından gerçekleşmesi dikkatleri çekmişti.

Türkiye'de Azeri bir iş adamına ait Antalya'daki otelde gerçekleşen 40 civarında ‘oligark’ yani mafya babasının katıldığı toplantıda eski Sovyet Coğrafyasını temsilen diğer ülkelerden de “vorı v zakone" iştirak etti.

Yeni politik sürecin aktörleri işte o toplantıda belirlendi. Putin'e zamanı gelince açıklamak düştü.

Rus oligarkların "vorı v zakone" Rusya Federasyonu nezdinde sorumlusu kim?

Tabii ki Putin'in yeni Başbakanı; para trafiğini en iyi şekilde takip edebilen, el koyabilen, Rusya Federal Vergi Dairesi Başkanı Mihail Vladimiroviç Mişustin.

Michael Vladimiroviç Mishustin, 2002 yılında 100 ve 160 milyon dolarlık bilgisayar ekipmanı satın almak için iki Dünya Bankası kredisi içeren bir resepsiyon  skandalıyla tanındı.

Sütten çıkmış ak kaşık değil!

Aynı dönemde 30 milyon dolar değer biçilen Rublevo-Uspensky karayolu üzerinde büyük bir spor kompleksi ile lüks bir ev inşa etti.  Rusya Federal Vergi Dairesi Başkanı Mikhail Mishustin, defalarca KDV iadeleri kapsamında büyük ölçekli bütçe fonları hırsızlığı planları yapmakla suçlandı. 

Domodedovo Havaalanı’ndaki sıkı denetim ve güvenlik önlemlerine rağmen, Gümrüksüz mal girişi - çıkışı, kaçakçılıktan kaynaklı yüz milyonlarca ABD dolarıyla dans eder. Bu konuda yasal suç ortağı 2006 ve 2007'de birlikte görüldüğü Domodedovo Havaalanı’ndaki eski gümrük depo başkanı Vitaly Kachur ile pahalı restoranlarda birlikte yemek yiyorlar, yurt dışına uçtukları Rus medyasına servis edilmişti.

Annesi Ermeni, babası Yahudi Mihail Vladimiroviç Mişustin…

Mikhail Mishustin, 3 Mart 1966'da Moskova’da, Yahudi bir baba ve Ermeni bir annenin çocuğu olarak doğdu. 1989’da Moskova İmalat Makineleri Enstitüsü’nden (bugünkü Moskova Stankin Devlet Teknoloji Üniversitesi) sistem mühendisliği branşında mezun oldu, 1992’de ise aynı enstitüde yüksek lisansını tamamladı. Doktorasını ekonomi bilimleri dalında tamamladı.1992-1995 döneminde Uluslararası Bilgisayar Kulübü bünyesindeki test laboratuvarı direktörü görevinde bulundu.  1990'larda "İleri batı bilgi teknolojilerini Rusya'ya çekmeyi" hedefleyen Uluslararası Bilgisayar Kulübü'nde “BT” uzmanı olarak çalıştı. 

Rus vergi sistemini dijitalleştirmekle büyük ölçüde kredilendirildi. Bu, vergi kaçakçılığının düşmesine ve daha küçük işletmelerin kayıtlı ekonomiye girmesine yol açtı. 1995-1996 döneminde Uluslararası Bilgisayar Kulübü Genel Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Başkanı görevlerini icra etti. Ağustos 1998’de Rusya Devlet Vergi Dairesi Başkan Yardımcısı görevine atandı. 1999-2004 döneminde Rusya Vergi ve Harç Bakan Yardımcısı görevini yürüttü. 2004-2006 döneminde Rusya Federal Emlak Kadastrosu Ajansı’nın başkanlığını üstlendi.

İşte bu dönemi, Rus muhalifler, “kediye ciğerin emanet edildiği süreç” olarak değerlendiriyor. Yakın çevresindeki bir çok isim onun sayesinde gayrimenkul zengini oldu.

2003 yılında Mikhail Mishustin "Rusya'da devlet vergi idaresi mekanizması" konulu  tezini verdi. Rusya'da Emlak Vergisi ve Vergi idaresi konulu üç kitabı yayınlandı. 40'tan fazla bilimsel makalesi var. Devlet vergi yönetiminin enformasyon ve teknoloji mekanizmaları, ayrıca mülkiyet vergi yönetiminin enformasyon ve teknoloji ilkeleri üzerine monografi çalışmalarının yazarı olan Mişustin, Vergi Dairesi faal devlet müşaviri. 2007-2008 döneminde, Rusya Özel Ekonomik Bölgeler Yönetimi Federal Ajansı’nın başına geçti. Yakın dostu, emlak oligarkı Vitaly Kachur'la işbirliği sayesinde hesapsız zenginliğe yelken açtı. Mart 2008’de Deutsche Bank ile birlikte Rusya’da varlık yönetimi, doğrudan yatırım ve yatırım fonları alanında çalışan en büyük şirketlerden biri olan UFG Şirketler Grubu Başkanı görevine getirildi. 6 Nisan 2010’da Rusya Federal Vergi Dairesi Başkanı görevine atandı. 2015’te Vatana Hizmet Nişanı, 2012’de ise Onur Nişanı ile ödüllendirildi. Evli ve 3 çocuk babası olan Mişustin, bestekar ve iyi bir piyano virtüözü. Spora yoğun ilgi gösteren Mihail Vladimiroviç Mişustin, Putin’in buz hokeyi arkadaşlarından ve aktif bir şekilde buz hokeyi oynuyor.

