Ülkelerin yönetim biçimleri, rejimleri fark etmiyor. Adına ne denilirse denilsin, mutlakiyet, meşrutiyet, teokrasi, oligarşi veya demokrasi fark etmiyor. Sonuçta sermaye sahipleri, iktidarı ve yönetim biçimini belirliyor. Nitekim bunun en son örneği İngiltere'deki seçimler…
İngiltere seçimleri…
İngiltere'de İşçi Partisi, 4 Temmuz 2024 Genel Seçimlerinde, çoğunluğu elde ederek 14 yıl sonra iktidar oldu. İşçi Partisi, yayınlanan sonuçlara göre 407 sandalye kazanarak İngiltere Parlamentosu'nun 650 üyeli Avam Kamarası'nda çoğunluğu sağladı.
Keir Starmer, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Muhafazakarları deviren dördüncü İşçi Partisi lideri oldu.
Soru şu; kimin adına devirdi, neden devirdi?
2022'den bu yana ülkeyi yöneten Muhafazakâr Parti lideri Rishi Sunak, ezici bir yenilgiye uğradı ve sadece 112 milletvekiline ulaşabildi. Deyim yerindeyse; tam bir hezimet yaşadı.
Bazı yazılarımda, kendisinden sehven Sunak yerine susak diye söz etmemin ne kadar yerinde olduğunu görmekten mutlu olduğumu gizleyemem.
Feodalitenin ilk gece hakkının çocuğu!..
İngiltere Başbakanı olarak Rishi Sunak'ın yerini alan, sözde İnsan hakları avukatı İşçi Partisi lideri Keir Starmer, 1962 yılında Londra’nın güney doğusundaki Surrey şehrinde doğdu.
Starmer, Londra'nın hemen dışında, Surrey'deki bu küçük kasabada büyüdü. Annesi, Britanya'nın ücretsiz kamu sağlık sistemi olan Ulusal Sağlık Hizmeti'nde hemşire olarak çalışıyordu ve babası bir imalathanede ustaydı.
Ailesi sadık İşçi Partisi destekçilerinden oluşuyordu. Nitekim ismi, partinin ilk lideri olan İskoç madenci Keir Hardie’den geliyor.
16 yaşındayken İşçi Partisi’nin yerel gençlik kollarına katılarak bir süre Socialist Alternatives adı verilen radikal sol dergide editörlük yaptı.
Ailesinde üniversiteye giden ilk kişi oydu. Leeds ve Oxford üniversitelerinde hukuk okudu. Daha sonra insan hakları alanında avukatlık yaptı.
Bu süreçte Karayipler ve Afrika’da ölüm cezasının kaldırılması için çalıştı. 1990’lı yıllardaysa avukat olarak dev restoran zinciri McDonalds’ın hakaret davası açtığı iki ekoloji aktivistini temsil etti.
Bu örneklere bakarak sakın “mazlumların yanında” yer aldığını düşünmeyin!..
Avukatlığa 1987'de başlayan Starmer, kariyeri boyunca Karayipler'de ölüm cezasına çarptırılan suçluların davalarından, Kuzey İrlanda'da bir genci öldüren İngiliz askerinin davasına, McDonalds'ın dava ettiği Helen Steel ve David Morris'in müdafiliğinden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi davalarına kadar ünlü yargı süreçlerinde yer aldı.
Kraliçe Elizabeth'in hukuk danışmanlığı (QC) ve Kuzey İrlanda Polisi'nin insan hakları danışmanlığı görevlerini de yürüten Starmer, 2013'te Kraliyet Savcılık Ofisinden istifa etti.
Starmer, 2014'te hukuk alanındaki başarıları nedeniyle şimdiki Kral, Galler Prensi Charles tarafından şövalye ilan edildi ve "Sir" unvanı aldı. Böylelikle sembolik şekilde feodalitenin ilkgece hakkından geldiğini kabullendi.
