Bugün günümüzde dünya ülkeleriyle, dostluk, ticaret, alışveriş yapabilme dünyayı anında izleme fırsatı belki buluyoruz. Dünya ülkelerindeki insanlarla tanışıp görüntülü veya sesli ticaret görüşmeleri yapılabiliyor…

Dünya ülkeleri teknolojide sınır tanımıyor. Dünya çağ atladığı sırada, Türkiye geride kalmayarak, üçüncü uydusunu uzaya gönderdi. Türkiye’nin tüm ileri internet ağlarıyla örüldü. İnsanlarda öyle alışkanlık yaptı ki özellikle de gençlerimiz, Çocuklarımız, uykudan uyanan telefona ve internete sarılıyor. Türk insanı internet ile yatıyor internet ile kalkıyor...

Günümüzde bilişim teknolojilerindeki gelişim insani ilişkilerin boyutunu bambaşka bir noktaya taşımaktadır. İletişim ağlarının sunduğu imkânlar sayesinde insanlar birbirleriyle fiziksel temas kurmak yerine elektronik cihazlarla temas kurmayı tercih ediyorlar. Eskiden insani ilişkilerin vazgeçilmezi olan fiziksel yakınlık yerini elektronik yakınlığa bırakmıştır. Hatta akşam ev gezmeleri bile sona erip İnternet üzerinden görüntülü ev sohbetleri başlamıştır…

Elektronik yakınlığın insanlığa verdiği en büyük zarar ise şüphesiz sosyal ilişkileri bitirmesi olmuştur. İnsanlar, sosyal medya denilen ortamlarda hiç tanımadığı insanlarla sanal ilişkiler kurarak kendi üretimi olan bir hayat tarzını yaşamak yerine başkalarının üretimi olan bir hayat tarzını benimseyerek yaşamak zorunda kalmışlardır. Bu hayata da gençlerimiz çok çabuk alışıldı…

Şöyle bir düşündüğümüz zaman insanlara kendi hayat tarzını benimseyerek yaşaması için pek de şans tanınmamaktadır. Özel yaşantımızın kalbi olan evlerimiz dahi kablolu TV’lerle, bilgisayarla, cep telefonuyla, tabletle, oyun konsolları ile adeta teknolojik işgale uğramış durumda…

Bu teknolojik işgalin tek hedefi ise mega şirketlerin ve dünya egemenliğini elinde bulunduran güçlü devletlerin çıkarları doğrultusunda insanları yaşamaya itmektir. Aksi takdirde evimize giren teknolojik aletlerin günümüzde aldığımız fiyatlarla evinize girme imkanı yoktur. Tabi bu kadar teknolojik gelişmeler, Teknoloji yarışına giren firmaların ürettiği aletlerin de bir bedeli var. İstesek de istemesek de model değişikliğiyle cep telefonlarına yatırdığımız yüksek paralar. İnternet paraları bunlarda ailelere ayrı bir külfet getirmektedir...

Günümüzde internet ağı ile dizayn edilmekte olan yeni bir dünya düzeni kurulmaktadır. Küreselleşme adı verilen bu sistemde siyasi ve ekonomik sistemler yeniden düzenlenmekte, elektronik yakınlık ile insani ilişkilerin boyutu değiştirilmektedir. Bu sürecin en hissedilen etkisi ise insani ilişkilerde kendisini göstermektedir…        

Özgürlüğün ve kısıtlamanın, gücün ve güçsüzlüğün, zenginliğin ve fakirliğin arasında kalan insanlık bocalamakta, kendisine benimsetilmeye çalışılan hayat tarzına adeta itilmektedir. Kozmopolitleşen dünyanın yeni düzenine ayak diretmek için yapılması gereken en önemli hamle elektronik yakınlıktan vazgeçilerek sosyal ilişkileri yeniden canlandırmaktır…

Toplumlar, evlerini işgal eden teknolojik cihazlar ve kendilerine kabul ettirilmeye çalışılan yeni kültürel hiyerarşi yerine kendi kültürel hiyerarşilerine sahip çıkmalı ve yaşatmalıdır. Aksi takdirde insanlık, yeni dünya düzeninin ürünü olan birkaç mega şirketin modern kölesi haline gelecektir. Bazen bu cihazlar yüzünden insanlığımızı bile unutur duruma geldik…