Halen devam eden Gazze Savaşında ABD'nin Netanyahu hükümetine istihbarat verileriyle yardım sağladığına ve dahi Delta Force/Özel Kuvvetler ile destek verdiğini bilmeyen yok. Büyük bir ABD Donanması uçak gemisi grubu, Doğu Akdeniz'in açıklarında konumlanıyor. Ancak Hamas, İsrail'in teknoloji ve ateş gücündeki büyük avantajını telafi ederek, asimetrik savaş yeteneğine sahip olduğunu gösterdi. İletişimlerinde dijital iz bırakmaktan kaçınarak ve bu iletişimleri minimumda tutarak 7 Ekim'de İsrail'i şaşırtmayı başardılar. Hatta örgütün sözcüsünün basın açıklamları ‘viral’ oldu.

İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın sözcüsü Huzeyfe Samir Abdullah el Kehlut kimdir?

Harakat al-Muqawama al-Islamiya yani kısaca Hamas olarak tanınan siyasi örgütun askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları'nın sözcüsü, çatışmanın başlangıcından bu yana Ürdün'den Akdeniz'e kadar geniş bir coğrafyada büyük bir popülerliğe sahip oldu.

Silahlı kanadın düzenli olarak konuşan tek subayı o. Güçlü göğsünde askeri kıyafetler, kalbinin üzerinde Filistin bayrağı, omzunda İzzeddin El Kassam Tugayları'nın arması olan Ebu Ubeyde, kendinden emin, gırtlaktan gelen bir sesle konuşuyor. 

İsrail'e karşı 2008, 2012 ve 2014'te yaşanan önceki üç çatışma sırasında da zaten aktifti.

-Ebu Ubeyde

Ebu Ubeyde, ilk kez 2006 yılında İsrailli asker Gilad Şalit'in yakalandığını duyurduğunda kamuoyu onu tanıdı. Ebu Ubeyde mahlas ismi. İslam tarihinden izler taşıyor. 7. yüzyılda Yermük Muharebesi ve Kudüs Kuşatmasında komutan Ebu Ubeyde bin Cerrah'dan geliyor.

2014 yılında İsrail medyası, Huzaifa Samir Abdullah el-Kahloot adıyla   Ebu Ubeyde'ye ait olduğu iddia edilen bir fotoğrafı yayınladı. Ancak fotoğrafın ve ismin geçerliliği El Kassam Tugayları tarafından reddedildi.

İsrail vatandaşları, Ebu Ubeyde'yi daha çok güvenilir buluyor!..

İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlar sonucunda gerçek kayıplarına ilişkin bilgileri sakladığını iddia ediyor. İsrailli savaş muhabiri, jeopollitik, İsrail-ABD ve İsrail-AB ilişkileri uzmanı Gili Cohen, İsrail kamuoyunun Ebu Ubeyde'nin açıklamalarına İsrail ordusunun basın servisinden daha fazla güvendiğini bile belirtti.

Gili Cohen; “İsrail seyircisi, Hamas'ın sözcüsünün açıklamasını bekliyor ve ona göre hareket ediyor, bu Hamas için bizim tüm başarılarımızı aşan bir başarıdır” demişti.

İşte İsrail halkının güvenini kazanan Ebu Ubeyde, İsrail'in suikast listelerinde yer alan Gazze direnişinin psikolojik ve medya savaşının ana arteridir.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın sözcüsü Ebu Ubeyde…

El Kassam Tugayları'nın şu anki sözcüsü, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde onlarca İsrail askerini “güvenli yerlerde” ve tünellerde esir tuttuğunu açıklayan kişiydi. Bu rehineler arasında Amerikalılar, Almanlar, Arjantinliler, Fransızlar, İngilizler ve Ruslar da dahil olmak üzere çok sayıda yabancı ve çifte vatandaş da bulunuyor. Birçoğu Gazze Şeridi'ne çok da uzak olmayan bir alanda müzik festivaline katılırken kaçırıldı.

Netanyahu bunu kabul etmese de Hamas'ın İsrailli rehineler sayesinde bir cankurtaran halatına sahip olduğunu muhtemelen anlıyor. İsrail vatandaşları, Hamas'ın elinde olduğu sürece Netanyahu, en sonunda onların serbest bırakılması konusunda pazarlık yapması yönünde baskı altında kalacak. İsrail ordusu ise Gazze'nin yiyecek, yakıt ve enerji tedarikini bloke ederek Hamas liderliği üzerinde baskı oluşturmaya çalışıyor.

Wagner Gazzede mi?

.

-HAMAS'ın “Wagner / Prigozhin şapkalı” sözcüsü…

2023 yılına kadar Rus askeri şirket Wagner PMC’nin sahibi Yevgeny Viktorovich Prigozhin'di. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in eski yakın müttefiki  olarak tanınıyordu. Bir rivayete göre, uçak kazasında öldü.