Ancak 2020 / 22 Eylül'de Starmer; İşçi Partisi'nin lider olarak yıllık konferansındaki ilk konuşmasında, partisine Buckingham Sarayı'ndaki göreve başlamasının, ebeveynlerinin hayatlarındaki en gurur verici günlerden biri olduğunu söyledi.
Birinci İskoç Bağımsızlık Savaşı liderlerinden William Wallace'ın hayatının canlandırıldığı, Mel Gibson'in yönettiği ve başrolünü oynadığı yarı kurgusal tarihi film Cesur Yürek/Braveheart’ı izlediyseniz ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır.
Starmer, İşçi Partisini antisemitik anti Siyonist söylemlerinden uzaklaştırdı!..
İşçi Partisi başkanı seçildikten sonra Starmer, muhafazakar parti hükümetiyle kavgasını sürdürürken bir yandan da parti içi skandallarla uğraştı.
Antisemitizm iddiaları nedeniyle ülkenin hem ilk siyahi kadın milletvekili hem de en uzun süre milletvekilliği yapan ismi Jamaikalı siyahi bir anne ve babanın kızı Diane Abbott'a yönelik soruşturma açıldı.
2019 genel seçimlerinin ardından Abbott, Keir Starmer tarafından Gölge Kabine'den uzaklaştırıldı. Çünkü Abbott, Yahudilerin İngiltere'de maruz kaldıkları ırkçılık ile siyahilerin yaşadıklarının yanında solda sıfır kaldığını söylüyordu.
Antisemitizm iddialarıyla partiden uzaklaştırılanlar arasında ise Starmer'ın selefi Jeremy Corbyn, eski gölge bakanlar Kate Osamor ve Andrew McDonald da yer aldı.
Corbyn, seçimde bağımsız aday olacağını açıklaması üzerine tamamen üyelikten çıkarıldı.
Starmer, kurulu düzene isyanı sürdüren İşçi Partisini soldan merkeze çekerek ehlileştirdi…
İşçi Partisi lideri olarak görev yaptığı süre boyunca Starmer, partisini daha seçilebilir hale getirmek için, partinin sosyalist sol kanadında yerleşik görülen kişileri dışarı atmaya çalıştı.
Bu kanat, partinin önceki lideri Jeremy Corbyn (bu arada Starmer, Corbyn'in kabinesinde görev almıştı) döneminde partiyi yöneten kesimdi.
Partinin sol kanadından pek çok isim ise Starmer’ın esasında, milletvekili adaylarının sadece “ılımlı partililer”den oluşmasını istediğini, uzun süredir “bu operasyonu yürüttüğünü” savunuyor.
Starmer üniversite öğrenciliği yıllarında aşırı radikal sol gruplarla hareket etmiş olsa da Rothschild’in dominant olduğu İngiliz aristokrasisine teslim olmuş, boyun bükmüş birisi.
Mesela 61 yaşındaki İngiltere Başbakanı Keir Starmer, bir zamanlar monarşinin kaldırılması çağrısında bulunan ancak yıllar sonra dönemin Galler Prensi Charles’ın önünde şövalyelik unvanı almak için diz çöken bir insan hakları avukatı. Kraliyetin Tom Amcası “Sir” unvanı ile ödüllendirilmişti.
Starmer tiplemesi, sermayenin adamı…
Starmer için “sıkıcı, karizmadan yoksun, fırsatçı, şanslı, katı, pragmatik, sosyalist avukat, realist, Corbyn’ci, Blair’ci, saydam olmayan ve sarsılmaz” gibi pek çok sıfat kullanılıyor.
Eğitim Bakanı Gillian Keegan geçtiğimiz günlerde Starmer hakkında şunları söylemişti: “Keir Starmer bir odaya nasıl enerji verir? Odayı terk ederek.”
Nasıl ama?
Sanki bu yönüyle biraz merhum Mesut Yılmaz’ı andırıyor gibi. Ne dersiniz?