Aynı zamanda Rusya Hokey Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ve Federal Vergi Dairesi’nin çatısı altında kurulan Sportima adlı hokey takımını yönetiyor. Moskova Devlet Teknoloji Üniversitesi STANKİN mezunu, mühendis olan 53 yaşındaki Mihail Mişustin, çevresinde "görev adamı" olarak biliniyor.  Daha önce devlet görevini bırakıp özel sektörde 2 yıl yatırım bankacılığı yapan Mihail Vladimiroviç Mişustin, ardından devlet görevine geri döndü. Başında bulunduğu vergi dairesi son on yıldaki vergi gelirlerini iki katına çıkararak, geçen yılın ilk 11 ayında 20.4 trilyon Ruble’lik (331.92 milyar dolar) vergi toplayınca özellikle Putin tarafından büyük övgü kazandı.

2018'de, üç çocuk babası Mişlustin, kendisi için 18 milyon ruble, eşi için ise 48 milyon ruble yıllık gelir deklare etmişti. Forbes Rusya, 2015 yılında 183,31 milyon ruble (yaklaşık 3 milyon dolar; 2,7 milyon Avro) kazançlarla onu “54. en iyi ücretli devlet memuru” olarak listeledi. Reuters haber ajansına göre, karısı raporlanan dönemde 47.709 milyon ruble kazanç bildirdi. Mişustin'in resmi biyografisine göre ekonomi doktorası var. Sberbank Başkanı German Gref'e yakınlığı ile bilinen liberal bir isim.

Mişustin, 15 Ocak 2020 tarihinde Dmitriy Medvedev'in istifası ile boşalan Başbakanlık makamına, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından aday gösterildi. 

Kıssadan hisse…

Sultan Mahmut bir gece tebdili kıyafet ederek şehri dolaşırken bir grup hırsıza rastladı. Hırsızlar: -Arkadaş sen kimsin, gecenin bu vakti bu tenha yerlerde ne arıyorsun? deyince, Sultan Mahmut:

-Ben de sizler gibi hırsızın biriyim, diye cevap verdi.  Hırsızlar onu aralarına buyur ettiler. İçlerinden biri:

-Dostlar, diye seslendi, madem bir araya geldik, herkes ne hüneri varsa, elinden ne geliyorsa anlatsın, dedi. Bunun üzerine hırsızlardan biri ayağa kalktı:

-Ben, köpek havladı mı ne dediğini anlarım, dedi. Öbürleri gülüşerek:

-Bu mârifet ancak iki metelik eder, dediler. Diğer biri söz aldı:

-Benim bütün mârifetim gözlerimdedir gecenin zifiri karanlığında kimi görsem onu gündüz de tanırım. Bir diğeri:

-Benim hünerim kolumun gücüdür. Onunla istediğim duvarı delerim. Başka biri: -Benim marifetim burnumda, toprağı koklayarak nerde hangi hazine saklı hemen anlarım. 

Hırsızlar böylece marifetlerini sayıp döktükten sonra Sultan Mahmut'a döndüler:

-Ey yeni dost, söyle bakalım senin ne gibi bir marifetin var?.  Sultan Mahmut: -Benim hünerim sakalımdadır. Onu şöyle bir oynattım mı suçluları cezadan, idamlıkları darağacından kurtarırım, dedi. 

Bunu duyan hırsızlar: -En büyük marifet senin, en çok buna ihtiyaç duyarız; onun için sen bizim reisimiz olmalısın. Bundan sonra sen ne dersen biz onu yapacağız. Hepimiz emrindeyiz, dediler. 

Sultan Mahmut: -Madem reisiniz benim kalkın gidip padişahın hazinesini soyalım, dedi.  Hırsızlar hiç itiraz etmeden kalkıp sarayın yolunu tuttular. Saraya yaklaştıklarında bir köpek havlamaya başladı. Köpek sesinden anlayan telâşla öne fırladı:

-Yahu durun bu köpek: "Padişah sizinle beraberdir" diyor, dedi. Diğer hırsızlar: -Saçmalama yürü işimize bakalım, dediler.  Kokudan anlayan toprağı koklayarak hazinenin yerini tespit etti. Delik delen duvarı delerek hazineye bir yol açtı. Hepsi birlikte hazîneye girip taşıyabildikleri kadar altını ve mücevheri alıp çıktılar.  Saklandıkları yere geldiler. Sultan Mahmut, buraya gelen gizli yolu iyice öğrendikten sonra sessizce oradan ayrılarak saraya döndü. Sabahleyin askerlerini göndererek hırsızları ininde bastırıp yakalattı. 

Ellerini bağlayarak hâkimin huzuruna çıkartıldılar. Suçları sabit olduğundan hepsi cezalandırıldı. Cezaları infaz edilmek üzere saray meydanına getirildiler. Hepsi korkudan titriyorlardı.  "Geceleyin kimi görürsem gündüz onu görünce mutlaka tanırım" diyen hırsız, padişahı tahtında görünce hemen tanıdı. 

Arkadaşlarına: -Bu, o gece bizimle arkadaşlık eden adam tahtta oturuyordu, dedi. Hırsızları infaz yerine doğru götürürlerken Sultan Mahmut, onlara seslendi: -Herkes mârifetini gösterdi şimdi sıra bende, diyerek, bir baş işareti ile onları cezadan kurtardı.

Bence Putin, Sultan Mahmut hikayesini okumuş, nerede hırsız var biliyor, göreve getiriyor, onları affediyor. İyi ki Türkiye’de yaşıyoruz. Mihail Vladimiroviç Mişustin gibi başbakanımız olsa ne yapardık?