Wagner, uluslararası kamuoyunun gündemine 2014’te, Kırım’ın ilhakı sırasında Rus askerlerine destek veren ‘yeşil adamlar’la geldi. Kollarında askeri amblem bulunmayan bu üniformalı savaşçılar, Donbask bölgesinde ayrılıkçı Ruslarla beraber saf tuttular. Sonrası biliniyor. Suriye'de, Libya'da Afrika'nın birçok ülkesinde varlar ve önce Rusya'nın çıkarları sonra parayı veren yönetim için savaşıyorlar.

Ukrayna istihbaratı "Wagner Gazze’de" diyor!..

HAMAS'ın 7 Ekim Aksa Tufanı saldırısı sonrasında özelikle Ukrayna medyasında paramiliter Rus güvenlik şirketi Wagner savaşçılarının Gazze'de HAMAS birliklerini eğittiğini ve İsrail ordusuna karşı savaştıklarına dair iddialar yer alıyor.

“Rusya neden böyle bir şey yapsın” diyorsanız, 27 Mayıs 2023’de yayınlanan “Rusya, İsrail’i Hizbullah ile terbiye eder mi?”  başlıklı yazımı okuyun.

"İsrail, Ukrayna'da Rusya'nın canını yakarsa, Kremlin de Tahran, Şam ve Beyrut aracılığı ile İsrail'in nasırına basmaktan çekinmeyecektir" değerlendirmesinde bulunmuştum.

Nitekim Wagner savaşçılarından biri Eurasian News'e (EAN) verdiği röportajda, özel askeri şirket PMC-Wagner'e bağlı Rus paralı askerlerine Gazze bölgesinde Hamas'ın yanında savaşmaları teklif edildiğini söyledi. Haber kaynağı, güvenliği açısından paralı askerin adını ve çağrı kodunu açıklamadı.

Başka iddialar da var…

Wagner özel askeri şirketinin bazı savaşçıları, Hamas'ı İsrail'e saldırmaya hazırlıyordu. Beyaz Rusya'dan Afrika ülkelerine giden Ruslar, HAMAS mensupları ile eğitim ve savaş deneyimlerini paylaşma çalışmalarına katıldılar. Hamas militanlarının en önemli eğitim konuları, saldırı tatbikatları ve patlayıcı madde atmak için küçük insansız hava araçlarının kullanılmasıydı.

Hamas'ın müttefikleri arasında yalnızca Ruslar, düşman teçhizatına karşı boşaltma mekanizmalı insansız hava araçlarını kullanma deneyimine sahip. 

Norveç Mülteci Konseyi NRC, Wagner'in Afrika ülkelerindeki tatbikatlar sırasında bunu HAMAS militanlarıyla paylaştığını belirtiyor. Yani Hamas mensupları aylar öncesinden Wagner'in Afrika'daki veya Ortadoğu'daki kamplarında eğitilmişler.

Daha önce Afganistan'daki İngiliz birliğinin eski komutanı, İrlanda kökenli Katoliklere yönelik ırkçı bir hakaret olan 'taig' terimini kullanan, İngiliz Albay Richard Justin Kemp, Rusya'nın Hamas savaşçılarının İsrail'e yönelik saldırısını, ABD'nin dikkatini Ukrayna'daki savaştan uzaklaştırmak için kullandığını belirtmişti.

Belarus'tan Afrika ülkelerine doğru yola çıkan Wagner PMC'nin bazı militanları, HAMAS militanlarına eğitim ve savaş deneyiminin aktarılmasında görev aldı. HAMAS militanlarının en önemli eğitim alanları, saldırı tatbikatları ve küçük insansız hava araçlarının patlayıcı madde atmak için kullanılmasıydı. HAMAS'ın müttefikleri arasında yalnızca Ruslar, düşman teçhizatına karşı atış mekanizmalı insansız hava araçlarını kullanma konusunda deneyime sahip.

Wagner, Suriye'den Gazze'ye geçmiş!..

Ukrayna eski Cumhurbaşkanı Petro Poroshenko, Rus paralı asker grubu Wagner'den eğitmenlerin 7 Ekim'de İsrail'e yönelik terörist saldırıların hazırlanmasına yardımcı olmak üzere Suriye'den Gazze'ye nakledildiğinden "kesinlikle emin" olduğunu söylüyor. Bu kadar kesin konuştuğuna göre istihbarat bilgisi var demektir.

2014'ten 2019'a kadar cumhurbaşkanı olan ve şu anda Jevropejśka Solidarnis/Avrupa Dayanışma Partisi’ne başkanlık eden Poroshenko, AB Komisyonu'nun 8 Kasım'da Ukrayna'nın katılım müzakerelerinin başlatılmasına yeşil ışık yakması beklenen kararı öncesinde Brüksel'i ziyaret ediyordu.

Petro Poroshenko; 11 Ekim Çarşamba günü verdiği özel röportajda "herkes kararın cebimizde olduğunu düşünmemeli" uyarısı yaptı. Balticconnector boru hattı ve Finlandiya'yı Estonya'ya bağlayan telekomünikasyon kablosunda, Helsinki'deki yetkililer tarafından "dış faaliyetten" kaynaklanan hasar olarak nitelendirilen sabotajın ne olduğu sorulduğunda; “Bunun, tıpkı Rusya'nın Ukrayna'nın enerji sistemine füzelerle saldırması gibi, amacı Avrupa'daki enerji durumunu istikrarsızlaştırmak olan bir terör saldırısı olduğuna kesinlikle inanıyorum” demişti.