Bakmayın öyle solcu sosyalist toplumcu ayaklarına adam İşçi Partisi lideri ama işçi düşmanlarıyla resmen, iş tutuyor. Örnek mi istiyorsunuz alın size örnek; Keir Starmer, liderliği sonrası İşçi Partisi, dümenini merkeze doğru çevirdi.
Londra’daki seçim bölgesinden bağımsız aday olarak yarışan Corybn, 24 bin 120 seçmenin oyunu aldı ve milletvekili seçildi.
2008-2013 yılları arasında kamu kovuşturmaları direktörü olmadan önce insan hakları avukatıydı.
Starmer, AB ile yeniden masaya oturabilir!.. Rusya'ya savaş açabilir!..
İngiltere'nin Avrupa Birliği'nde (AB) kalmasını destekledi ve daha sonra hükümeti daha gelişmiş bir çıkış stratejisi bulması, hatta konuyla ilgili yeni bir referandum düzenlemesi konusunda defalarca zorladı.
Starmer, Boris Johnson döneminde imzalanan Brexit anlaşmasını iyileştirmek istediğini söylüyor.
Starmer'ın Ukrayna politikası ise İngiliz ordusunu ve İngiltere'nin milli güvenliğini güçlendirmekten geçiyor.
Starmer, Ukrayna'ya askeri, finansal ve diplomatik desteğin süreceğini belirtirken Ukrayna'ya NATO'ya katılım yolunda destek sağlamak istiyor.
Rusya'ya savaş açmak onun boyunu aşar. Ancak bu kararı Rothschild ailesi verebilir.
Eski Başkan Donald Trump Kasım ayındaki seçimi kazanırsa, ABD-İngiltere ilişkilerinin daha az samimi olması muhtemel.
İsrail sevdası!..
İşçi Partisi lideri Starmer, seçim kampanyası sırasında İsrail yanlısı bir tutum sergilemişti. Hamas’ın 7 Ekim 2023’te İsrail’de düzenlediği saldırı sonrası Keir Starmer, İsrail’in Gazze’deki operasyonlarını savundu.
Keir Starmer, kendisini savunma hakkını kullandığı gerekçesiyle İsrail'e destek verdi. Starmer, İngiltere’nin, İsrail ile bağlantılı gemilere yönelik saldırılarına misilleme olarak Yemen’deki Husilerin üslerini bombalamasına da destek verdi.
Starmer ayrıca 2014'te "Siyonizm barışın düşmanıdır" diyen ve partinin kendi antisemitizm tanımını onaylamayı reddeden Corbyn'e sadık Richard Burgon'u da görevden aldı.
Burgon, Corbyn'in gölge adalet sekreteriydi ve partinin adalet portföyü için kilit adamıydı.
Bakmayın siz solcu söylemlerine! Starmer’i Rotschild ailesi iktidara taşıdı!..
2019’daki seçim yenilgisinden sonra parti başkanlığından ayrılan Jeremy Corbyn’ın; başkanlık yaptığı, partisinden ihraç edileceği aklının ucundan dahi geçmiyordu.
Kirli Starmer, bugünkü konumunu İngiltere'deki insan hakları ihlallerini denetleyen Eşitlik ve İnsan Hakları Komisyonunun parti içinde anti-Semitizm (Yahudi düşmanlığı) şikayetleriyle ilgili yürüttüğü soruşturmaya borçlu.
Starmer, karısı Yahudi olan ve Siyonizmi tüm kalbiyle desteklediğini söyleyen 57 yaşında bir siyasetçidir. Starmer, 2007’de meslektaşı Victoria Alexander ile evlendi. Çiftin 2 çocuğu var. İkisi de annelerinin Yahudi inancına göre yetiştiriliyor. İşçi Partililer karısına “Lady Vic” diyor.
Keir Starmer, ateist olmasına rağmen, aile St. John's Wood'daki Liberal Yahudi Sinagogu'na gidiyor. Yahudi cemaatinden bir politikacı şöyle diyor: “Keir, Victoria'nın Yahudi uygulamalarını tamamen benimsedi.” Çocukları sinagogda gençlerin Yahudilik hakkında bilgi edindiği Cheder derslerine katılıyor.
Aslında İngiltere’nin değil Rothschild ailesinin başbakanı seçilen Keir Starmer’in eşi, 1974'te Londra'da Victoria Alexander adıyla doğdu ve kuzeybatı Londra'daki Gospel Oak'ta büyüdü.
Ekonomi öğretim görevlisi olan babası Bernard, 1929'da Hackney'de, II. Dünya Savaşı'ndan önce Birleşik Krallık'a göç eden Polonyalı-Yahudi bir ailede doğan dindar bir Yahudi'ydi.
2020'de ölen NHS'de toplum doktoru olan annesi Barbara, evlendikten sonra Yahudiliğe geçmişti. Victoria Alexander’ın Judith adında bir ablası var.
Starmer; “yıldız oyuncu” demek. Evet o “Davut Yıldızı”nın oyuncusu
Rothschild ailesi, neden onu desteklemiş! Anlaşıldı mı?
Rothschild ailesi ile çalışan Küresel Yatırım Stratejisti Victor Balfour, seçimden aylar önceki Rothschild & Co. Sitesinde yer alan seçimden altı ay önce, 30/01/2024 tarihli değerlendirmesinde şunları ifade ediyordu;
“Bu arada, Keir Starmer liderliğindeki muhalefet partisi nihayet merkez zemine doğru kaydı (anketçilerin jargonunda "üçgenleme") ve İşçi Partisi'ni özlem, sağlam yönetim ve istikrarlı finans partisi olarak sunmaya kararlı görünüyor. Bu son yinelemenin tartışmasız bir şekilde 'Yeni İşçi Partisi' olduğu söylenebilir”
Victor Balfour, Starmer’in neden kazanmasını istediklerini şu cümlelerle açıklıyor; “Vergi politikasında kapsamlı değişiklikler olası görünmüyor. Sosyal harcamaları radikal bir şekilde artırmak için de büyük planlar yok.
Muhafazakar Parti'nin son değişiklikleri, geçen yıl kurumlar vergisi oranlarını yüzde 19'dan yüzde 25'e çıkarma kararını da seçimi kaybetmesinin sebebleri arasında gösteriyor.”
Sonuçta sözde emekten, halktan yana olan İşçi Partisi; enerji ve su şirketlerinin kamulaştırılması yönündeki daha önceki vaatlerinden vazgeçti.
Bu ne demek?
Bu sektörleri elinde tutan özel şirketler daha çok kazanacaklar, daha az vergi ödeyecekler ama kemerleri dar gelirliler sıkacak, tasarruf tedbirlerine halk uyacak. Bir yerden tanıdık geliyor mu?
Türkler destekledi, Jeremy Corbyn Siyonist Kirli Starmer’e rağmen seçim kazandı!..
Corbyn, 1980'lerden bu yana milletvekili olduğu Londra seçim bölgesinde bağımsız bir aday olarak İşçi Partisi'ne karşı durdu.
Londra’da Islington North seçim bölgesinde yarışan İşçi Partisi’nin eski lideri, yayınlanan seçim sonuçlarına göre yeniden milletvekili seçildi.
Onu destekleyenlerin bir kısmı Gazze Savaşındaki, anti Siyonist söylemlerinden dolayı Müslüman seçmenler oldu.
İngiltere’de yaşayan Gezi Davası sanıklarından Mehmet Ali Alabora, sosyal medya hesabından seçim öncesi Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş’ın bağımsız aday Jeremy Corbyn’ı desteklemeye İngiltere'ye geldiğini açıklıyordu:
“Seçimlere @jeremycorbyn bağımsız giriyor. @erkbas kampanyaya desteğe geldi. Her zaman Britanya'daki Türkiyeli topluluğun yoldaşı, ırkçılığın karşıtı oldu, barış ve adaleti savundu. 4 Temmuz'da ona oy verebiliyorsanız, şanslısınız.”
Size bir şey söyleyeyim mi? Kimse Türk Devlet aklını küçümsemesin!