Aynı Rus imzasının geçtiğimiz hafta sonu İslamcı militan grup Hamas'ın İsrail'e düzenlediği saldırıda da görüldüğünü söyleyen Petro Poroshenko, Hamas'ın İsrail'e yönelik terör saldırısının hazırlanmasının Rusya'nın çıkarı olduğuna, kesinlikle inandığını, somut bir kanıt olmasa da Wagner paralı askerlerinin nasıl çalıştığını çok iyi bildiğini söylemiş.

Ukrayna eski Cumhurbaşkanı Petro Poroshenko, diyor ki; “Bunu, ülkemin doğusunda ilk Wagner grubunun ortaya çıktığı 2014 yılından beri biliyorum. Wagner'in imzasını Lysychansk, Severodonetsk, Soledar, Bakhmut'taki saldırılardan biliyorum. Bu tam olarak Wagner taktiğidir. Suriye'deki Rus Wagner eğitmenlerinin Gazze'deki Hamas'a transfer edildiklerinden ve Gazze Şeridi'nden İsrail'e yönelik kesinlikle barbarca bir saldırıya hazırlanmak için teröristlerin eğitimine katıldıklarından kesinlikle eminim.”

The Wall Street Journal; ABD'li yetkililere dayandırdığı haberinde, ABD'nin, Rusya'daki Wagner paralı asker grubunun İran destekli Lübnan milisleri Hizbullah'a hava savunma sistemi sağlamayı planladığı yönünde istihbarat olduğunu yazmış. Journal, Wagner'in NATO tarafından SA-22 olarak bilinen ve uçakları engellemek için uçaksavar füzeleri ve hava savunma silahları kullanan Pantsir-S1 sistemini tedarik etmeyi planladığını yazdı.

2 Kasım Perşembe günü Ukrayna basınında Rus Wagner grubunun Lübnan'a yalnızca Hizbullah'a İsrail'e karşı mücadelesinde yardım etmek amacıyla geldiğini öne süren haberler çıktı. ABD yetkilileri de Rus paramiliter Wagner Grubu'nun Lübnanlı milis grubu Hizbullah'a hava savunma sistemi sağlamayı planladığı yönündeki endişelerini dile getiriyor.

Ortodoks Hıristiyan Wagner, Gazze’de Sünni Müslüman SADAT nerede?..

Wagner, yükselen bir uluslararası profile sahip. Türkiye'de de Wagner benzeri savunma ve güvenlik şirketi SADAT var. Kadrosuzluk nedeni ile emekliliğe sevk edilen Konya Akşehirli Adnan Tanrıverdi'nin SADAT Kurucu Başkanı olması ve bazı faaliyetleri şimşekleri üzerine çekti. 15 Temmuz darbe girişimini bastırmaya yönelik bazı toplulukları organize ettikleri söylenildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski başdanışmanı ve Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş'nin (SADAT) kurucusu Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, İngiliz Sunday Telegraph gazetesine "Suriye'ye ya da Libya'ya paralı asker göndermedik" demiş, Türkiye'nin SADAT gibi "onlarca belki de yüzlerce şirkete ihtiyacı olduğunu" söylemişti.

Sunday Telegraph, Adnan Tanrıverdi'yle röportajını da içeren haberini, internet sitesinde "Erdoğan, Wagner'e rakip olması için elit paralı asker gücü oluşturuyor" başlığıyla yayımlamıştı.

SADAT diğer modern ve özel askeri şirketler gibi hükümetlere askeri ve kontrgerilla harekatı kapsamında eğitim vererek ticari faaliyetlerini yürütüyor. Hatta ABD Savunma Bakanlığı SADAT’ın, Türkiye’nin destekliği güçlerin yanında savaşmak üzere Suriyeli milisleri eğitmek için Libya’ya uzmanlarını gönderdiği gibi iddialar içeren raporlar hazırlamıştı.

ABD ordusunda görevli Matt Powers tarafından kaleme alınan bir raporda, Suriye’deki vekil savaşçıların Türkiye adına daha sonra başka savaş bölgelerine gönderilmesinde SADAT’ın "kolaylaştırıcı” rolü oyladığı iddia edilmişti.

Türkiye, köklü bir askeri geleneğe sahiptir. PMC'ler, emekli ve yakın zamanda terhis olmuş askerleri işe alarak dost ülkelere hizmet sağlayabilir. Ve sonra bir dış politika aracı olarak kullanılabilirler.

Hani şu Türkiye'nin Doğu sınırlarından komşu İran'dan elini kolunu sallaya sallaya geçen Asyatik unsurlar, özellikle Afganistan uyruklu Özbek, Türkmen, Hazara ve Tacikler var ya, acaba diyorum Türkiye, bunlardan turşu kurmadığına göre “özel ordu” mu kuruyor?

Belki, büyük bir savaşa hazırlık yapılıyordur?

Wagner, Gazze'de olduğu halde SADAT neden Gazze'de değil? Bugün gitmeyecekse ne zaman gidecekler?